Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen hiperhidroz, genellikle zararsız kabul edilse de, altta yatan ciddi bir sağlık sorununun belirtisi de olabilir. Peki, aşırı terleme neden olur, hangi durumlarda bir doktora başvurmak gerekir ve hangi testler yapılır? Gelin, bu soruların cevaplarını detaylı bir şekilde inceleyelim.

Hiperhidroz temelde iki ana kategoriye ayrılır:

1. Primer (Esansiyel) Hiperhidroz: Genellikle belirli bir neden olmaksızın ortaya çıkan ve vücudun belirli bölgelerini (avuç içi, ayak tabanı, koltuk altı, yüz) etkileyen lokalize aşırı terlemedir. Genellikle genç yaşlarda başlar ve genetik yatkınlık gösterebilir.
2. Sekonder Hiperhidroz: Altta yatan bir tıbbi durum, ilaç kullanımı veya bir hastalık nedeniyle ortaya çıkan aşırı terlemedir. Genellikle vücudun genelinde görülür ve aniden başlayabilir.

Şimdi alt başlıklarımızla hiperhidrozun farklı yönlerini ele alalım.

Yüz, Kafa ve Boyunda Aşırı Terlemenin Nedenleri ve Tedavisi

Yüz, kafa ve boyun bölgesindeki aşırı terleme, özellikle sosyal etkileşimler sırasında birey için oldukça rahatsız edici olabilir. Yemek yerken, hafif bir stres durumunda veya ortam sıcaklığı normal olsa bile bu bölgelerde terleme yaşanabilir.

Yemek Borusu (Özofagus) Kanseri nedir? Belirtileri ve tedavisi
Yemek Borusu (Özofagus) Kanseri nedir? Belirtileri ve tedavisi
İçeriği Görüntüle

Nedenleri:

Primer Kraniyal Hiperhidroz: Genellikle genetik yatkınlıkla ilişkili, belirli bir neden olmaksızın ortaya çıkan lokalize terlemedir.
Stres ve Anksiyete: Duygusal durumlar, özellikle yüz ve saç derisi bölgesindeki ter bezlerinin aktivitesini artırabilir.
Gustatuar Terleme: Baharatlı yiyecekler, sıcak içecekler veya bazı tatlı yiyeceklerin tüketimiyle tetiklenen, özellikle burun, dudak üstü ve alın bölgesinde görülen terlemedir. Bu, genellikle sinir hasarına bağlı bir durum da olabilir (örneğin diyabet veya parotis bezi ameliyatı sonrası).
Hormonal Değişiklikler: Menopoz dönemindeki sıcak basmaları, tiroid bezi sorunları gibi hormonal dengesizlikler yüz ve boyun terlemesini artırabilir.
Feokromositoma: Nadir görülen böbrek üstü bezi tümörü, özellikle yüz ve boyun bölgesinde ani, aşırı terlemeye neden olabilir.
İlaçlar: Bazı antidepresanlar, tansiyon ilaçları veya ağrı kesiciler yan etki olarak aşırı terlemeye yol açabilir.

Tedavisi:

Topikal Antiperspirantlar: Alüminyum klorür içeren kremler veya losyonlar ilk basamak tedavidir.
Botoks Enjeksiyonları: Yüz ve kafa derisine yapılan botoks enjeksiyonları, ter bezlerinin aktivitesini geçici olarak bloke ederek etkili bir çözüm sunabilir.
Oral İlaçlar: Antikolinerjik ilaçlar, sistemik olarak terlemeyi azaltabilir ancak ağız kuruluğu, bulanık görme gibi yan etkileri olabilir.
İyontoforez: Elektrik akımıyla ter bezlerinin aktivitesini azaltan bir yöntemdir, ancak yüz bölgesi için uygulaması daha zordur.
Cerrahi Müdahale (Sempatoktomi): Çok nadir durumlarda ve diğer tedavilere yanıt vermeyen vakalarda düşünebilir. Ancak yüzde yan etki riski (Horner Sendromu gibi) nedeniyle dikkatli değerlendirilmelidir.

Aşırı Terleme İçin Hangi Doktora Gidilir?

Aşırı terleme sorunu yaşıyorsanız, başlangıçta başvurmanız gereken doktor genellikle Dermatologdur. Cilt ve deri hastalıkları uzmanları, terleme bozukluklarının tanı ve tedavisinde ilk yetkili kişilerdir.

