Dünya

Büyüyen bir ülke, küçülen şehirler: Göç neden durdurulamıyor?

Kazakistan 2025 yılı itibarıyla 20 milyon nüfus barajını aşarak tarihi bir eşiği geride bıraktı. Ancak aynı anda ülkenin 11 bölgesinde tersine göç ve nüfus kaybı yaşanıyor. Ekonomik ve sosyal dengesizlikler, taşrayı boşaltıyor.

Orta Asya’nın lider ülkesi Kazakistan, bağımsızlığının 34. yılında ilk kez 20 milyonluk nüfusu aştı. Başkent Astana, Almatı ve Şımkent gibi büyük şehirlerdeki yoğun artış, ülkenin ekonomik büyümesine paralel seyrediyor.

Ancak tablo her yerde aynı değil.

İller boşalıyor

Kazakistan Ulusal İstatistik Bürosu’nun 2025 ilk çeyrek verilerine göre, ülkenin kuzey ve doğusundaki 11 bölgede nüfus kaybı yaşandı. Özellikle Kostanay, Pavlodar ve Şarkı Kazakistan gibi tarım ve madencilikle geçinen illerde, gençler büyük şehirlere veya yurtdışına göç ediyor.

Ekonomik çekim gücü büyük şehirlerde

Kırsalda iş imkanlarının sınırlı, sosyal hizmetlerin yetersiz olması genç nüfusu kent merkezlerine çekiyor. Bu da demografik uçurumun derinleşmesine yol açıyor. Astana ve Almatı’daki konut projeleri, üniversiteler ve uluslararası şirketler, ülke içi göçü hızlandırıyor.

Hükümet denge arıyor

Kazakistan yönetimi, bölgesel kalkınma stratejileriyle bu trendi tersine çevirmeye çalışıyor. Yeni açıklanan “2030 Bölgesel Gelişim Planı” ile kırsal altyapı yatırımları, istihdam teşvikleri ve sosyal hizmetlerin artırılması hedefleniyor. Ayrıca kırsalda doğan çocuklara yönelik ek destekler ve köy öğretmenlerine özel maaş artışları da gündemde.

Uzman uyarısı: "Zaman daralıyor"

Almatı merkezli demografi uzmanı Dr. Aidar Serikbay, “20 milyonluk nüfus sevindirici ama bölgesel boşalma ciddi bir uyarı işareti. Eğer kırsal alanlar cazibesini yitirirse, bu durum hem tarımsal üretimi hem de ulusal güvenliği tehdit eder,” diyor.