Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2026 yılı bütçe görüşmelerinden sonra milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Kendisine yöneltilen "sermayeyi koruduğu" yönündeki eleştirilere sert tepki gösteren Şimşek, artırdığı vergileri sıralayarak "Benden burjuva sermayeci çıkartamazsınız arkadaşlar, mümkün değil" dedi. Şimşek ayrıca, deprem bölgesindeki mücbir sebep halinin 30 Kasım’da sona ereceğini ve yeni bir vergi yapılandırmasının gündemde olmadığını açıkladı.

"BANKALARIN VERGİSİNİ YÜZDE 20’DEN YÜZDE 30’A ÇIKARTAN BENİM"

Bakan Şimşek, "burjuva sermayeci" olduğu yönündeki eleştirilere, bizzat kendisinin artırdığı vergileri sıralayarak yanıt verdi: "Bakın kurumlar vergisini beş puan artıran benim, bankaların vergisini yüzde 20’den yüzde 30’a çıkartan benim, bankaların harçlarını yüzde 50 artıran benim, yurt içi asgari kurumlar vergisi getiren benim, küresel şirketlere asgari kurumlar vergisi getiren benim. Şirketlerin taşınmazlardaki satışlarda yüzde 50 kazanç istisnasını kaldıran benim, iştirak hissesi satış kazancı istisnasını düşüren benim. Kar paylarına stopajı yüzde 10’dan yüzde 15’e çıkartan benim."

Şu anda toplam fon ve mevduatların yüzde 95'inin altı ay vadeye kadar olduğunu belirten Şimşek, "Bunların vergisini yüzde 17,5’e çıkardık. Eğer ben rantiyecisiysem, ben küresel sermayeyi temsil ediyorsam nasıl mevduatların faizini yüzde 5’ten yüzde 17,5’e çıkarıyorum. Benden sermayeci çıkmaz. Ben kamu hizmeti yapmak için buradayım" dedi. Şimşek ayrıca, "‘Ücretler enflasyona neden oluyor’ demedim. Orada bütçe açığının enflasyonist olacağını kastettim" ifadelerini kullandı.

"ÇİFTÇİMİZİN VERGİSİNİ Mİ ARTIRALIM? YEMİ, GÜBREYİ DE Mİ VERGİYE TABİ TUTALIM?"

Vergi harcamalarını (muafiyet ve istisnalar) düşürdüklerini belirten Şimşek, bu konudaki eleştirilere de yanıt verdi. 2026’da vergi harcamalarının 1 trilyon 92 milyar lirasının asgari ücretin vergi dışı bırakılmasından kaynaklandığını belirten Şimşek, "Asgari ücrete vergi mi istiyorsunuz?" diye sordu. Vergi harcamalarının üçte birinin bu olduğunu söyleyen Şimşek, diğer kalemleri şöyle sıraladı: "Yatırım, üretim ve ihracatın teşviki için bunları yaparsınız. İstihdam için yaparsınız. Bunların tutarı 641,5 milyar lira. Engelli bireyler başta olmak üzere dezavantajlı grupların desteklenmesi, eğitim, sağlık, kültür, spor faaliyetleri için çevresel faaliyetlerin desteklenmesi için ayrılan pay yaklaşık 265 milyar lira. Çiftçilerin tarımsal faaliyetlerinin desteklenmesi için ayrılan pay 262 milyar lira. Çiftçimizin vergisini mi artıralım? Yemi, gübreyi de mi vergiye tabi tutalım?"

Şimşek, "Vergi borcu siliniyor dediğiniz bunlar. Çünkü bunun dışında vergi borcu silinemez, bunların hepsi kanunla yapılıyor, hiçbirisinde benim müdahalem yok" dedi.

İstanbul'da 4 kişilik bir ailenin aylık harcamasında hızlı tırmanış: Peki gerçek rakamlar ne?
İstanbul'da 4 kişilik bir ailenin aylık harcamasında hızlı tırmanış: Peki gerçek rakamlar ne?
İçeriği Görüntüle

"DEPREM BÖLGESİNDE MÜCBİR SEBEP HALİ 30 KASIM’DA SONA ERECEK"

Deprem bölgesiyle ilgili vergi düzenlemelerine de değinen Bakan Şimşek, "Mücbir sebep haline ilişkin yasa geçen sene biliyorsunuz değiştirildi ve uzatıldı. Biz uzatma imkanlarının tümünü kullandık, dolayısıyla 30 Kasım’da sona erecek" dedi. Şimşek, mücbir hal sona erse bile depremden etkilendiklerini kanıtlayanların bu halden yararlanmaya devam edeceğini belirtti. Ayrıca, "Teminat konusunda bir kolaylığa gittik, 250 bin liraya kadar teminat şartını kaldırdık" bilgisini paylaştı.

"VERGİSİNİ ZAMANINDA ÖDEMEYENİ ÖDÜLLENDİRECEK DÜZENLEMEYİ DOĞRU BULMUYORUZ"

Yeni bir vergi yapılandırmasının gündemlerinde olmadığını belirten Şimşek, "Geçtiğimiz dönemlerde düzenlemeler yapıldı. Düzenlemelerde genelde vergi asıllarında herhangi bir indirim veya silinme olmadı. Sadece gecikme faiz ve zamları enflasyon oranında güncellendi. Yapılandırmanın vergi uyumunu bozduğu çok net" dedi. Şimşek, zorda olduğunu bilanço ve gelir tablosuyla sunan mükelleflere memnuniyetle taksitlendirme yaptıklarını, bunun için yasal düzenlemeye gerek olmadığını belirterek, "Vergisini zamanında ödemeyeni ödüllendirecek düzenlemeyi doğru bulmuyoruz" diye konuştu.

"PROGRAMI UYGULAMASAYDIK, ENFLASYON NE OLURDU SORUSUNU SORMAK BİLE İSTEMİYORUM"

Şimşek, uygulanan ekonomi programını da savundu. "Program çalışmasa, sonuç almasak kredi derecelendirme kuruluşları niye notumuzu artırsın?" diyen Şimşek, "Bu sene birçok şokla karşı karşıya kaldık. Ona rağmen program rüştünü ispat etti ve dayanıklı olduğumuz ortaya çıktı. Eğer bu programı uygulamasaydık, enflasyon ne olurdu sorusunu sormak bile istemiyorum" ifadelerini kullandı.

"2,5 YILDA 4 BİN 567 FİRMA KONKORDATO BAŞVURUSUNDA BULUNDU"

Konkordato başvurularına ilişkin verileri de paylaşan Şimşek, "Yaklaşık 2,5 yıllık dönemde 4 bin 567 firma konkordato başvurusunda bulundu. Bu firmaların cirodaki payı yüzde 0,89, ihracattaki payı yüzde 0,85, istihdamdaki payı yüzde 0,73" dedi. Şimşek, "Konkordato ilanı iflas etmek anlamına gelmiyor. Zaten mahkemelerin normalde yaşama şansı olan firmalara bu imkanı sunması lazım" şeklinde konuştu. Bakan Şimşek ayrıca, "Şu anda ticari kredilerin takip oranı yüzde 1,8. 10 yıllık ortalama yüzde 3 civarı. Şu anda bunun çok altındayız" bilgisini verdi.

Kaynak: HABER MERKEZİ