Ancak durumun altta yatan bir sağlık sorununa işaret ettiğinden şüpheleniliyorsa veya dermatolog gerekli görürse, sizi farklı uzmanlıklara yönlendirebilir:

Dahiliye (İç Hastalıkları) Uzmanı: Sekonder hiperhidroz şüphesi varsa, sistemik hastalıkların (tiroid, diyabet, enfeksiyonlar) araştırılması için başvurulabilir.
Endokrinolog: Hormonal dengesizliklerin (tiroid bezi hastalıkları, diyabet, menopoz) neden olduğu aşırı terlemeler için uzmandır.
Nörolog: Asimetrik terleme, başın belirli bölgelerinde terleme veya nörolojik bir hasardan şüpheleniliyorsa başvurulur.
Göğüs Cerrahı: Cerrahi tedavi (sempatektomi) seçeneklerini değerlendirmek için danışılabilir.
Psikiyatrist/Psikolog: Anksiyete, panik atak gibi psikolojik durumların terlemeyi tetiklediği durumlarda destek sağlayabilir.

Önemli olan, sorunu ciddiye almak ve bir uzman hekime danışmaktır. Kendi kendine teşhis veya tedavi yöntemlerinden kaçınmak, doğru tanı ve etkin tedavi için hayati öneme sahiptir.

Aşırı Terleme Hangi Hastalığın Belirtisidir?

Aşırı terleme, tek başına bir hastalık olabileceği gibi (primer hiperhidroz), bazen altta yatan başka bir tıbbi durumun da önemli bir belirtisi olabilir. İşte aşırı terlemeye yol açabilen hastalıklar ve durumlar:

Primer (İdiyopatik) Hiperhidroz

En sık görülen aşırı terleme tipidir. Belirgin bir sağlık sorunu veya hastalığa bağlı değildir.
Genellikle avuç içleri, ayak tabanları, koltuk altları ve yüzde lokalize olarak ortaya çıkar.
Çocukluk veya ergenlik döneminde başlar ve genellikle aile öyküsünde benzer durumlar bulunur.

Sekonder Hiperhidroz

Bu tip hiperhidroz, altta yatan bir nedene bağlıdır ve genellikle vücudun genelinde (jeneralize) görülür.

Endokrin Hastalıklar:
* Hipertiroidi (Tiroid Bezinin Aşırı Çalışması): Tiroid hormonlarının yüksek olması metabolizmayı hızlandırır ve ısı üretimi artar, bu da aşırı terlemeye yol açar.
* Diyabet (Şeker Hastalığı): Özellikle kan şekerinin aniden düşmesi (hipoglisemi), soğuk terleme ve titremeye neden olabilir. Diyabetik nöropati (sinir hasarı) de terleme bozukluklarına yol açabilir.
* Menopoz: Hormonal dalgalanmalar, özellikle östrojen seviyelerindeki düşüş, sıcak basmaları ve gece terlemelerine neden olur.
* Feokromositoma: Nadir görülen bir böbrek üstü bezi tümörü, aşırı adrenalin salgılayarak ani, şiddetli terleme krizlerine yol açabilir.
* Akromegali: Büyüme hormonu fazlalığına bağlı nadir bir durum.

Nörolojik Hastalıklar:
* Parkinson Hastalığı: Otonom sinir sistemi üzerindeki etkileri nedeniyle terleme bozuklukları görülebilir.
* Felç (İnme): Beynin terlemeyi kontrol eden bölgelerinde hasar, vücudun bir tarafında veya belirli bölgelerde terleme bozukluklarına neden olabilir.
* Omurilik Yaralanmaları: Yaralanma seviyesine bağlı olarak terleme düzeni bozulabilir.
* Otonomik Nöropati: Diyabet gibi hastalıkların neden olduğu sinir hasarı, terleme bezlerinin kontrolünü etkileyebilir.

Enfeksiyonlar:
* Tüberküloz (Verem): Gece terlemeleriyle karakterizedir.
* Endokardit: Kalp zarının iltihabı.
* HIV/AIDS: Bağışıklık sistemi zayıflığına bağlı terlemeler.
* Malarya (Sıtma) ve Diğer Ateşli Hastalıklar: Vücudun ateşi düşürme çabası olarak aşırı terleme görülür.

