Gündem

Hakan Fidan’dan Gazze açıklaması

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Gazze görev gücüne ilişkin, şu anda önceden tanımlanmış bir görev bulunmadığını söyledi. Fidan, Paris’te düzenlenen Gazze toplantısı sonrasında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Fransa’nın başkenti Paris’te düzenlenen Gazze konulu toplantının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Fidan, ateşkes süreci, görev gücü ve Türkiye’nin Filistin meselesindeki konumuna ilişkin değerlendirmeler yaptı.

GAZZE İÇİN BİRİNCİ AŞAMA PLANINDA 4 HEDEF

Bakan Fidan, Gazze’deki ateşkes anlaşmasının uygulanması sürecinde ilk aşamada dört temel hedef üzerinde mutabakata varıldığını belirtti. Fidan, “Bunlar ateşkesin sağlanması, rehinelerin ve tutukluların serbest bırakılması, insani yardımların kesintisiz bir an önce başlaması ve İsrail birliklerinin belirli çizgilere çekilmesidir” dedi.

Türkiye’nin bu uygulama planında yer alacağını vurgulayan Fidan, mutabakat metninde belirtilen bu hususların titizlikle takip edilmesi gerektiğini ifade etti.

GAZZE GÖREV GÜCÜNDE TÜRKİYE DE YER ALACAK

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı Gazze görev gücü hakkında konuşan Fidan, bu gücün planın uygulanmasıyla ilgili bir madde olduğunu söyledi. Fidan, “Mutabık kalınan hususların takibinde kolaylaştırıcı bir rol üstlenecek olan bu ekip; Amerika Birleşik Devletleri, Mısır, Türkiye ve Katar’dan oluşacak. Bu ekip, hem Filistin hem de İsrail tarafıyla konuları görüşecek” dedi.

Arabulucu ülkeler olarak görev yapacak bu ekibin, anlaşmanın maddelerinin uygulanmasında kendine düşen sorumlulukları yerine getireceğini belirten Fidan, “Şu anda önceden tanımlanmış görevler yok, süreç ilerledikçe ortaya çıkacak sorunlara pratik çözümler üretilecek” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE TARİHİ VE VİCDANİ SORUMLULUKLARINI YERİNE GETİRMEK ZORUNDA”

Fidan, Türkiye’nin Filistin meselesindeki konumuna da değindi. Mescid-i Aksa’nın varlığının Türkiye için manevi önem taşıdığını vurgulayan Fidan, “Filistinli kardeşlerimizle tarihî, kültürel ve inanç bağlarımız fevkalade önemli. En önemlisi, insanın insana yaptığı zulme karşı Türkiye’nin vicdani duruşudur. Türkiye, tarihe, halkına ve hakka karşı sorumluluklarını yerine getirmek zorundadır” dedi.