Ankara Haberleri

Ankara Tabip Odası’nda " İşçi Sağlığı ve Etik"konuşuldu

Ankara Tabip Odası (ATO) İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Komisyonu tarafından düzenlenen “İşçi Sağlığı ve Etik” başlıklı kahvaltılı söyleşi gerçekleştirildi.

ATO Toplantı Salonu’nda yapılan etkinlikte; işçi sağlığı, işyeri hekimliğinde etik sorumluluklar ve çalışma yaşamında karşılaşılan güncel sorunlar ele alındı.

Ankara Tabip Odası (ATO) İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Komisyonu tarafından düzenlenen “İşçi Sağlığı ve Etik” başlıklı kahvaltılı söyleşi, 1988 Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu, İşyeri Hekimi, ATO Denetleme Kurulu Üyesi (2022–2024) ve ATO İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Komisyonu Üyesi Buket Gülhan’ın moderatörlüğünde gerçekleştirildi.
Etkinliğin açılışında konuşan Gülhan, işyeri hekimlerinin sahada karşılaştığı etik sorunların çoğu zaman meslektaşlar arasında yazışma grupları üzerinden tartışıldığını belirterek, bu sorunların daha sistemli biçimde ele alınmasının gerekliliğine dikkat çekti. Gülhan’ın açılış değerlendirmesinin ardından söyleşide sözü konuşmacı Dr. Arif Müezzinoğlu’na bıraktı.

İŞÇİ SAĞLIĞI VE ETİK MASAYA YATIRILDI

Söyleşide, iş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenmesi, çalışanların sağlık hakkı ve hekimlerin mesleki etik yükümlülükleri üzerine değerlendirmelerde bulunuldu.

Etkinlikte, işçi sağlığının yalnızca tıbbi değil aynı zamanda sosyal ve etik bir mesele olduğuna dikkat çekilirken, Türkiye’deki mevcut uygulamalar ve yaşanan sorunlar da masaya yatırıldı.

Katılımcılar, söyleşinin farkındalık oluşturma ve mesleki dayanışmayı güçlendirme açısından önemli olduğunu ifade etti.

Ankara Tabip Odası , işçi sağlığı ve etik konularının gündemde tutulması amacıyla bu tür etkinliklerin sürdürüleceğini belirtti.

"İŞYERİ HEKİMLERİ ETİK SORUNUNA WHATSAPP GRUBUNDAN ÇÖZÜM ARIYOR"

Etkinlikte yapılan değerlendirmelerde, işyeri hekimlerinin yaşadıkları sorunları çoğu zaman WhatsApp grupları üzerinden birbirleriyle paylaşarak çözüm aradıkları vurgulandı. Bu paylaşımlarda talep, baskı ve mesleki zorlanmaların yanı sıra etik sorunların da sıkça gündeme geldiği ifade edildi.
Söyleşide, sahada karşılaşılan birçok durumun doğrudan “etik” başlığı altında dile getirilmese bile, etik boyutlar içerdiğine dikkat çekilerek bu konuların daha sistemli biçimde ele alınması gerektiği belirtildi.
Aynı gün Türk Tabipleri Birliği (TTB) bünyesinde de etik konulu bir çalışmanın yürütüldüğüne değinilerek, farklı platformlarda sürdürülen bu tür çalışmaların işçi sağlığı alanında önemli bir ihtiyaçtan doğduğu ifade edildi. TTB’de yürütülen çalışmada, etik ihlallere ilişkin vakalar üzerinden değerlendirmeler yapıldığı ve sürecin sonunda bir rapor hazırlanmasının planlandığı aktarıldı.
Söyleşide ayrıca etik konusunun yalnızca teorik bir alan olmadığı, sahada yaşanan somut vakalar üzerinden tartışılmasının işyeri hekimleri için yol gösterici olduğu vurgulandı. Etkinlik kapsamında dört vaka üzerinden değerlendirme yapılacağı ve etik ilkelerin bu örnekler üzerinden ele alınacağı belirtildi.

Dr. Arif Müezzinoğlu , etik kavramının tanımını yaparak Türk etiği hakkında katılımcılara bilgilendirmede bulunarak , "Genel olarak hekimlerin asıl meselesi olan tıp etiği 2005 yılından başlayarak sağlık hizmetleri var olduğundan beri etik kavramı hep vardı" dedi.

“TIP ETİĞİ, HEKİMLİĞİ YALNIZCA TEKNİK BİR UĞRAŞ OLMAKTAN ÇIKARIP İNSAN ONURUNU MERKEZE ALAN BİR MESLEK ANLAYIŞINA DÖNÜŞTÜRÜR”

Ankara Tabip Odası İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Komisyonu tarafından düzenlenen söyleşide konuşan Dr. Arif Müezzinoğlu, Dr. Murat Civaner’in katkılarıyla hazırlanan Dünya Hekimler Birliği Tıp Etiği Elkitabı üzerinden tıp etiğinin tarihsel gelişimini ve günümüzdeki önemini değerlendirdi.

Tıp etiğinin kökenlerinin Hipokrat’a kadar uzandığını belirten Dr. Müezzinoğlu, elkitabının etik ilkeleri evrensel bir çerçevede ele aldığını vurgulayarak, “Tıp etiği, hekimliğin yalnızca bilimsel ve teknik bilgiyle değil, insan hakları ve onuruyla birlikte düşünülmesini zorunlu kılar” dedi.

Dr. Müezzinoğlu, elkitabında yer alan hasta özerkliği, yararlılık, zarar vermeme ve adalet ilkelerinin hekimlik pratiğinin temelini oluşturduğunu ifade ederek, “Bu ilkeler sadece hasta-hekim ilişkisini değil, sağlık hizmetlerinin örgütlenmesini, kaynak dağılımını ve sağlıkta eşitsizlikleri de kapsar” değerlendirmesinde bulundu.

Günümüzde tıp etiğinin karşı karşıya olduğu sorunlara da değinen Müezzinoğlu, teknolojik gelişmelerin yeni etik tartışmaları beraberinde getirdiğini belirtti. “Yapay zekâ, genetik müdahaleler ve sağlık hizmetlerinin giderek ticarileşmesi, hekimlerin etik sorumluluklarını daha da artırıyor. Dünya Hekimler Birliği Tıp Etiği Elkitabı bu noktada hekimler için evrensel bir rehber niteliği taşıyor” ifadelerini kullandı.

Tıp etiğinin yalnızca teorik bir alan olmadığına dikkat çeken Dr. Müezzinoğlu, özellikle işçi sağlığı alanında etik duruşun hayati önemde olduğunu vurguladı. “Hekim, yalnızca bireysel kararlarından değil, içinde çalıştığı sistemin yarattığı sonuçlardan da sorumludur” diyen Müezzinoğlu, etik bilincin güçlenmesi için tıp eğitiminde ve meslek içi programlarda etik konulara daha fazla yer verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.