Gündem

Şener Üşümezsoy İki Bölgeyi İşaret Etti: Marmara’da Büyük Tehlike!

Deprem tahminleriyle sık sık gündeme gelen Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Marmara Bölgesi’ndeki sismik tehlike için yeni ve dikkat çekici bir açıklamada bulundu. Geçmişte Silivri açıklarındaki 6,2 büyüklüğündeki depremi önceden öngören Üşümezsoy, İstanbul merkezli büyük deprem senaryolarına farklı bir bakış getirdi ve iki kritik bölgeyi işaret etti.

Deprem tahminleriyle sık sık gündeme gelen Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Marmara Bölgesi’ndeki sismik tehlike için yeni ve dikkat çekici bir açıklamada bulundu. Geçmişte Silivri açıklarındaki 6,2 büyüklüğündeki depremi önceden öngören Üşümezsoy, İstanbul merkezli büyük deprem senaryolarına farklı bir bakış getirdi ve iki kritik bölgeyi işaret etti.

İstanbul’da 7.2’lik Deprem Uyarılarına Tepki

Üşümezsoy, sıkça dile getirilen “İstanbul’da 7.2 büyüklüğünde deprem olacak” iddialarının bilimsel temelden yoksun olduğunu vurguladı. Yanlış fay hattı modellemelerine dayanan bu söylemlerin kamuoyunu yanlış yönlendirdiğini savunarak, Adalar Fayı’na yüklenen abartılı risk senaryolarını eleştirdi.

Kumburgaz Çukuru’na Özel Vurgu

Kendi analizlerine dayanan değerlendirmelerinde Üşümezsoy, asıl tehlikenin Adalar Fayı değil, Kumburgaz Çukuru içindeki fay segmentinde olduğunu söyledi. Ancak bu bölgedeki fay yapısının 10 kilometre gibi sığ bir derinlikte olmasının büyük bir deprem üretmesini engelleyeceğini belirtti. Beklenen depremin 6.5 büyüklüğünün altında kalacağını ve Nisan ayında yaşanan 6.2’lik depremin de bu görüşü doğruladığını dile getirdi.

İki Bölgeyi Özellikle İşaret Etti

Üşümezsoy’un esas uyarısı ise Marmara Denizi’nin güneyine yönelik oldu. Büyük bir deprem potansiyeli taşıyan ve stres biriktirmiş iki fay hattını ayrıntılı şekilde açıkladı:

Bozburun Fayı (Armutlu Yarımadası): 1999 Gölcük depreminin ardından bu fayın stres yükü aldığını ve henüz kırılmadığını ifade eden Üşümezsoy, bölgenin en tehlikeli segmentlerden biri olduğunu söyledi.

Sarıköy Fayı (Güney Marmara): 1953’teki Yenice-Gönen depreminin yarattığı stres birikiminin Güney Marmara’da ciddi bir risk oluşturduğunu belirtti.

Tekirdağ ve Saros Çevresi Rahat mı?

Üşümezsoy, genellikle İstanbul için öne sürülen senaryolarda adı geçen Şarköy-Mürefte bölgesinin ise 1912 depremleriyle stresini büyük ölçüde boşalttığını savundu. Ona göre, asıl dikkat edilmesi gereken bölgeler Kumburgaz’ın doğusu ve Marmara Denizi’nin güneyindeki bu iki aktif fay hattı.