Kanserler:
* Lenfoma: Özellikle Hodgkin lenfoma, gece terlemeleri, ateş ve kilo kaybı (B semptomları) ile bilinir.
* Lösemi: Kan kanseri türleri.

İlaçlar:
* Bazı antidepresanlar (özellikle SSRI'lar), beta blokerler, nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAID'ler), kolinerjikler ve bazı diyabet ilaçları aşırı terlemeye neden olabilir.

Diğer Durumlar:
* Anksiyete Bozuklukları ve Panik Ataklar: Yoğun stres ve korku durumlarında aşırı terleme yaşanabilir.
* Obezite: Aşırı kilo, vücut ısısını artırarak terlemeyi tetikleyebilir.
* Alkol Yoksunluğu: Alkol bağımlılarında görülen çekilme belirtilerinden biridir.
* Konjestif Kalp Yetmezliği: Kalbin pompalama kapasitesindeki düşüş, vücudun daha fazla efor sarf etmesine neden olarak terlemeyi artırabilir.

Ani başlayan, vücudun genelini etkileyen veya gece terlemeleriyle birlikte kilo kaybı, ateş gibi semptomların eşlik ettiği aşırı terleme durumlarında mutlaka bir hekime başvurulmalıdır.

Başın Aşırı Terleme Nedenleri

Başın aşırı terlemesi, yüz, saç derisi ve alın bölgesini kapsayan bir sorundur ve estetik kaygıların yanı sıra kişiyi sosyal olarak da zorlayabilir. Bu durumun nedenleri, genel hiperhidroz nedenleriyle benzerlik gösterse de bazı özel tetikleyicileri ve durumları da içerir:

Primer Kraniyal Hiperhidroz: Genetik yatkınlık veya bilinmeyen nedenlerle baş ve yüz bölgesindeki ter bezlerinin aşırı aktif olması.
Stres, Anksiyete ve Duygusal Durumlar: Yoğun duygusal tepkiler, beynin terleme merkezini uyararak bu bölgede terlemeyi artırabilir.
Sıcak Basmaları: Menopoz dönemindeki kadınlarda veya hormonal dengesizlik yaşayan bireylerde ani sıcak basmaları baş ve yüz terlemesine neden olabilir.
Yüksek Ortam Sıcaklığı veya Efor: Vücudun ısıyı düzenleme mekanizması doğrultusunda, sıcak havada veya fiziksel aktivite sırasında başın terlemesi normaldir, ancak aşırıya kaçması hiperhidroz göstergesidir.
Gustatuar Terleme: Daha önce de belirtildiği gibi, bazı yiyeceklerin (özellikle baharatlı, acı veya sıcak gıdalar) tüketimiyle ortaya çıkan terlemedir. Genellikle alın, burun ve dudak üstünde yoğunlaşır.
Feokromositoma: Bu nadir tümör, katekolamin adı verilen hormonları aşırı salgılayarak ani kan basıncı yükselmesi, çarpıntı ve baş bölgesinde yoğun terleme krizlerine yol açabilir.
İlaç Yan Etkileri: Bazı ilaçlar, özellikle tansiyon ilaçları ve antidepresanlar, baş bölgesinde terlemeyi artırabilir.
Uyku Apnesi: Uyku sırasında nefes duraklamaları yaşayan kişilerde, vücudun oksijen eksikliğine verdiği tepki olarak gece baş ve boyun terlemesi görülebilir.
Nörolojik Hasarlar: Geçirilmiş felç veya sinir hasarları, terleme düzenini bozarak başın belirli bölgelerinde aşırı terlemeye neden olabilir.

Baş bölgesindeki aşırı terleme genellikle estetik bir sorun olarak görülse de, altta yatan bir tıbbi durumun işareti olabileceği için bir uzman tarafından değerlendirilmesi önemlidir.

Sırtta Terleme Nedenleri

Sırtta terleme, özellikle yaz aylarında veya fiziksel efor sırasında oldukça yaygın bir durumdur. Ancak normalin üzerinde, rahatsız edici boyutlarda yaşanıyorsa, bu da hiperhidrozun bir belirtisi olabilir.

