Sultan olmadan önceki haliyle sosyal medyayı salladı
“Al Yazmalım”, “Selvi Boylum Al Yazmalım”, “Dila Hanım” gibi unutulmaz yapımlarla hafızalara kazınan Türkan Şoray’ın geçmişteki fotoğrafları, Instagram’daki bir nostalji hesabı tarafından paylaşıldı. "Sultan olmadan önce böyleydi" notuyla yayımlanan karelerde, Şoray’ın estetik müdahale öncesi hali dikkat çekti. Özellikle burun ve dudak bölgesindeki farklılıklar takipçilerin gözünden kaçmadı.
Estetik iddiaları yeniden gündemde
Türkan Şoray’ın güzelliği yıllarca “doğal” olarak anıldı. Ancak son dönemde gündeme gelen eski fotoğraflar, genç yaşta burun estetiği ve dudak şekillendirmesi geçirdiği iddialarını yeniden su yüzüne çıkardı. Estetik operasyonlar konusunda bugüne dek herhangi bir resmi açıklama yapmayan sanatçının, geçmişte iki kez burun estetiği geçirdiği ve son yıllarda da Fransız askısı gibi modern gençleştirme yöntemlerine başvurduğu öne sürüldü.
Estetik mi zarafet mi?
Şoray’ın yıllar içerisindeki değişimi yalnızca estetikle değil, aynı zamanda sağlıklı yaşam tarzı, beslenme düzeni ve kendine özen göstermesiyle de ilişkilendiriliyor. Hayranları, onun hâlâ zarif ve duru güzelliğini koruduğunu savunurken, bazı kullanıcılar ise "gerçek bir estetik mucizesi" yorumunda bulundu. Özellikle kilo verdikten sonra yeniden gündeme gelen gençlik ışıltısı, hayranlarını mest etti.
Hayranlarından ikiye bölünen yorumlar
Paylaşılan fotoğraflar altında yapılan yorumlarda takipçiler adeta ikiye bölündü. Bir kesim, “Bu haliyle bile çok güzelmiş” yorumunda bulunurken, diğer kesim “Estetikle bambaşka biri olmuş” görüşünü dile getirdi. Ancak her iki görüşte de ortak nokta, Türkan Şoray’ın sinema tarihine kazınan ikon bir figür olduğu yönündeydi.
Estetik dünyasında bir ikon: Doğal güzelliğin sınırında bir dönüşüm
Her dönemin güzellik algısı farklılık gösterebilir. Türkan Şoray da 60’lı yılların sinema anlayışında kendi çizgisini oluşturmuş, zamanın koşullarına ve estetik anlayışına ayak uydurarak yıllara meydan okuyan bir dönüşüm geçirmiştir. Onun estetik serüveni, sadece bir fiziksel değişim değil, aynı zamanda bir kariyer yolculuğunun da parçası olarak yorumlanıyor.





