Topkapı Sarayı Harem Dairesi’nin nadide mekanlarından biri olan Karaağalar Koğuşu, 1665’teki büyük harem yangını sonrası 4. Mehmed döneminde yeniden inşa edildi.

Yüzey temizliği, sıva onarımı, ahşap koruma ve kalem işi süslemelerin titizlikle gerçekleştirildiği koğuşta, konservasyon uzmanları ve sanat tarihçileri görev aldı.

Karaağalar, Osmanlı sarayında harem güvenliğinden sorumlu olan siyahi kökenli hadımlardı.

Afrika’nın kuzeyinden, Sudan, Somali ve Etiyopya’dan getirilen bu karaağalar, Enderun Sistemi içinde önemli bir konuma sahipti.

Devlet protokolünde sadrazamdan sonra gelen görevliler olan karaağalar, sarayda hem güvenlik hem de organizasyon görevlerini üstleniyordu.

Üç katlı yapıya sahip Karaağalar Koğuşu, çini ve kalem işi süslemeleri, Edirnekari dolapları ve döneme özgü iç düzeniyle dikkat çekiyor.

Koğuş, küçük yaşta saraya getirilen karaağalar için bir okul niteliği taşıyordu.

Genç karaağalar üst katlarda kalırken, kıdem kazandıkça alt katlara iniyordu. Bu yapı, Osmanlı Sarayı’nın gizli kalmış mekanlarından biri olarak önemli bir kültürel miras niteliği taşıyor.

Restorasyonun tamamlanmasıyla ziyaretçiler, yalnızca mimari bir yapıyı değil aynı zamanda dönemin yaşam kültürünü de deneyimleyebilecek.

Editör Hakkında