Sırtta Aşırı Terlemenin Nedenleri:

Jeneralize Hiperhidroz: Primer hiperhidrozun avuç içi veya koltuk altı gibi belirli bir bölgede değil, vücudun genelinde görülen tipidir. Sırt da bu durumdan etkilenen bölgelerden biridir.
Obezite ve Aşırı Kilo: Vücut kitle indeksinin yüksek olması, vücut ısısının artmasına ve dolayısıyla daha fazla terlemeye yol açar. Özellikle sırt gibi kapalı ve hava almayan bölgelerde terleme daha belirgin olabilir.
Dar ve Sentetik Giysiler: Hava almayan, sıkı ve sentetik kumaşlardan yapılmış giysiler, terin buharlaşmasını engelleyerek sırt bölgesinde aşırı terlemeye ve nemli kalmaya neden olabilir.
Yüksek Ortam Sıcaklığı ve Nem: Sıcak ve nemli hava, vücudun soğuma mekanizmasını zorlar ve sırt da dahil olmak üzere vücudun geniş yüzeylerinde terlemeyi artırır.
Egzersiz ve Fiziksel Aktivite: Kas aktivitesi ısı üretir ve vücut bu ısıyı terleme yoluyla atmaya çalışır. Aşırı efor, sırtta yoğun terlemeye neden olabilir.
Sekonder Hiperhidroz Nedenleri: Daha önce bahsedilen tüm sekonder hiperhidroz nedenleri (tiroid hastalıkları, diyabet, enfeksiyonlar, kanserler, hormonal değişiklikler, ilaçlar vb.) sırt bölgesinde de aşırı terlemeye yol açabilir. Özellikle gece terlemeleriyle karakterize olan enfeksiyonlar (tüberküloz) ve lenfoma gibi kanserler, sırt bölgesinde yoğun terlemeye neden olabilir.
Anksiyete ve Stres: Duygusal stres, sırt dahil vücudun farklı bölgelerinde terlemeyi tetikleyebilir.
Reflü Hastalığı: Bazı kişilerde yemek borusuna mide asidinin geri kaçması (reflü), göğüs veya sırt bölgesinde terlemeyi tetikleyebilir.

Sırtta oluşan terlemenin günlük yaşam kalitesini düşürdüğü durumlarda, altında yatan nedeni belirlemek ve uygun tedaviye başlamak için bir hekime başvurmak önemlidir.

Ani Terleme ve Halsizlik Nedenleri

Ani terleme ve beraberindeki halsizlik, genellikle vücudun bir stres faktörüne, enerji dengesizliğine veya başka bir sağlık sorununa verdiği tepkidir. Bu belirti kombinasyonu bazen ciddi durumların habercisi olabilir.

Ani Terleme ve Halsizliğe Neden Olabilecek Durumlar:

Hipoglisemi (Düşük Kan Şekeri): Özellikle diyabet hastalarında veya uzun süre aç kalmış kişilerde kan şekerinin aniden düşmesi, vücudun adrenalin salgılamasına neden olur. Bu durum titreme, ani soğuk terleme, çarpıntı, açlık hissi, baş dönmesi ve halsizliğe yol açar.
Panik Atak ve Anksiyete Bozuklukları: Yoğun korku, endişe ve panik hissi, sempatik sinir sistemini aktive ederek ani terleme, çarpıntı, nefes darlığı, göğüs ağrısı, titreme ve halsizliğe neden olabilir.
Sıcak Çarpması veya Sıcak Bitkinliği: Aşırı sıcak ortamlarda uzun süre kalmak, vücudun ısı dengesini bozar. Sıcak bitkinliği durumunda aşırı terleme, yorgunluk, halsizlik, baş dönmesi ve kas krampları görülebilir. Sıcak çarpması ise daha ciddi olup, terlemenin durması ve bilinç kaybına yol açabilir.
Menopoz (Sıcak Basmaları): Kadınlarda menopoz döneminde hormonal değişiklikler, aniden gelen yoğun ısı hissi (sıcak basması), terleme ve bunu takip eden halsizliğe neden olabilir.
Vazovagal Senkop (Bayılma): Tansiyonun ve kalp atış hızının aniden düşmesiyle ortaya çıkan, genellikle uzun süre ayakta kalma, kan görme veya aşırı ağrı gibi tetikleyicilerle gelişen bir durumdur. Bayılma öncesinde ani terleme, solukluk, mide bulantısı ve halsizlik görülebilir.
Kalp Sorunları: Nadiren de olsa, kalp krizi veya diğer ciddi kalp rahatsızlıkları, göğüs ağrısı, nefes darlığı ile birlikte ani soğuk terleme ve halsizliğe neden olabilir. Bu durumda acil tıbbi yardım almak hayati öneme sahiptir.
Enfeksiyonlar ve Ateş: Vücudun enfeksiyonla mücadele ettiği durumlarda ateş yükselir ve ardından ateşin düşmesiyle birlikte yoğun terleme (özellikle gece) ve genel halsizlik yaşanabilir.
İlaç Yan Etkileri: Bazı ilaçlar, özellikle kan basıncını düşürenler veya kan şekerini etkileyenler, ani terleme ve halsizliğe neden olabilir.
Dehidrasyon (Sıvı Kaybı): Yeterince sıvı alınmadığında, vücut ısısını düzenlemekte zorlanır, bu da aşırı terleme ve yorgunluğa yol açabilir.

