Şırnak'ta arkeolojik kazı çalışmaları için önemli bir adım atılarak kapsamlı bir yüzey araştırması gerçekleştirildi. Şırnak Valiliği’nin onayıyla yapılan bu araştırmalarda 10’u arkeolog, 2’si ilahiyatçı olmak üzere toplam 12 kişilik uzman bir heyet yer aldı. Heyet, Nuh Tufanı sonrası ilk yerleşim yerlerinden biri olduğuna inanılan Yoğurtçular (Heştan) Köyü, Hz. Nuh'un gemisinin bulunduğu değerlendirilen Cudi Sefine Bölgesi ve Gabar Dağı'ndaki Finik Kalesi çevresinde çalışmalar yaptı.
Yüzey araştırmalarında yer alan Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri Tasavvuf Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Baz, ekibin uzun süredir Hz. Nuh’un gemisinin konumu ile ilgili çalışmalar yürüttüğünü, bu kapsamda öncelikle Ağrı Dağı'nın değerlendirildiğini, ancak son yıllarda araştırmaların odağının Cudi Dağı'na kaydığını ifade etti. Prof. Dr. Baz, dünya genelinde bu konu üzerine yoğunlaşmış beş büyük ekip olduğunu ve kendisinin de bu ekiplerden birinde yer aldığını belirtti.
Prof. Dr. Baz, Şırnak ve çevresinde yürütülen yüzey çalışmalarının bu yılki ayağının tamamlandığını bildirerek, çalışmalarda üç ana konuya odaklandıklarını söyledi. Bunlardan ilkinin, Hz. Nuh’un tufan sonrası yerleştiği ve semavi kaynaklarda geçen “semanin” adlı yerleşim yeri olduğunu ifade etti. Bu yerin günümüzde Yoğurtçular Köyü olarak bilindiğini, bu köyde İslam tarihi kaynaklarında “suk-u semanin” adıyla anılan bir çarşıdan bahsedildiğini aktardı. Yerel halkın da katkılarıyla kaynaklarda yer alan yedi kiliseden üçünün konumlarının tespit edildiğini açıkladı.
Cudi Dağı’nda gerçekleştirilen gözlem çalışmalarının ardından, arkeolojik kazıların yapılması için hazırlıklara başlanması planlanıyor. Prof. Dr. Baz, bu çalışmaların Nuh Tufanı sonrası kurulan ilk yerleşim yeri olduğuna inanılan bir bölgenin gün yüzüne çıkarılmasına olanak sağlayabileceğini belirterek, bu durumun Şırnak’ın sadece doğal kaynaklarıyla değil, tarihi ve dini mirasıyla da ön plana çıkmasına katkı sunacağını söyledi. Cudi Dağı’nın bu yönüyle Hristiyanlık, Yahudilik ve İslam gibi semavi dinlerin ortak değerlerinden biri olan Hz. Nuh ile anılmasının önemine dikkat çekti.
Araştırmalara destek veren Şırnak Valisi Birol Ekici’nin katkılarına da değinen Prof. Dr. Baz, Gabar Dağı’nda da çeşitli yüzey araştırmaları yaptıklarını ifade etti. Gabar Dağı’ndaki Finik Kalesi çevresinde yürütülen çalışmalardan da önemli veriler elde edilebileceğini kaydeden Baz, bu alanın yalnızca petrol kaynaklarıyla değil, aynı zamanda tarihi, kültürel ve arkeolojik potansiyeliyle de Türkiye gündeminde hak ettiği yeri alacağını söyledi.
Yapılan yüzey araştırmalarının ardından bir rapor hazırlanacağı ve bu raporun Kültür ve Turizm Bakanlığı’na sunulacağı belirtildi. Bakanlık tarafından onay verilmesinin ardından bölgede arkeolojik kazı çalışmalarına başlanabilecek. Böylece Şırnak’ın tarihi mirası daha yakından gün yüzüne çıkarılarak, bilimsel ve turistik açıdan önemli kazanımlar elde edilmesi hedefleniyor.
