Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen 41. İSEDAK Toplantısı Açılış Töreni’nde önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Kıbrıs Türklerinin hak ve özgürlük mücadelesine Türkiye olarak her zaman destek vereceklerini vurgulayarak, “Anavatan ve garantör ülke olarak Kıbrıs Türk halkının yanında olmaya devam edeceğiz” mesajını verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"İSEDAK Bakanlar toplantısının 41.'si vesilesiyle 3 kıtanın kalbi İstanbul’da sizleri misafir etmekten mutluluk duyuyorum. Türkiye’ye ve İstanbul’a hoşgeldiniz, sefalar getirdiniz. Toplantı kapsamında yapacağımız istişarelerin ülkelerimiz, İslam dünyası ve tüm dünya için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Cumartesi’den bu yana sürdürülebilir turizmden dijital dönüşüme kadar farklı başlıklar altında toplantılar gerçekleştirildi. Tüm bu çalışmaların aramızdaki dayanışmayı güçlendirmesini temenni ediyorum. Son toplantımızdan bu yana Ortadoğu başta olmak üzere tüm dünyadaki farklı gelişmelere tanıklık ettik."

SONUNDA ZAFERE ULAŞAN SURİYELİ MAZLUMLAR OLDU
"Yaklaşık 14 yıl boyunca Suriyeli kardeşlerimiz ağır bedeller ödediler. 1 milyona yakın kardeşimiz can verdi. 3,6 milyonu Türkiye’ye olmak üzere farklı ülkelere milyonlarca Suriyeli kardeşimiz göç etmek zorunda kaldı. Sonunda zafere ulaşan Suriyeli mazlumlar oldu.
Suriye’nin uzun bir aradan sonra burada temsil edilmesinden büyük bir memnuniyet duyduğumu ifade etmek isterim. Türkiye olarak Suriye halkına destek vermeye devam ediyoruz. İslam dünyasının ve teşkilatımızın da desteği çok önemlidir. Suriye’nin bölge ekonomisi ile entegrasyonu bölgemize önemli katkılar sunacaktır. Suriye’de ekonomik kalkınmanın önünde ciddi engel oluşturan yaptırımlar bizim de gayretlerimizle peyderpey kalkıyor. Özel sektörün de yatırımlarını Suriye sahasına yönlendirmesini teşvik ediyoruz.
İSEDAK çatısı altında bugün Suriye’ye özel bir destek programını da bugün başlatıyoruz. Eğitim, uzman değişimi, ihtiyaç analizi ve fizibilite çalışmaları gibi alanlarda destek sunacağız. Üye ülkelerimizin de kıymetli katkılar yapacağına inanıyoruz.
"KKTC'Yİ YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ"
Bugün ayrıca KKTC’den gelen kardeşlerimiz de aramızda. Kıbrıs Türk halkı İslam dünyasının ayrılmaz bir parçasıdır. Bu kimliklerinden dolayı yıllardır bir izolasyona tabi tutuluyorlar. Buna rağmen kendi vatanlarında yaşama kimliklerinden vazgeçmediler. Teşkilatımızın Kıbrıs Türk halkıyla dayanışmasını daha da artırmasını çok değerli görüyorum. Yürüttükleri hak, adalet ve özgürlük mücadelesine daha da destek vermenizi diliyorum. Haklı davalarında biz de daima yanlarında olacağız."
ULUSLARASI ADIM VE YARDIMLARIMIZLA ZALİMLERİN KARŞISINA DİKİLDİK
"Gazze geçtiğimiz 2 yıl boyunca son asrın en barbar ve vahşi soykırımlarından birine sahne oldu. Filistinliler, İsrail’in katliamına uğradı. 10 milyarlarca doları bulan büyük bir yıkım söz konusu, enkazlar kaldırılsa bile anne babaları gözlerinin önünde öldürülen çocukların travmaları hiçbir zaman silinmeyecek. Bu gaddarlık ve soykırım hiçbir zaman unutulmayacak. Türkiye, ilk günden itibaren bu soykırıma en güçlü tepkiyi verenlerden olmuştur. Uluslararası adımlarımızla, yardımlarımızla, zalimlerin karşısına dikildik. İslam İşbirliği Teşkilatı, uluslararası toplumun vicdan sahibi üyeleri ile birlikte bu katliamı gündemde tuttuk.
Bizim de katkı sağladığımız Mısır’ın ev sahipliğindeki ateşkes görüşmeleri olumlu sonuçlandı. Bu örnek dayanışmayı çok daha güçlü ve kararlı sürdüreceğimize inanıyorum. ABD Başkanı Trump’a da ateşkes görüşmelerindeki kararlılığından ötürü tekrar teşekkürlerimi iletiyorum.
Şurası bir gerçek ki, yalnızca sivilleri değil, barışa giden yolu da hedef alan saldırılar, İsrail-Filistin meselesine kalıcı çözüm bulunmasının önüne geçemeyecektir. Daha fazla yardım ulaştırmamız ve yeniden inşa çalışmalarına başlamamız gerekiyor. Gazze’nin yeniden imar planının bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. İlk kıblemiz Mescid-i Aksa’ya zarar verme teşebbüslerine müsaade edemeyiz.
"SUDAN'IN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMALIYIZ"
"Sudan’da 29 aydır devam eden çatışma ortamına da dikkatinizi çekmek istiyorum. Sivil halka yönelik katliamları göğsünde taş değil kalp taşıyan kimse kabul edemez. En büyük görev şüphesiz İslam alemine düşüyor. Sudan’ın toprak bütünlüğünü korumalıyız. Bu zor günlerinde halkının yanında olmamız ve desteklerimizi sürdürmemiz ehemmiyet arz ediyor. Herkesin elini taşın altına koyacağına inanıyorum.
Korumacı tedbirlerin etkileri uluslararası ticarette daha fazla hissedilmeye başlandı. Yıllık ortalama yüzde 3,5 oranında gerçekleşen küresel büyümenin yüzde 3’e ineceği tahmin ediliyor. Bu da yeni bir denge arayışını işaret ediyor. Ülkelerimiz bu durumda kendi aralarındaki iş birliğinin ne kadar önemli olduğu da bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bugün, teşkilat üyesi ülkelerde ortalama kişi başı gelir 4 bin 453 dolara yükselirken, dünya ortalaması 13 bin doların üzerine çıkmıştır.
Dünya ticaretindeki payımız ise yüzde 11 seviyesinde kalarak yerinde saymıştır. Doğal gaz rezervlerinin yüzde 60’ına, Petrol rezervlerinin yüzde 65’ine sahip olan İslam dünyası uluslararası ticarette henüz hak ettiği konuma ulaşabilmiş değildir. Tercihli ticaret sistemine henüz taraf olmayan ülkeleri aramıza katılmaya, taraf ülkeleri ise ticaret alanındaki iş birliğimizi geliştirmeye davet ediyorum.
Ayrıntılar geliyor...