Ani terleme ve halsizlik eşliğinde göğüs ağrısı, nefes darlığı, bilinç bulanıklığı gibi ciddi semptomlar varsa derhal tıbbi yardım alınmalıdır. Diğer durumlarda ise altta yatan nedeni belirlemek için bir doktor muayenesi gereklidir.

Vücudun Sağ Tarafında Terleme Neden Olur?

Vücudun sadece bir tarafında veya asimetrik olarak terleme, genellikle otonom sinir sistemini etkileyen nörolojik bir soruna işaret edebilir. Normalde terleme, vücudun her iki tarafında simetrik olarak gerçekleşir. Sağ veya sol tarafta belirgin terleme artışı, sinir yollarında bir kesintiye veya hasara bağlı olabilir.

Vücudun Sağ Tarafında (veya Tek Taraflı) Terlemenin Olası Nedenleri:

Nörolojik Hasar veya Lezyonlar:
* Felç (İnme): Beynin terlemeyi kontrol eden bölgelerindeki bir inme veya kanama, vücudun karşı tarafında terleme bozukluklarına neden olabilir. Örneğin, beynin sol tarafındaki hasar, vücudun sağ tarafında terleme sorunlarına yol açabilir.
* Omurilik Yaralanmaları: Omurilikteki bir yaralanma, yaralanma seviyesinin altındaki otonomik sinir yollarını etkileyerek tek taraflı terleme bozukluklarına neden olabilir.
* Tümörler: Beyin veya omurilikte, terlemeyi kontrol eden sinir yollarını etkileyen tümörler, asimetrik terlemeye yol açabilir.
Horner Sendromu: Göz kapağının düşmesi (pitozis), göz bebeğinin küçülmesi (miyozis) ve etkilenen tarafta terlemenin azalması ile karakterize, nadir görülen bir nörolojik sendromdur. Ancak bazen etkilenen tarafın karşısında* telafi edici bir artış görülebilir.
Harlequin Sendromu: Yüzün veya vücudun bir tarafında terleme ve kızarıklık olmaması ile karakterize, oldukça nadir görülen bir durumdur. Genellikle boyundaki sempatik sinir sistemindeki bir hasardan kaynaklanır. Nadiren, hasarlı bölgenin karşısında* telafi edici terleme artışı gözlenebilir.

Refleks Sempatik Distrofi (CRPS): Bir yaralanma veya cerrahi sonrası ortaya çıkabilen, kronik ağrı, şişlik, sıcaklık değişiklikleri ve terleme anormallikleri ile karakterize karmaşık bir bölgesel ağrı sendromudur. Etkilenen uzuvda aşırı terleme görülebilir.

Bazı Enfeksiyonlar: Çok nadiren, bazı enfeksiyonlar sinir sistemini etkileyerek asimetrik terlemeye neden olabilir.

Eğer vücudunuzun tek bir tarafında belirgin ve açıklanamayan bir aşırı terleme fark ederseniz, bu durumu ciddiye almalı ve bir nöroloji uzmanına başvurarak detaylı bir değerlendirme yaptırmalısınız. Erken teşhis, altta yatan ciddi durumların yönetimi için kritik öneme sahiptir.

Aşırı Terleme İçin Hangi Testler Yapılır?

