Dünya

Ölümsüzlüğün sırrı bu canlıda saklı olabilir!

Bu canlı, doğal yaşam döngüsünü tersine çeviren nadir bir fenomene sahip. Denizanası Turritopsis dohrnii, biyolojik yaşlanmayı tersine çevirerek teorik olarak ölümsüzlük sağlayan tek canlı olarak kabul ediliyor.

Yaşlanmayı Reddeden Canlı: Turritopsis dohrnii Bilim dünyasında “ölümsüz denizanası” olarak anılan Turritopsis dohrnii, sadece birkaç milimetrelik boyutuna rağmen, doğanın en gizemli canlılarından biri. Bu minik denizanasının sıra dışı özelliği, yaşlanmayı durdurabilmesi değil, yaşam döngüsünü tamamen geri sarabilmesi. Sar baştan diyor... Ve gerçekten de yapabiliyor.

Bir tehlike anında, hastalandığında ya da çevre koşulları kötüleştiğinde, bu canlı hücrelerini yeniden programlıyor ve çocukluk evresi olan polip haline geri dönüyor. Yani, bir anlamda yeniden doğuyor. Üstelik bunu defalarca yapabiliyor.

Bu durum tıpta transdiferansiyasyon olarak biliniyor. Hücreler, uzmanlaşmış rollerini bırakıp başka bir hücre türüne dönüşebiliyor. İnsanda bu süreç, kanser tedavisinden doku yenilenmesine kadar pek çok alanda umut kaynağı olarak araştırılıyor.

Doğada Gerçekten Ölümsüzlük Var mı? Turritopsis dohrnii’nin bu özelliği teorik olarak onu biyolojik açıdan ölümsüz yapıyor. Ancak bu, asla ölemeyeceği anlamına gelmiyor. Yırtıcılar, hastalıklar ya da çevresel faktörler hâlâ ölüm riski oluşturuyor. Fakat yaşlanarak ölmek? İşte bu, onun için geçerli değil.

Benzer şekilde, doğada uzun ömür veya hücre yenilenmesi açısından dikkat çeken başka canlılar da var: Hydra vulgaris: Sürekli olarak hücre yenileyen bu canlı, yaşlanma belirtisi göstermiyor.

Planaryalar: Vücutlarının herhangi bir parçası kesildiğinde, o parçadan yeni bir birey oluşabiliyor.

Kör çıplak fare (naked mole rat): 30 yıla yakın yaşamasına rağmen kanser başta olmak üzere birçok hastalığa karşı dirençli.

Ölümsüz denizanası bilim dünyasında büyük bir heyecan yaratmış durumda. Yaşlanma karşıtı tedaviler, hücre yenilenmesi ve hatta kök hücre araştırmalarında bu canlıdan öğrenilecek çok şey olduğu düşünülüyor. Çünkü insan bedeninde yaşlanma, hücre yenilenmesinin yavaşlamasıyla başlıyor. Eğer Turritopsis’in hücre dönüşüm mekanizması tam anlamıyla çözülebilirse, gelecekte yaşlanma sürecini yavaşlatmak ya da durdurmak mümkün olabilir.

Denizanası Turritopsis dohrnii, yaşamın ve ölümün birbirine ne kadar yakın olduğunu gösteren bir örnek. Belki de bu küçük canlı, ölümün sadece bir yön değil, dönüşüm olduğunu hatırlatıyor bize. " Yaşlanmayı tersine çeviren bir canlı varsa, belki de evrim sadece ileri gitmek değil, gerektiğinde geriye de dönebilmektir. "