Turkuvaz Medya tarafından düzenlenen 5. Finansın Geleceği Zirvesi & 13. Para Sohbetleri Zirvesi’nde konuşan Yılmaz, Türkiye’nin 2025 sonunda nominal milli gelirini 1,5 trilyon doların üzerine taşımasının beklendiğini belirtti. Satın alma gücü paritesine göre, Avrupa’da 4., dünya sıralamasında ise 11. büyük ekonomi konumuna yükselme eşiğine geldi. Bu süreçte Türkiye, tarihinde ilk kez İtalya’yı geride bırakmış olacak.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı, enflasyonla mücadelenin öncelikli hedef olduğunu vurgularken, bu süreçte büyüme ve istihdamın korunmasına da özel önem verildiğini söyledi. Yılmaz, “Hedefimiz, oluşturduğumuz kapasiteyi koruyarak Türkiye’yi daha yüksek gelirli bir ekonomi haline getirmek. Büyümeyi sağladık, reel ekonomiyi güçlü tuttuk. Şimdi önceliğimiz enflasyonu düşürmek ve finansal piyasalarda istikrarı tesis etmek” dedi.
"TÜRKİYE, GELİŞEN TEKNOLOJİSİYLE KÜRESEL ÖLÇEKTE BÜYÜYOR"
Borsa İstanbul Genel Müdürü Korkmaz Ergün, son beş yılda borsada işlem gören şirket sayısının 200 artışla 600’e yaklaştığını, günlük işlem hacminin ise 25 milyar TL’den 200 milyar TL’ye çıktığını aktardı. Ergün, “Sistem kapasitemizi artırdık, emir iletim hızımızı 4 kat yükselttik ve yapay zekayı operasyonlarımıza entegre ediyoruz. Ayrıca geliştirdiğimiz teknolojiyi uluslararası borsalara sunarak küresel ölçekte büyüyoruz” ifadelerini kullandı.
Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı İbrahim Ömer Gül ise piyasa derinliği ve yatırımcı tabanının güçlenmesini vurguladı. Gül, “Bugün yatırımcı sayısı artıyor, halka arzlar çoğalıyor ve finansal okuryazarlık gelişiyor. Daha kapsayıcı ve şeffaf bir sermaye piyasası oluşturmayı sürdürüyoruz” dedi.
BDDK Başkanı Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu da bankacılık sektörünün Türkiye ekonomisinin omurgası olmaya devam ettiğini ifade ederek, “Bankacılık ve banka dışı mali kuruluşların finansal ve operasyonel sağlamlığını destekleyen adımlarla sektörü geleceğe hazırlıyoruz” diye konuştu. Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu ise , Türkiye’de finans sektörünün dijitalleşme ve yapay zeka ile yeni bir döneme girdiğini söyledi. Dağlıoğlu, “Yaklaşık 1.000 fintech şirketinin büyüme hızına bakıldığında, Türkiye hem iç pazarda hem de bölgesel ölçekte güçlü bir oyuncu olma potansiyelini artırıyor. Katılım finans ve sürdürülebilir finans, Türkiye’nin küresel vizyonunda kritik bir yer tutuyor” dedi.
"SON 23 YILDA, DÜNYA ORTALAMASININ ÜZERİNDE BÜYÜDÜK"
Cevdet Yılmaz, dünya ticaretinde korumacılığın arttığını ve büyümenin eskisi gibi ticaret üzerinden sürdürülmediğini belirtti. Buna rağmen Türkiye için 2026’nın daha destekleyici bir yıl olacağı öngörüsünde bulundu. Yılmaz, Türkiye’nin son 23 yılda dünya ortalamasının üzerinde büyüdüğünü, kişi başına gelirin AB ortalamasına oranının yüzde 38’den yüzde 70’e yükseldiğini aktardı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye’nin pandemi döneminde üretim kapasitesini koruyan nadir ekonomilerden biri olduğunu vurguladı. “Kapsiteyi koruyarak, istihdamı güçlendirerek ve finansal istikrarı sağlayarak Türkiye’yi bir üst aşamaya taşıyoruz. Dünya Bankası verilerine göre Türkiye, ilk kez yüksek gelirli ülkeler kategorisine geçme eşiğine geldi. Bu, ekonomik tarihimizde önemli bir dönüm noktasıdır” dedi.
