Haziran ayında İzmir Yeşildere Caddesi’nde meydana gelen olayda, otomotiv ve eğlence sektöründe faaliyet gösteren iş insanı T.G., Porsche Taycan marka elektrikli otomobiliyle oğlunun doğum günü kutlamasına gitmek üzere Çeşme’ye hareket etti. Seyir halindeyken aracın ön kısmından duman çıktığını fark eden T.G., otomobili yolun kenarına çekti. Ancak araç bir anda kilitlendi ve sürücü içeride mahsur kaldı.
KAPILAR KİLİTLENDİ, ŞANS ESERİ KURTULDU
Alevlerin kısa sürede yayılması üzerine büyük panik yaşayan T.G., dijital sistemdeki acil kilit açma tuşunu tesadüfen bularak kapıları açmayı başardı. Yoğun duman ve alevler nedeniyle hafif yaralanan iş insanı, son anda kendisini dışarı atarak kurtuldu. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangını söndürdü ancak otomobil tamamen kullanılamaz hale geldi.

NAKİT PARALAR DA KÜL OLDU
T.G.’nin yanında, kısa süre önce yaptığı bir araç satışından elde ettiği yüksek miktarda nakit para da bulunuyordu. Paraların bir kısmını kurtarmaya çalışsa da büyük bölümü yandı. Aracın çekildiği serviste yapılan incelemede, itfaiye raporu yangının “üretim hatasından kaynaklandığını” belirtti.
RAPORLAR ÜRETİM HATASINA İŞARET ETTİ
Adli bilirkişi raporlarında yangının aracın elektrik sistemindeki “High Voltage Distribution (HVD)” bileşeninden çıktığı tespit edildi. Ancak üç ay sonra Almanya’dan gelen Porsche mühendisleri, yangının üretim hatasından kaynaklanmadığını iddia etti. T.G. bu yanıt sonrası avukatı Harun Ümit Eren aracılığıyla markaya karşı suç duyurusunda bulundu.
“MÜVEKKİLİM ÖLÜMLE BURUN BURUNA GELDİ”
Avukat Harun Ümit Eren, müvekkilinin büyük bir travma yaşadığını belirterek, “Müvekkilim o anda eşi ve çocuklarıyla olsaydı sonuç çok daha vahim olabilirdi. Araç kilitlenmiş, mekanik kollar çalışmamış, sadece dijital ekrandaki acil tuşla dışarı çıkabilmiştir” dedi.

Eren, teknik raporların yangının elektrik sistemindeki bir parçadan kaynaklandığını açıkça ortaya koyduğunu ifade ederek, “Porsche Almanya mühendislerinin hazırladığı rapor teknik açıdan yetersizdir. Müvekkilim hem maddi hem manevi olarak ciddi zarar görmüştür” diye konuştu.
“TÜRK YARGISINA GÜVENİYORUZ”
Marka yetkililerinin sorumluluk üstlenmediğini vurgulayan Eren, “Dünyanın önde gelen bir markasından adil bir çözüm bekliyorduk ancak süreç boyunca yalnız bırakıldık. Türk yargısına güveniyoruz. Bu olayın hem Türkiye’de hem uluslararası alanda takipçisi olacağız” ifadelerini kullandı.