Aşırı terleme şikayetiyle doktora başvurduğunuzda, doktorunuz öncelikle kapsamlı bir öykü alacak ve fizik muayene yapacaktır. Bu ilk değerlendirme, primer mi yoksa sekonder hiperhidroz mu olduğunu anlamak için çok önemlidir. Ardından, altta yatan nedeni teşhis etmek için çeşitli testler istenebilir.

1. Anamnez (Hasta Öyküsü) ve Fizik Muayene:

Terleme Paterninin Belirlenmesi: Ne zaman başladığı, hangi bölgeleri etkilediği, günün hangi saatlerinde (özellikle gece) terlemenin arttığı, stresle ilişkisi, aile öyküsü gibi detaylar sorgulanır.
Eşlik Eden Semptomlar: Kilo kaybı, ateş, çarpıntı, yorgunluk, halsizlik, ishal, kabızlık gibi belirtilerin varlığı araştırılır. Bu semptomlar sekonder hiperhidroza işaret edebilir.
İlaç Kullanımı: Terlemeye neden olabilecek ilaçların kullanılıp kullanılmadığı sorulur.
Fizik Muayene: Genel sağlık durumu değerlendirilir, tiroid bezi kontrol edilir, kalp ve akciğer dinlenir, cildin durumu incelenir.

2. Tanısal Testler (Gerekirse):

Minor Testi (Nişasta-İyot Testi): Terlemenin şiddetini ve alanını görselleştirmek için yapılan basit bir testtir. Terleyen bölgeye iyot çözeltisi sürülür, kuruyunca üzerine nişasta serpilir. Terleme olan bölgelerde renk siyaha veya koyu maviye döner. Bu test, özellikle botoks enjeksiyonu öncesi terleme alanlarını belirlemek için kullanılır.
Gravimetri Testi: Belirli bir süre (örneğin 5 dakika) boyunca terleyen bölgeye yerleştirilen filtre kağıtlarının ağırlığındaki artış ölçülerek terleme miktarının belirlenmesidir. Bu test, terlemenin niceliğini objektif olarak değerlendirir.
Termoregülatuar Ter Testi: Tüm vücut terleme desenini değerlendirmek için kontrollü sıcaklık ve nem koşullarında yapılan bir testtir. Özellikle nörolojik terleme bozukluklarının araştırılmasında faydalıdır.
Kan Testleri:
* Tiroid Fonksiyon Testleri (TSH, sT3, sT4): Hipertiroidi olup olmadığını anlamak için yapılır.
* Kan Şekeri (Glukoz) ve HbA1c: Diyabet ve hipoglisemi riskini değerlendirmek için.
* Tam Kan Sayımı (CBC): Enfeksiyon veya lenfoma gibi kan hastalıklarını işaret edebilecek anemi veya beyaz kan hücresi anormalliklerini tespit etmek için.
* Hormon Seviyeleri: Menopoz şüphesi varsa FSH, LH gibi hormonlar kontrol edilebilir. Feokromositoma şüphesi varsa idrar ve kan plazma metanefrin düzeylerine bakılır.
* Enfeksiyon Belirteçleri: CRP, ESR gibi iltihap belirteçleri ve spesifik enfeksiyon testleri (örneğin tüberküloz için) istenebilir.
İdrar Testleri: Feokromositoma gibi nadir endokrin tümörlerin tanısında 24 saatlik idrar metanefrin ve vanililmandelik asit (VMA) düzeyleri bakılabilir.
Görüntüleme Testleri (Gerekirse):
* MRI (Manyetik Rezonans Görüntüleme) veya CT (Bilgisayarlı Tomografi): Nörolojik bir hasardan, tümörden veya omurilik sorunundan şüpheleniliyorsa beyin, omurilik veya diğer ilgili bölgelerden görüntüleme istenebilir.
* Ultrasonografi: Tiroid bezi veya diğer organların durumunu değerlendirmek için kullanılabilir.
Psikolojik Değerlendirme: Anksiyete bozukluğu, panik atak gibi psikolojik durumların aşırı terlemeye katkıda bulunduğu düşünülüyorsa, bir psikolog veya psikiyatrist değerlendirmesi istenebilir.

Yapılacak testler, doktorun ön tanısına ve klinik bulgulara göre değişiklik gösterecektir. Önemli olan, aşırı terlemenin altında yatan nedeni doğru bir şekilde tespit etmek ve buna yönelik en uygun tedavi planını oluşturmaktır.

Kaynak: Haber Merkezi