Kanada Filistin’i Tanırsa Ne Olur? Trump’tan Sert Ekonomik Uyarı!

ABD-Kanada ticaret ilişkilerini zora sokabileceği uyarısında bulundu. Washington’dan gelen bu sert mesaj, iki ülke arasında diplomatik tansiyonu yükseltti.

Kanada Filistin’i Tanıyacak mı? BM Genel Kurulu Öncesi Sürpriz Açıklama

Kanada Başbakanı Mark Carney, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun Eylül 2025 oturumunda Filistin’i “devlet” olarak tanımayı planladıklarını duyurdu. Carney, Gazze’deki insan hakları ihlallerine karşı seslerini yükseltmeleri gerektiğini belirterek, Kanada’nın artık daha net bir duruş sergileyeceğini vurguladı. Bu açıklama, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, en sert tepki ise ABD cephesinden geldi.

Trump’tan Ticaret Kartı: “Bu Karar Anlaşmaları Zorlaştırır”

ABD Başkanı Donald Trump, Truth Social platformu üzerinden yaptığı açıklamada, Kanada'nın Filistin çıkışının ikili ilişkilerde ciddi sonuçlar doğurabileceğini belirtti. “Bu adım, Kanada ile sürdürülebilir bir ticaret anlaşmasına varmamızı oldukça zorlaştıracak” ifadelerini kullanan Trump, dolaylı yoldan ekonomik yaptırım sinyali verdi. Trump’ın bu açıklaması, ABD’nin Filistin meselesine dair geleneksel pozisyonunu sürdürdüğünü ve İsrail yanlısı tutumunu koruduğunu gözler önüne serdi. Aynı zamanda, ekonomik ve diplomatik çıkarların iç içe geçtiği karmaşık bir sürecin de habercisi oldu.

ABD-Kanada İlişkilerinde Yeni Bir Kriz mi Doğuyor?

ABD ile Kanada arasındaki ekonomik ilişkiler, Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması (USMCA) ile şekillenmiş durumda. Ancak Trump yönetimi döneminde bu ilişkiler zaman zaman gerilmiş, ticaret tarifeleri ve anlaşma şartları sık sık gündeme gelmişti. Şimdi ise, Filistin meselesi bu stratejik ortaklığın önüne yeni bir engel olarak çıkıyor.

Kanada’nın Filistin’i tanıması durumunda, ABD’nin bu ülkeye karşı nasıl bir politika izleyeceği, ticaret tarifelerinden ekonomik yaptırımlara kadar pek çok senaryoyu beraberinde getiriyor.

Uluslararası Dengenin Yeni Aktörleri: Kanada’nın Rolü Değişiyor mu?

Mark Carney liderliğindeki Kanada, son dönemde dış politikada daha bağımsız ve insani değerlere odaklanan bir çizgi izliyor. Gazze’de yaşananlara karşı ses yükseltmesi ve Filistin’e devlet statüsü verme planı, bu yeni yaklaşımın en net göstergelerinden biri olarak değerlendiriliyor. Ancak bu adımın, süper güçlerin çıkar çatışmalarında Kanada’yı hedef haline getirip getirmeyeceği ise merak konusu.

Eylül Zirvesi Ne Getirecek?

Tüm gözler şimdi Eylül ayında yapılacak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na çevrildi. Kanada’nın resmen Filistin’i tanıması halinde, bu gelişmenin uluslararası diplomasi sahnesinde domino etkisi yaratabileceği konuşuluyor. Bazı Avrupa ülkelerinin de benzer adımlar atabileceği belirtilirken, Trump’ın buna nasıl yanıt vereceği ve ABD’nin izleyeceği strateji ise şimdiden tartışma yaratıyor.