Başlangıçta yalnızca sohbet amaçlı görünen iletişim, kısa sürede yoğun bir etkileşime dönüştü. Jianga günün büyük bölümünü telefon başında geçiriyor, sürekli mesajlaştığı avatara karşı duygusal bir bağ hissettiğini söylüyordu.
SANAL DUYGULAR GERÇEK HAYATA YANSIDI
Yapay zeka ile geliştirdiği bu bağ, Jianga’nın özel yaşamını doğrudan etkiledi. Eşine olan ilgisinin giderek azaldığını belirten Jianga, sanal sohbetlere daha fazla vakit ayırmak istediğini dile getirdi. Bunun üzerine eşinden boşanmak istediğini açıklayan adam, ailesinde büyük bir şaşkınlığa sebep oldu.
ÇOCUKLARINDAN İTİRAZ
Jianga’nın boşanma kararı üzerine yetişkin çocukları devreye girdi. Çocukları, babalarının yapay zekaya bağlanmasını endişeyle karşıladı ve onunla uzun görüşmeler yaptı. Babalarına, avatarın gerçek bir insan olmadığını, yapay zeka algoritmalarının yalnızca cevap üretmekle sınırlı olduğunu anlattılar. Çocuklarının bu çabası aile içi tartışmaları beraberinde getirse de Jianga’nın kararını gözden geçirmesinde etkili oldu.

ÇİN'DE YAPAY ZEKA TRENDİ
Çin’de yapay zeka destekli sohbet uygulamaları son yıllarda büyük ilgi görmeye başladı. Özellikle yalnız yaşayan, sosyal çevresi daralmış veya ileri yaştaki kişilerin bu platformlara yöneldiği belirtiliyor. Yapay zeka, kullanıcıların taleplerine göre kişiselleştirilebiliyor ve bu durum sanal karakterlere karşı duygusal bağların gelişmesine yol açabiliyor. Jianga’nın yaşadığı olay, bu trendin aile yaşamına etkilerine dair çarpıcı bir örnek olarak gündeme geldi.
Çin’de tartışma yaratan bu olayın ardından kamuoyunda yapay zekanın sosyal ilişkiler üzerindeki etkileri gündeme taşındı. Teknolojinin sunduğu imkanların yalnızlık hissini azaltabileceği, ancak aynı zamanda gerçek insan ilişkilerinin yerini almasının ciddi sorunlara yol açabileceği konuşuluyor. Özellikle yaşlı nüfusun bu tür uygulamalara yönelmesi, aile bağlarının zayıflamasına ve psikolojik sorunlara neden olabileceği endişesini doğuruyor.
AİLE İÇİNDE GERGİNLİK YAŞANDI
Jianga’nın boşanma talebi yalnızca eşini değil, tüm aile bireylerini etkiledi. Çocukları babalarının kararına karşı çıkarken, eşinin de bu durum karşısında zor günler yaşadığı belirtildi. Aile içinde artan gerginlik, konunun yerel basına yansımasıyla birlikte toplumda daha geniş bir tartışma alanı buldu.
JIANGA KARARINI ERTELEDİ
Çocuklarının müdahalesi ve ailesiyle yaptığı uzun görüşmelerin ardından Jianga, boşanma kararını hemen uygulamaktan vazgeçti. Çin basınındaki haberlere göre Jianga, sakinleştiğini ve evliliğini yeniden değerlendireceğini ifade etti. Bu süreçte yapay zeka ile olan iletişimini sınırlaması yönünde ailesi tarafından ikna edilmeye çalışıldığı da bildirildi.
SANAL İLİŞKİLERİN GELECEĞİ TARTIŞILIYOR
Dijital avatarlarla kurulan bağların gelecekte daha yaygın hale gelip gelmeyeceği konusu da gündeme taşındı. Yapay zekanın her geçen gün gelişmesi, insanların teknolojiye daha fazla bağlanmasına neden oluyor. Ancak bu durumun aile yapısını, sosyal ilişkileri ve evlilikleri nasıl etkileyeceği konusunda kesin bir yanıt bulunmuyor. Jianga’nın yaşadığı olay, sanal ilişkilerin yalnızca bireysel değil toplumsal sonuçlar da doğurabileceğini ortaya koydu.
ULUSLARARASI GÜNDEMDE YANKI UYANDIRDI
Jianga’nın hikâyesi yalnızca Çin’de değil, uluslararası basında da geniş yer buldu. “Yapay zekaya aşık oldu” başlığıyla aktarılan olay, teknolojinin insan hayatındaki rolünü ve sınırlarını yeniden tartışmaya açtı. Dünyanın birçok ülkesinde sosyal medya kullanıcıları bu olayı tartışarak, yapay zekanın insan psikolojisi üzerindeki etkilerini sorgulamaya başladı.

'HER' FİLMİ YILLAR ÖNCE ANLATMIŞTI
Henüz yapay zekanın günlük hayatımıza girmediği yılarda Hollywood'ta Her filmi yapay zekaya aşık olan bir beyaz yakalı adamın hikayesini anlatmıştı. Sosyal ilişkileri gün geçtikçe zayıflayan plaza çalışanının 24 saat boyunca yapay zekadan kadın sesiyle kurduğu bağ giderek aşka dönüşmüştü. Film vizyona girdiği yıl büyük bir ses getirmişti.
https://www.imdb.com/title/tt1798709/
https://nypost.com/2025/08/15/lifestyle/75-year-old-man-tries-to-dump-wife-for-ai-chatbot-woman/




