Türkiye’nin insansız hava aracı (SİHA) alanındaki en etkili iki isim olan Bayraktar TB2 ve TUSAŞ Aksungur, dünya savunma sanayii gündemine oturmuş durumda. Farklı stratejik rollerle de dikkatleri üzerine çekiyor. Türkiye’nin hava sahasında operasyonel gücünü daha yükseklere taşıyan Bayraktar TB2 ve Aksunguru biribirinden ayıran kritik farklılıkları bulunmaktadır.
TAKTİK USTASI TB2 Mİ, STRATEJİK DEV AKSUNGUR MU?
Bayraktar TB2’nin başarısı harekat bölgelerinde kanıtlanmış, aksungura göre daha küçük, taktik ve operasyonel odaklı bir SİHA’dır. Hafif yapısı ve kolay konuşlandırılabilir olması Türkiye’nin envanterinde önemli bir rol üstlenmiştir. Faydalı yük kapasitesi, havada kalış süresi, daha çok taktik keşif, gözetleme ve harekat bölgesindeki görevler için idealdir.
Aksungur ise Bayraktar TB2’ye kıyasla çok daha farklı bir sınıfta konumlanmaktadır. Çift motorlu ve daha büyük bir gövdesi olan Aksungur, MALE (Orta İrtifa Uzun Havada Kalış) sınıfının üst segmentini temsil ediyor. Aksungur, yaklaşık 40 bin feet yükseklikte 50 saat boyunca kesintisiz havada kalabiliyor. Bu özelliği sayesinde keşif, gözetleme ve istihbarat görevlerinde uzun süreli görev alabiliyor. 1,5 tonluk kalkış ağırlığıyla AKSUNGUR, gücünü taşıdığı mühimmat çeşitliliğinden alıyor. Ağır bombalardan akıllı güdümlü mühimmatlara ve deniz harp sistemlerine kadar geniş bir yelpazede donatılabilen platform, stratejik kara ve deniz operasyonları için önemli bir rol almaktadır.
Bayraktar TB2 taktik çeviklik sağlarken; AKSUNGUR, ülkenin stratejik güç çarpanı olarak uzun menzilli keşif ve daha yüksek vuruş gücü görevlerini üstlenmektedir. Her ikisi de Türk savunma sanayiinin farklı ihtiyaçlara yönelik çözümler üretme yeteneğinin somut bir göstergesidir.