BAE Systems tarafından yapılan açıklamaya göre, tüm opsiyonların kullanılması durumunda sözleşme bedeli 317 milyon dolara kadar çıkabilecek. Modern savaş gemilerinde kullanılan ve en yaygın fırlatma sistemi olarak kabul gören Mk-41 VLS, balistik füze savunma sistemlerinden, seyir füzelerine ve hava savunma füzelerine kadar birden fazla mühimmatı hızla ateşleyebilme kabiliyetine sahiptir.
Modern savaş gemilerinde kullanılan ve en yaygın fırlatma sistemi olarak kabul gören Mk-41 VLS, balistik füze savunma sistemlerinden, seyir füzelerine ve hava savunma füzelerine kadar birden fazla mühimmatı hızla ateşleyebilme kabiliyetine sahiptir.
BAE Systems’in üreteceği bu füze konteynerler, VLS’nin lojistik ve operasyonel açıdan en kritik bileşenlerini oluşturmaktadır. Bu konteynerler, füzelerin gemide güvenli bir şekilde saklanması, nakledilmesi ve fırlatılması işlevini üstlenir. Şirket yetkilileri, bu konteynerlerin "VLS ile çeşitli füzelerin bağlantısını sağlayan hayati bir parça" olduğunu belirtiyor. Sözleşme kapsamında BAE Systems, Mk-41’in yanı sıra Mk-29 tipi füze konteyneri üretimini de sürdürecek.
TÜRKİYE AÇISINDAN STRATEJİK BAĞLAM
Türkiye’nin deniz kuvvetleri ve roket sistemleri alanındaki yerli üretim projeleri hızla gelişirken, küresel tedarik zincirindeki bu tür gelişmeler yakından takip ediliyor. BAE Systems ile ABD Donanması arasındaki bu dev iş birliği, VLS füze konteyneri üretimindeki teknolojinin, kalite kontrol ve seri üretim tecrübelerinin nasıl şekillendiğine dair önemli bir gösterge sunmaktadır.
