MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkgün gazetesine verdiği röportajda CHP’de yaşanan kurultay süreçleri, parti içi tartışmalar ve yolsuzluk iddiaları hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Bahçeli, CHP yönetimine yönelik eleştirilerinde “Yüzyılın en vahim yolsuzluğunun mutlaka aydınlanması ve adaletin tecellisi şarttır” ifadelerini kullanarak iddiaların ciddiyetine dikkat çekti.

"YÖNETİME KARŞI YAPILAN ARINMA ÇAĞRISI DOĞRUDUR"

MHP lideri açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“CHP’nin, tarihin yanlış yerinde durduğunu vurgulayan Bahçeli, ‘Yönetime karşı yapılan yolsuzluklardan arınma çağrısı doğrudur. Aziz Atatürk’ün partisini mahvı perişan ettiler. CHP yönetiminin her önüne geleni suçlaması doğru ve omurgalı bir tavır değil. Yüzyılın en vahim yolsuzluğunun aydınlanması ve adaletin tecellisi şarttır’ diye konuştu.”

Türkgün’ün “CHP’de sular durulmuyor. Kulisler susmuyor, hizipler dinmiyor. Bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Bahçeli’nin cevabı şu şekilde oldu:

Özel'den kritik teklif: 'Cumhur İttifakı önerge verirse destekleyeceğiz!'
Özel'den kritik teklif: 'Cumhur İttifakı önerge verirse destekleyeceğiz!'
İçeriği Görüntüle

“CHP, maalesef tarihin yanlış yerinde duruyor.

CHP’nin mahkeme kapılarına düşmesi öncelikle bir hukuk konusudur. Buna rağmen bu partinin iç denge ve düzene kavuşması temennimdir. Ne var ki CHP’de işler sarpa sarmıştır.

CHP yönetimine karşı yapılan yolsuzluklardan arınma çağrısı doğru bir çağrıdır.

Dün Sayın Kılılçdaroğlu’nu ağlayarak ve tezahüratlar eşliğinde uğurlayanlar, şimdi kapıyı göstermektedir.

Görülen odur ki, CHP üç S’li bir alanda bocalamaktadır: Söğütözü, Saraçhane ve Silivri.”

"RÜŞVET, YOLSUZLUK VE İRTİKAP DAVALARI CHP’Yİ SARSMIŞTIR"

Bahçeli sözlerini şöyle sürdürdü:

“Rüşvet, yolsuzluk ve irtikap davaları Aziz Atatürk’ün partisini mahvı perişan etmiştir.

CHP yönetiminin her önüne geleni suçlaması doğru ve omurgalı bir tavır değildir.

Aynada başka bir şey görmek istiyorlarsa aynayı değil aynanın karşısındaki görüntüyü değiştirmeleri akla yatkın en makul tercihtir.

CHP’nin istikrarsızlığı, tarihsel çizgisinden derin kopuşu Türk siyaset ve demokrasi hayatını olumsuz etkileyecektir.”

"BU İÇ ÇALKANTI KENDİ MESELELERİDİR"

Bahçeli, sürecin parti içi bir mesele olduğunu belirtirken şu sözleri aktardı:

“Bu partideki iç çalkantı kendi meseleleridir. Buna dair yorum yapmak bize düşmez ve bizim işimiz değildir. Ancak CHP’nin hesabını vermesi gereken, hatta yüzleşmesi kaçınılması olan korkunç bir rüşvet ve yolsuzluk suçlaması vardır.

Hazırlanan iddianamenin içeriği gerçekten de çok ciddidir.

Yüzleşmek için özgüven, gerçekleri kabullenmek için de siyasi ahlak ve dirayet gerekmektedir.”

"YÜZYILIN EN VAHİM YOLSUZLUĞU AYDINLANMALIDIR"

Bahçeli açıklamalarını şu sözlerle netleştirdi:

“Yüzyılın en vahim yolsuzluğunun aydınlanması ve adaletin tecellisi şarttır.

Bizim de Türk yargısına güvenimiz tamdır.

Sayın Özgür Özel’in savcı ve hâkimlerimizle uğraşması, her vahim iddiayı siyasileştirerek karalaması doğru değildir.

CHP’nin içinde bulunduğu durum Türk siyaseti, bu partinin geleneği ve geleceği açısından ise esef vericidir, yürek yaralayıcıdır.”

BAHÇELİ’YE GÖRE CHP NEREDE HATA YAPTI?

Röportajın devamında Türkgün’ün “CHP size göre nerede hata yaptı?” sorusuna Bahçeli şu şekilde cevap verdi:

“Bu sorunun öncelikle muhatabı ve cevap vermesi gereken CHP’nin bugünkü yönetim kadrosudur.

Son iki yıl içinde gerçekleşen 4. Kurultay’da da Genel Başkanlığa seçilen Sayın Özgür Özel’i kutluyor, bundan sonraki siyasi mücadelesinde aklıselim ve teenniyle hareket etmesi temennisiyle başarılar diliyorum. Bu temennimi kendisini arayarak bizzat ilettim.

Hukukun bağlayıcılığına ve kararına saygı duymalıdır.

“İMRALI’YA BİLE GİTMEKTEN KORKTULAR, KAÇTILAR”

39’uncu Kurultaylarında diyor ki, Cumhuriyet’in muhafızı, Atatürk’ün askeriyiz. Sormak lazımdır ki, Atatürk’ten geriye ne bıraktılar? Cumhuriyet’in yegane gücü olan cumhura ne zaman saygı duydular?

İmralı’ya bile gitmekten korktular, kaçtılar; esasa değil de usule itirazlarını da ürkek ve yavan sözlerle açıkladılar.

Türkiye’nin en önemli sorunun çözümünde kaçak güreştiler. Ümit ederim ki gerçeği görecek basirete kavuşurlar ve minder dışına çıkmazlar.”

Kaynak: Haber Merkezi