Bursa’nın Gemlik ilçesinde yaşanan 4,3 büyüklüğündeki deprem, İstanbul ve çevre illerde hissedilerek kısa süreli panik yarattı. Depremin ardından gözler, bölgedeki sismik aktivitenin anlamına dair uzman yorumlarına çevrildi. Konuya ilişkin TGRT Haber'e değerlendirmelerde bulunan Deprem Bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
"Deprem, büyük kırılmanın habercisi değil"
Üşümezsoy, yaşanan depremin Kuzey Anadolu Fayı (KAF) üzerinde gerçekleşmediğinin altını çizdi. Sarsıntının, Gemlik’in kuzeyinde yer alan Armutlu Dağları'nın körfeze bakan yüksek yamaçlarında, lokal bir fay hattında meydana geldiğini belirtti. Bu bölgenin “zayıf bir yer” olduğunu vurgulayan Üşümezsoy, sarsıntının bölgedeki birikmiş stresi boşaltan küçük ölçekli bir hareket olduğunu söyledi.
“Spekülatif fay söylemleri”
Üşümezsoy, kamuoyunda zaman zaman gündeme gelen İznik Gölü’nden geçerek Gemlik’in kuzeyine uzandığı iddia edilen fay hattı söyleminin bilimsel temelden yoksun olduğunu ifade etti. Bu tür değerlendirmelerin Adalar Fayı gibi spekülatif olduğunu dile getiren uzman, son depremin böyle bir fayla ilişkili olmadığını belirtti.
"Bir tane 7.5 şiddetinde deprem üretebilir!"
Konuşmasında depremlerin büyüklüklerinin etkisini de vurgulayan Üşümezsoy, “16 tane 6,5 büyüklüğündeki deprem, bir tane 7,5’lik depreme eşdeğerdir. Bugünkü deprem de, stres birikimiyle zayıf bir noktada oluştu. Bu, Kuzey Anadolu Fayı üzerinde beklenen büyük depremin tetikleyicisi değil,” dedi.
Sonuç olarak Prof. Dr. Üşümezsoy, yaşanan sarsıntının bölge açısından dikkatle izlenmesi gereken bir gelişme olduğunu ancak panik yapılacak bir durum olmadığını ifade etti. Uzman, kamuoyunun spekülatif açıklamalardan ziyade bilimsel verilere kulak vermesi gerektiğini vurguladı.