Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, orman yangınları, su krizi ve tarımsal desteklere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Katıldığı canlı yayında gündemi değerlendiren Yumaklı, başta orman yangınları olmak üzere Türkiye’nin yaz aylarında karşı karşıya kaldığı üç büyük tehdide dikkat çekti. Bakan, "Bu cuma itibarıyla sıcak hava dalgası, düşük nem ve sert rüzgârın bir araya geleceği çok riskli bir haftaya giriyoruz" diyerek vatandaşları uyardı.
Özellikle açık alanlarda ateş yakılmaması gerektiğini belirten Yumaklı, sadece bir kıvılcımın dev bir ekosistemi yok edebileceğini hatırlatarak, 15 Ekim’e kadar teyakkuz halinin devam edeceğini vurguladı.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ SU KRİZİNİ DOĞURUYOR
İklim krizinin yalnızca yangınlarla değil, su kaynakları üzerindeki etkisiyle de ciddi boyutta olduğunu söyleyen Bakan Yumaklı, Türkiye'nin su stresi altında bir ülke olduğunu belirtti. Son yıllarda temiz suya ulaşımın yalnızca Türkiye'nin değil, tüm dünyanın mücadele ettiği bir mesele haline geldiğine işaret etti.
Bu kapsamda 2023 yılında başlatılan Su Verimliliği Seferberliği'nin Türkiye adına farkındalık yaratma açısından önemli bir adım olduğunu belirten Yumaklı, Devlet Su İşleri'nin (DSİ) bu alanda ciddi yatırımlar yaptığını dile getirdi.
Türkiye'de su yönetimi konusunda en üst karar organı olan Ulusal Su Kurulu’nun kurulduğunu hatırlatan Yumaklı özellikle kuruyan göllere yönelik planların hayata geçirildiğini paylaştı. Eğirdir Gölü başta olmak üzere sekiz göl için kuraklık eylem planları hazırlanıyor.
Vatandaşlardan da su kullanımında tasarruf beklediklerini belirten Yumaklı, sadece devletin değil bireylerin de bu konuda sorumluluk alması gerektiğini vurguladı.
İZMİR'DEKİ SU KESİNTİLERİNİN SEBEBİ NE?
İzmir’deki su kesintilerine ilişkin değerlendirmede bulunan Bakan Yumaklı, DSİ'nin son 23 yılda şehre 62 milyar liralık su yatırımı yaptığını belirtti. Bu yatırımlar kapsamında 36 baraj, 10 gölet, 9 yeraltı depolama tesisi ve 5 içme suyu tesisi inşa edildiğini aktardı. Ancak tüm bu altyapıya rağmen İzmir’de yaşanan su kesintilerinin nedeninin, belediyenin işletme planlamasındaki eksiklikler olduğunu vurguladı.
Yumaklı’ya göre, enerji tasarrufu bahanesiyle suyun bol olduğu dönemlerde barajlardan aşırı su çekilmesi, kritik yaz dönemine yetersiz rezervle girilmesine yol açtı. İzmir’in yıllık 250 milyon metreküplük su ihtiyacının yarısının barajlardan, yarısının da yeraltı kaynaklarından karşılanması gerekirken bu denge gözetilmedi.
Her yıl yaklaşık 68 milyon metreküplük kayıp-kaçak suyun olduğunu açıklayan Bakan, bu miktarın Tahtalı Barajı'nın kapasitesine denk geldiğini ve bu sorunun çözülmesi durumunda İzmir’in 100 günlük su ihtiyacının güvence altına alınabileceğini söyledi.
ÇEŞME’DE SU SORUNU ÇÖZÜLECEK Mİ?
İzmir’in Çeşme ilçesinde yaşanan su problemiyle ilgili de konuşan Yumaklı, DSİ ile belediye arasında imzalanan protokol kapsamında yatırımların zamanında yapıldığını, kamuoyunu yanıltmaya yönelik açıklamalara itibar edilmemesi gerektiğini ifade etti.
Karareis Barajı, Salman Göleti ve ilgili arıtma tesisleriyle Çeşme’ye yılda 3,7 milyon metreküplük içme suyu sağlanacağını belirten Yumaklı, test işlemlerinin sürdüğünü ve birkaç gün içinde vanaların açılarak suyun Çeşme’ye ulaşacağını söyledi.
Tarım üreticilerine yönelik bir diğer önemli başlık ise zirai don destek ödemeleri oldu. Yumaklı, 65 ilde 16 farklı ürünün don olayından etkilendiğini ve Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı üreticilere destek sağlanacağını açıkladı.
"HER KURUM SORUMLULUĞUNU ÜSTLENMELİ"
TARSİM üzerinden 6,1 milyar liralık ödemenin gerçekleştirildiğini ve 16,9 milyar liralık kısmın da ödeme aşamasında olduğunu belirten Bakan, toplamda 23 milyar liralık destek sağlanacağını duyurdu. Sigortası olmayan ancak ÇKS’ye kayıtlı çiftçilere yönelik destek hesaplamalarının da tamamlandığını, ödeme sürecinin başlatıldığını ve kasım ayına kadar tüm ödemelerin tamamlanmasının hedeflendiğini ifade etti.
Açıklamalarının sonunda iş birliği çağrısı yapan Tarım ve Orman Bakanı, “Sadece merkezi hükümet değil, belediyelerden bireylere kadar herkes kendi üzerine düşeni yapmalı” diyerek su, tarım ve orman yangınları konularında ortak sorumluluğa işaret etti.