Bahçeli, dünyada giderek belirginleşen kaos ortamına işaret ederek, insanlığın yeni ve nevrotik bir Ortaçağ anlayışının çekim alanına girdiğini söyledi. Neoliberal sistemin çözülmesiyle birlikte kapitalizmin de çarpık ve çürüyen bir yapıya sürüklendiğini belirten Bahçeli, bu sürecin adil ve kapsayıcı bir uluslararası düzenin doğuşunu geciktirdiğini ifade etti.
Gazze’de yaşananları sert sözlerle eleştiren Bahçeli, süregelen insani felaketlerin arkasında emperyalist bir zihniyet bulunduğunu dile getirdi. Gazze’deki katliamların yalnızca Ortadoğu için değil tüm dünya için ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirten Bahçeli, Sudan’dan Yemen’e uzanan şiddet sarmalının küresel ölçekte birbirini besleyen bir yapı haline geldiğini söyledi. Masumların dökülen kanlarının insanlığın vicdanını sınayan bir tablo olduğunu vurguladı.
Bahçeli, Somali’nin toprak bütünlüğüne yönelik girişimlere de dikkat çekti. Somaliland üzerinden yürütülen hamlelerin bölgeyi daha derin bir istikrarsızlığa sürüklediğini belirten Bahçeli, Türkiye’nin Somali’nin egemenliğini ve siyasi bütünlüğünü kararlılıkla desteklemesi gerektiğini ifade etti. Bu konunun tesadüflere bırakılmaması gerektiğini vurguladı.
SURİYE VE SDG/YPG UYARISI
Suriye’de süren belirsizliğin Türkiye açısından hayati riskler barındırdığını söyleyen Bahçeli, SDG/YPG’ye ilişkin sert mesajlar verdi. Bahçeli, bu yapının İsrail’in yönlendirmesiyle hareket eden bir aparata dönüşmesinin bölgesel güvenliği tehdit ettiğini belirtti. SDG/YPG’nin, Suriye’nin toprak bütünlüğünü esas alan 10 Mart Mutabakatı çerçevesinde hareket etmesinin herkesin ortak menfaatine olduğunu ifade eden Bahçeli, aksi yöndeki adımların Türkiye ve bölge ülkeleri açısından ciddi sonuçlar doğuracağını söyledi.
'PROVAKASYONA KARŞI DİKKATLİ OLMALIYIZ'
Bahçeli, 2025 yılının en önemli gelişmelerinden birinin “Terörsüz Türkiye” hedefinin somut adımlarla hayata geçirilmesi olduğunu dile getirdi. Bu sürecin bazı ülkeleri ve terör örgütlerini rahatsız ettiğini söyleyen Bahçeli, DEAŞ başta olmak üzere terör örgütlerinin provokasyonlarının artabileceği uyarısında bulundu. Terörle mücadelede hiçbir yapıya yaşam hakkı tanınmayacağını vurguladı.
Son dönemde Türkiye’de düşen ya da düşürülen insansız hava araçlarına ve Libya heyetini taşıyan özel jetin kazasına değinen Bahçeli, bu gelişmelerin dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Türkiye “Terörsüz Türkiye” hedefine yaklaştıkça tahrik ve sabotaj girişimlerinin artmasının beklendiğini söyledi.
MUHALEFETE 'DİL' ÇAĞRISI
Bahçeli, muhalefete de çağrıda bulunarak daha sağduyulu ve sorumlu bir dil kullanılması gerektiğini belirtti. Türkiye ve Türk milleti paydasında birleşmenin milli bir sorumluluk olduğunu ifade eden Bahçeli, aksi halde siyasal ve toplumsal alanda zincirleme sorunların ortaya çıkabileceğini söyledi.
Bahçeli, bahis çeteleri, uyuşturucu kullanımı, şike ve ahlaki yozlaşma ile mücadelenin ertelenemez bir hedef olduğunu vurguladı. Temiz toplum, temiz gelecek ve temiz hayat kavramlarının Türkiye için bir varoluş meselesi olduğunu belirten Bahçeli, 2026 yılının ahlaki ve insani reformlar açısından bir milat olması temennisinde bulundu.
Açıklamasının sonunda yeni yıl mesajı veren Bahçeli, Türk milletinin ve Türk-İslam dünyasının yeni yılını tebrik etti. 29 Aralık 2025’te Yalova’da DEAŞ’lı teröristlerin saldırısı sonucu şehit olan polisleri anan Bahçeli, yaralı güvenlik güçlerine de acil şifalar diledi. Bahçeli, yeni yılın Türkiye’nin prangalarından kurtuluşuna vesile olmasını dileyerek mesajını tamamladı.


