19 Aralık tarihli ölçümlere göre hava kalitesi endeksi (AQI) 136 olarak kaydedildi. Bu değer, “Sağlık Açısından Sakıncalı” kategorisinde yer alıyor.
Özellikle risk grubunda bulunan bireylerin, hava kirliliğinin etkilerini kısa sürede hissedebileceği belirtilirken; uzun süreli maruz kalma durumunda sağlıklı bireylerde dahi nefes darlığı ve boğaz tahrişi gibi şikâyetlerin ortaya çıkabileceği değerlendiriliyor.
Verilere göre Ankara’da hava kirliliğinin başlıca nedeni PM 2.5 olarak ölçülen ince parçacıklı maddeler oldu. Metreküp başına 52 µg seviyesine ulaşan PM 2.5 değerleri, akciğerlerin derinlerine kadar inebilen yapısıyla ciddi sağlık riskleri barındırıyor. Bu partiküllerin dolaşım sistemine karışarak kalp ve akciğer hastalıklarını tetikleyebileceği biliniyor.
Bir diğer kirletici olan PM 10 değeri ise 70 µg/m³ olarak ölçüldü ve “Kötü” seviyesinde değerlendirildi. Daha büyük partiküllerden oluşan PM 10’un, özellikle göz ve boğazda tahrişe, öksürüğe ve solunum güçlüğüne yol açabileceği belirtiliyor.
Başkentte Azot Dioksit (NO₂) seviyesi de dikkat çekici düzeyde. 68 µg/m³ olarak ölçülen değer, solunum yolu rahatsızlıkları riskini artırabilecek seviyede bulunuyor. NO₂’ye uzun süre maruz kalınması durumunda, solunum yolu enfeksiyonlarının görülme olasılığı artabiliyor.
Öte yandan Kükürt Dioksit (SO₂) “orta” seviyede ölçülürken, Karbon Monoksit (CO) ve Ozon (O₃) değerleri “iyi” olarak kaydedildi.
ANKARA'DA AKŞAM SAATLERİNDE HAVANIN NABZI KÖTÜ
Verilere göre, havadaki en baskın kirletici PM 2.5 oldu. Metreküp başına 52 µg olarak ölçülen ince parçacıklı maddeler, “sağlık açısından sakıncalı” seviyede bulunuyor. Çapı 2,5 mikrometreden küçük olan bu partiküller, akciğerlerin derin bölgelerine kadar ulaşarak solunum zorluğu, öksürük ve astım ataklarında artış riskini beraberinde getiriyor.
PM 10 değeri 70 µg/m³ ile “kötü” seviyede ölçülürken, bu partiküllerin solunum yollarında birikerek göz ve boğaz tahrişi, öksürük ve nefes darlığına neden olabileceği belirtiliyor.
Akşam saatlerinde Azot Dioksit (NO₂) seviyesinin de 68 µg/m³ ile “kötü” aralıkta seyrettiği görüldü. NO₂’nin özellikle yoğun trafik kaynaklı olduğu ve solunum yolu rahatsızlıklarını tetikleyebildiği biliniyor.