11. Yargı Paketi çıktı mı, ne zaman Meclis'e gelecek? İnfaz düzenlemesi ve genel af pakette var mı, son durum ne?
11. Yargı Paketi çıktı mı, ne zaman Meclis'e gelecek? İnfaz düzenlemesi ve genel af pakette var mı, son durum ne?
İçeriği Görüntüle
Haberin Burada’nın haberine göre, Türk halk müziğinin efsane ismi Neşet Ertaş’ın “Yazımı Kışa Çevirdin” türküsünün ardında yürek burkan bir gerçek aşk hikayesi yatıyor. Sazıyla söylediği her sözde kendi yaşanmışlıklarını dile getiren usta sanatçının bu türküsüne ilham olan Leyla, sadece bir sevda değil, aynı zamanda babası Muharrem Ertaş’la olan derin fikir ayrılığının da simgesi haline gelmişti.

Neşet Ertaş ve Leyla’nın aşkı nerede başladı?

Ankara'daki bir gazinoda sahne alan Leyla’yı ilk kez gördüğünde, genç bir delikanlı olan Neşet Ertaş’ın hayatı değişti. Henüz sazı yeni yeni dillendiren Ertaş, sahnede türkü söyleyen bu kadına ilk görüşte âşık oldu. O andan itibaren başlayan gönül yolculuğu, sadece bir aşk hikâyesi değil, aynı zamanda yazgısını türkülere işlemiş bir sanatçının yaşam rotasıydı.

Baba Muharrem Ertaş neden bu aşka karşı çıktı?

Bozkırın Tezenesi olarak bilinen Neşet Ertaş’ın babası Muharrem Ertaş, oğlunun gazino ortamında çalışan bir kadınla evlenmesine kesinlikle karşıydı. Geleneksel değerlerine sıkı sıkıya bağlı olan baba Ertaş, bu durumu bir "aile namusu" meselesi olarak görüyordu.

İtirazını yalnızca sözle değil, bir türküyle de dile getirdi:

“Aslı bozuk alma dedim evladım, Çıkmış konsere takmış pozunu…”

Bu dizelerdeki sözler doğrudan Leyla’ya yöneltilmişti. Ancak genç Neşet, bu veryansıma da sazıyla yanıt verdi.

Neşet Ertaş’ın cevabı ne oldu?

Sevdayı kolay bırakmayan Neşet Ertaş, babasına şu sözlerle cevap verdi:

“Her hata suç bende, Leyla’dan değil… Aslı bozuk deme gel şu insana…”
Bu dizeler, kalbinin sesini dinleyen genç bir adamın, babasına karşı dimdik duruşunun türkülerle ifadesiydi. Bu cesaret, Neşet’i Leyla’ya daha da yakınlaştırdı. Tüm itirazlara rağmen evlendiler.

Evlenip ayrıldılar mı, çocukları oldu mu?

Neşet Ertaş ve Leyla'nın evliliği tam 10 yıl sürdü. Bu süreçte üç çocuk sahibi oldular.

Ancak zamanla ilişkilerinde çatlaklar oluştu ve sonunda boşandılar.

Fakat boşanma, ne aşklarını bitirdi ne de dertli türküleri susturdu.

Ayrılıktan sonra türkülerle atıştılar mı?

Evet. Ayrıldıktan sonra bile aşkları türküler aracılığıyla yaşamaya devam etti. Neşet’in şu dizeleri:
“Niye çattın kaşlarını, bilmiyom yar suçlarımı, Ben ölürsem saçlarını yolma gayrı…”

Leyla’nın karşılığı da gecikmedi:

“Çatmadım ki kaşlarımı, biliyorsun ki suçlarını, Sen ölmeden saçlarımı yolam gayrı…”
Bu karşılıklı dizeler, sadece bir sevdanın değil, aynı zamanda Türk halk müziğinin içtenliğinin, duygusal gücünün en canlı örneklerindendi.

"Yazımı Kışa Çevirdin" türküsü ne anlatıyor?

Neşet Ertaş, ayrılığın verdiği kırgınlık ve sitemi, bu unutulmaz türküyle dile getirdi. Ancak sözlerin altına sakladığı, hâlâ canlı olan bir sevdaydı. "Yazımı kışa çevirdin" sadece ayrılığın değil, babaya karşı duyulan saygı ile aşka duyulan tutkuyu bir arada taşıyan bir ağıt gibiydi.

Neşet Ertaş’ın vasiyeti ve mezar hikayesi

Neşet Ertaş, vasiyetinde babası Muharrem Ertaş’ın mezarının ayak ucuna defnedilmek istediğini belirtmişti. Bu dileği yerine getirildi. Ne acıdır ki, cenaze töreninde başucunda duranlardan biri de yıllar önce aşkına sazıyla ses verdiği Leyla’ydı.

Yarım kalan ama türkülere sığdırılan o aşk, Ertaş’ın son nefesine kadar sürdü.