Gündem

Ciner Grubu’ndan açıklama: Can Holding soruşturmasıyla bağlantımız yok!

Ciner Grubu, Can Holding’e yönelik soruşturmayla ilişkilerinin bulunmadığını, tek temasın medya hisselerinin satışıyla sınırlı olduğunu açıkladı.

Ciner Grubu son günlerde kamuoyuna yansıyan Can Holding soruşturmasıyla ilgili iddialara yazılı bir açıklama yaparak cevap verdi. Grup adına yapılan açıklamada “Park (Ciner) Holding’in Can Holding ve bağlı şirketlerle ne doğrudan ne de dolaylı hiçbir ilgisi yoktur. Tek ilişki Ciner Yayın Holding hisselerinin satış süreciyle sınırlıdır” ifadeleri yer aldı.

“SORUŞTURMAYLA UZAK YAKIN ALAKAMIZ YOK”

Ciner Grubu avukatlarından Polat Dilli imzasıyla yayımlanan açıklamada, üç hafta önce başlatılan ve daha sonra Ciner Grubu şirketlerini de içine alan soruşturmanın kendileriyle ilgisi bulunmadığı vurgulandı. Açıklamada “Can Holding’e yöneltilen suçlamalarla Park Holding ve bağlı şirketlerin hiçbir ilişkisi yoktur” denildi.

“TEK TİCARİ BAĞLANTI MEDYA SATIŞI”

Grup, kamuoyundaki spekülasyonlara net bir dille karşı çıkarak iki taraf arasındaki tek ticari ilişkinin medya hisselerinin satışıyla sınırlı olduğunu belirtti. Açıklamada söz konusu satışın tamamen şeffaf, denetime açık ve büyük bankaların aracılığıyla gerçekleştiği kaydedildi.

“Yaklaşık 5 ay süren süreç sonunda Ciner Yayın Holding hisselerinin, Can Grubu bünyesindeki Doğal Yaşam A.Ş.’ye devriyle işlem sona ermiştir. Bunun dışında hiçbir ticari veya şahsi bağımız olmamıştır” ifadeleri kullanıldı.

“50 YILLIK SAYGIN BİR GEÇMİŞE SAHİBİZ”

Park Grubu’nun Türkiye’nin en önemli yatırımcılarından biri olduğuna dikkat çekilen açıklamada, grubun yarım asırlık ticari geçmişine vurgu yapıldı. “Şeffaflık, hukuka bağlılık ve kamu ekonomisine katkı, grubumuzun temel ilkeleridir. İstanbul Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmanın sonucunda da bu gerçek adil bir şekilde ortaya çıkacaktır” denildi.

Ciner Grubu açıklamasında ayrıca hukukun üstünlüğü ve masumiyet ilkesine saygı duyulması gerektiği hatırlatıldı. “Hukuk devletinde kimse yasanın üstünde olamaz. Ancak yalan ve çarpıtmalara dayalı dezenformasyonların da yargı süreçlerine müdahale etmesine izin verilemez. Bu tür asılsız iddialara karşı tüm yasal itirazlarımızı yapacağız” ifadeleriyle noktalandı.