Her yıl olduğu gibi bu yıl da Türkiye’nin en sıcak başlıklarından biri gündemde: 2026 asgari ücret düzenlemesi... Eski Hazine Müsteşarı ve iktisatçı Mahfi Eğilmez hem 2025 yılı enflasyonunu hem de 2026 yılı tahminlerini esas alarak asgari ücret için ayrıntılı bir hesaplama yaptı ve sonuçları değerlendirdi.
AÇLIK VE YOKSULLUK SINIRI NEYİ İFADE EDİYOR?
Eğilmez, rakamlardan önce kavramların doğru anlaşılmasıyla konuya başladı:
Açlık sınırı: Dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenebilmesi için yalnızca gıda harcaması olarak yapması gereken minimum aylık tutar.
Yoksulluk sınırı: Aynı ailenin gıda, giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve diğer zorunlu ihtiyaçlar için yapması gereken toplam harcama. Bu sınır yeterli bir hayat standardı için gerekli minimum gelir olarak kabul ediliyor.
Mahfi Eğilmez hesaplamaların temelini oluşturan 2025 ekonomik verilerini şöyle özetledi:
2025 yılı asgari ücreti: 22.104 TL – yıl boyunca değişiklik yapılmadı.
2025 yılsonu enflasyonu: Yaklaşık %30 gerçekleşmesi bekleniyor.
Bu, asgari ücretin 6.631 TL satın alma gücü kaybına uğradığı anlamına geliyor.
2026 yılı enflasyon tahmini: OVP’ye göre %16.
Dolayısıyla asgari ücrette hem 2025 kaybının telafisi hem de 2026 yılının öngörülen enflasyonu hesaba katılmalı.
TÜRK-İŞ Kasım 2025 verileri:
Açlık sınırı: 29.827 TL
Yoksulluk sınırı: 97.159 TL
PEKİ ASGARİ ÜCRET KAÇ TL OLMALI?
İktisatçıya göre önce 2025 yılındaki satın alma gücü kaybı fiyata eklenmeli ardından 2026 enflasyonu kadar artırılmalı. Eğilmez’in attığı adımlar görseldeki tabloya da yansıyor:

2025 Asgari Ücreti: 22.104 TL
2025 Enflasyonu (%30): +0,30
Enflasyon Kaybının Telafisiyle Yeni Tutar: 28.735 TL
2026 Enflasyonu (%16): +0,16
2026 Tahmini Enflasyon Eklenmiş Hal: 33.333 TL
Eğilmez sonuç bölümünde şu değerlendirmeyi yaptı:
“Asgari ücretin 33.333 liradan aşağı belirlenmemesi gerekir. 2026 yılında enflasyon yüzde 16’yı aştığı andan itibaren de yeni artışlar hemen gündeme alınmalıdır.”
“İKİ KİŞİ ÇALIŞSA BİLE YOKSULLUK SINIRININ ÜSTÜNE ÇIKAMIYOR”
Eğilmez’e göre asgari ücret 33.333 TL’ye çıksa bile sorun bitmiyor.
Çünkü iki eş de asgari ücretle çalıştığında hane geliri 66.666 TL oluyor. Bu tutar TÜRK-İŞ’in 97.159 TL olarak açıkladığı yoksulluk sınırının çok altında kalıyor.
EMEKLİLERİN DURUMU DAHA DA KRİTİK
Eğilmez yalnızca asgari ücretlilerin değil, düşük gelirli diğer kesimlerin de zor durumda olduğunu vurguladı:
En düşük emekli aylığı: 16.811 TL. Bu rakam, açlık sınırının yarısı seviyesinde.
Uzman, emekli maaşlarında kapsamlı bir düzenlemenin kaçınılmaz olduğunu belirtiyor:
“Bu maaşların da yeniden düzenlenmesi ve asgari ücrete yakın bir düzeye çıkarılması gerekiyor.”
ÜCRET YELPAZESİ BOZULABİLİR: TÜM MAAŞLAR ETKİLENECEK
Mahfi Eğilmez asgari ücretin artırılmasının sadece alt gelir grubunu ilgilendirmediğini hatırlattı:
“Asgari ücrette yapılacak artışlar, asgari ücretin üzerindeki ücretlere de aynı oranlarda yansıtılmak zorunda. Aksi takdirde bütün ücret yelpazesi bozulur.”
Mahfi Eğilmez'in hesaplamalarına göre, hükümetin 2026 asgari ücretini 33.333 TL'nin altında belirlememesi gerekiyor. Açlık ve yoksulluk sınırı ile emekli maaşları dikkate alındığında, ücret politikalarında kapsamlı bir düzenlemeye ihtiyaç var.
İktisatçıya göre temel sorun yalnızca asgari ücret değil; tüm ücret skalası baskı altında ve enflasyon karşısında hızla eriyor. Türkiye, yeni yıla yaklaşırken ekonomik tartışmaların merkezine yine “geçim meselesi” oturmuş durumda.




