Türkiye’nin yakın siyasi ve güvenlik tarihinde önemli rol oynamış isimlerden biri olan Mehmet Ağar, uzun yıllar emniyet teşkilatında ve devlet kademelerinde görev almış, ardından siyasi hayatıyla gündeme gelmiş bir isimdir. Ağar’ın adı, görev yaptığı dönemlerdeki başarılarının yanı sıra çeşitli tartışmalar ve iddialarla da anılmıştır.
Emniyet Teşkilatından Valiliğe Uzanan Yol
1951 yılında Elazığ’da doğan Mehmet Ağar, Ankara Polis Akademisi mezunudur. Emniyet teşkilatında hızla yükselen Ağar, İstanbul Emniyet Müdürü, Ankara Emniyet Müdürü ve Emniyet Genel Müdürü gibi kritik görevlerde bulundu. 1993 yılında ise Burdur Valisi olarak atandı. Ancak valilik görevinden kısa süre sonra istifa ederek siyasete girdi.
Siyasete Giriş: DYP Dönemi ve Bakanlıklar
Mehmet Ağar, 1995 yılında Doğru Yol Partisi’nden (DYP) Elazığ milletvekili seçildi. Aynı yıl, dönemin Başbakanı Tansu Çiller’in kabinesinde İçişleri Bakanı olarak görev aldı. 1996 yılında kısa bir süreliğine Adalet Bakanlığı görevinde de bulundu. Ancak görev süresi, Türkiye’nin siyasi tarihinde önemli bir dönemeç olan Susurluk Kazası ile kesintiye uğradı.
Susurluk Skandalı ve İstifa
1996 yılında meydana gelen Susurluk kazası, devlet-mafya-siyaset ilişkilerini açığa çıkaran bir dönüm noktası oldu. Kaza sonrası başlayan süreçte Mehmet Ağar’ın da adı gündeme geldi. Kazaya karışan araçta, emniyet görevlileriyle birlikte bir mafya liderinin bulunması ve Ağar’ın bu yapılarla bağlantısına dair iddialar nedeniyle Ağar büyük kamuoyu baskısı altında kaldı ve İçişleri Bakanlığı’ndan istifa etti.
“Bir tuğla çekilirse duvar yıkılır” Sözüyle Hafızalara Kazındı
Mehmet Ağar, Susurluk süreciyle ilgili olarak, kamuoyunda çokça tartışılan şu sözüyle hafızalara kazındı:
“Devlet için kurşun atan da, kurşun yiyen de şereflidir.”
Ve yine:
“Bir tuğla çekilirse, duvar yıkılır.”
Bu sözler, derin devlet tartışmalarının merkezine oturdu.
Cezaevine Gidişi ve Serbest Kalışı
2009 yılında Susurluk davası kapsamında yargılanan Mehmet Ağar, “suç örgütü yöneticiliği” suçlamasıyla 5 yıl hapis cezası aldı. 2012 yılında Aydın Yenipazar Cezaevi’nde cezasını çekmeye başladı ve yaklaşık 1 yıl sonra denetimli serbestlik ile tahliye edildi.
Siyaset Sonrası Dönem ve Son Tartışmalar
Aktif siyasetten uzaklaşan Mehmet Ağar, 2002 yılında DYP Genel Başkanlığı görevine kadar yükselmişti. Ancak sonrasında kamuoyundan büyük ölçüde uzak kaldı. 2021 yılında ise Sedat Peker’in yayınladığı videolarla tekrar gündeme geldi. Peker’in iddialarında Mehmet Ağar’ın ismi, Bodrum Yalıkavak Marina’daki güvenlik yapılanması ve bazı organize suç iddialarıyla birlikte anıldı. Ağar bu iddiaları reddetti ancak tartışmalar bir süre daha kamuoyunda devam etti.
Sonuç: Güvenlikten Siyasete, Tartışmalı Bir Devlet Adamı
Mehmet Ağar, Türkiye’nin yakın tarihine damga vurmuş, görev yaptığı her kademede önemli etkiler bırakmış bir devlet adamıdır. Kimi çevrelerce “devletin sadık adamı” olarak görülürken, kimilerince ise “derin yapıların parçası” olarak eleştirilmiştir. Hakkındaki tartışmalar, Türkiye’de güvenlik-siyaset-mafya ilişkilerinin merkezinde yer alması bakımından hâlâ önemini korumaktadır.