5 adımda huzura kavuşun! Mutsuzluğun sebebi belli oldu
Mutsuzluğun sebebi çoğu zaman tespit edilemiyor. Yaşam koçu mutlu ve huzurlu olmak için yapılması gereken 5 nedeni anlattı.
HAYALİNİZİN OLMAMASI
Çocukken pek çoğumuz hiç de gizlemeye ihtiyaç duymadan, cesur hayaller kurarız. Ancak zamanla her hayalimizin gerçekleşmeyeceğini fark ederiz ve suya düşecek hayallerimizi anlatmaktan çekinebilir veya hayal kurmayı bırakabiliriz. Ama gerçekleşmeseler bile hayaller bizi mutlu eder. Laurie Gerber, hayatımızın tüm alanlarında hayal kurma alışkanlığı kazanmanın önemine işaret ediyor. Gerber, “Başta kırılgan ve korkutucu gelse bile hayal kurmaya odaklanmak her şeyi olumlu yönde değiştirir” diyor.
KORKU VE ŞIMARIKLIĞIN BİZİ YÖNETMESİNE İZİN VERİYORUZ
Hayal kurmaktan sizi ne alıkoyuyor? Şımarıklık ve hayal kırıklığı korkusu olabilir mi? Gerber, “Fakat korktuğunuz halde hayaliniz doğrultusunda harekete geçmek, size mutluluk ve gurur verir” vurgusunu yapıyor. Aslında bu tür eylemlerin mutluluğun en önemli belirleyicisi olduğunun altını çizen Gerber, sözlerine şöyle devam ediyor:
“Pek çok insan başarıya ulaşmanın onları mutlu edeceğini zanneder. Oysa erdemli olmak insanı en mutlu kılan şeylerden biri. Yani kafanızdaki ‘ödlek’ ve ‘şımarık’ ile savaşmalı, eylemlerinizin hayallerinizle uyumlu olmasını talep etmelisiniz.
SORUMLU OLMAMAK
Hayallerinize ulaşmaktan kendinizi sorumlu tutuyor musunuz? Hayaliniz olsa ve iç sesinizin size sunduğu bahanelere karşı gelebilseniz bile, bazen o hayallerle doğru tutarlı adımlar atmaktan çekinirsiniz. Neden? Çünkü sorumluluk alamayız. Kötü kararların (veya hayalleriniz doğrultusunda hiç harekete geçmemenin) sonuçları uzun vadede ortaya çıkar, bu yüzden mesela kalp krizi geçirene, boşanma dilekçesi gelene ya da işinizi kaybedene kadar geç olduğunu fark etmezsiniz.
SES ÇIKARMAMAK
Söylemek istediğiniz şeyler var mı? Yukarıdaki üç maddeyi oturttuktan sonra bile moralinizi bozan birkaç şey kalabilir. Bu durumlar arasında en ağırlarından biri ise içinizi dökmemeniz. Yani söylemek isteyip de söylemedikleriniz. Söz konusu şeyler arasında gerçekten ne hissettiğiniz, ne istediğiniz, yaptığınız yanlışların itirafları, size yapılan yanlışlar, tabu konular ve yapıcı eleştiriler yer alabilir.
İçinizi dökmek istediğiniz şeylerin listesini yapın ve her birinin yanına bu zor konuşmayı yapacağınız tarihleri yazın. Bu tür zor konuşmalar, düşündüğünüzden çok daha fazla özgürlük ve mutluluk hissi verir. Sonuçları tahmin etmeye ya da kontrol etmeye çalışmayın. Sürecin tadını çıkarın, “konuşan” biri olduğunuz için gurur duyun. Zamanla bu bir alışkanlığa dönüşecek ve kendinizi daha mutlu, daha özgür hissedeceksiniz.
BAŞKALARINI SUÇLAMAK
Gerber, “İpleri kim tutuyor? Unutmayın, hayatınızın ‘yazarı’ sizsiniz” diyor. Tabii ki bu durum, hayatınızda yolunda gitmeyen her şeyden sizin sorumlu olduğunuz anlamına gelmez; bu durum elinizde bir “güç” olduğu anlamına gelir. Gerber, “Değiştirmeye odaklandığınızda ve değiştirebileceğinize inandığınızda etki edemeyeceğiniz hiçbir şey yok” diyor.
Seçimlerimizin ve sonuçlarının sorumluluğunu almaya başladığımızda, kendimize duyduğumuz güvenin ve gücümüzün de arttığına işaret eden Gerber, şöyle devam ediyor:
“İşlerin neden yolunda gitmediğini açıklarken bizim dışımızda nedenler aramak doğaldır ama kendimize ‘Belki sorun bendedir’ dediğimizde çözümün yüzde 95’ine ulaşırız. Bu da bize umut ve mutluluk verir.”