Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias, 2026 Mali Yılı Devlet Bütçesi görüşmeleri kapsamında Parlamento Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Türkiye’ye yönelik sert ifadeler kullandı. Savunma harcamalarının yalnızca mali kalemler üzerinden tartışılamayacağını söyleyen Dendias, “Silahlanma bir gider değil, hayatta kalmaya yapılan yatırımdır” dedi. Türkiye ile Yunanistan’ın savunma bütçelerini kıyaslayan Dendias, Atina’nın güvenlik algısında Ankara’nın ilk sırada yer aldığını dile getirdi.
"BİRİNCİ VE TEMEL TEHDİT TÜRKİYE"
Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Dendias, Türkiye’nin savunma harcamalarına dikkat çekerek, “Bizim için birinci ve temel tehdidin nereden geldiğini sayılarla ortaya koyduk” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin savunma sanayisine yaklaşık 28,7 milyar euro ayırdığını öne süren Dendias, Yunanistan’ın ise buna karşılık 6-7 milyar euroluk bir bütçeyle denge kurmaya çalıştığını söyledi. Dendias, “Açıkça dile getirilmiş bir savaş tehdidi varken diğer riskler ikinci planda kalır” diyerek, Türkiye kaynaklı endişelerin Atina açısından teorik değil, somut olduğunu iddia etti. Caydırıcılığın iyi niyet temennileriyle değil, teknoloji, hazırlık ve stratejiyle sağlanabileceğini savundu.
Dendias, uluslararası sistemin kırılganlaştığı, sınırların zorla değiştirildiği ve kolektif güvenlik anlayışının zayıfladığı bir dönemden geçildiğini söyledi. Yunanistan’ın yalnızca kendi güvenliği için değil, Avrupa tercihleri doğrultusunda ortaya çıkan riskler için de bedel ödediğini ileri süren Dendias, “Vekalet yoluyla güvenlik” anlayışının sona erdiğini ve ülkenin yeni bir jeopolitik tabloya uyum sağlamak zorunda olduğunu ifade etti.
2030 HEDEFİ
Savunma Bakanı, “2030 Gündemi”nin bir slogan değil, zorunlu bir zihniyet değişimi olduğunu vurguladı. Yeni savaş doktrini, ordunun yeniden yapılandırılması, savunma kapasitesinin artırılması, yerli savunma sanayisinin güçlendirilmesi ve insan kaynağına yatırımın bu sürecin temel başlıkları olduğunu belirtti. “Personel, motivasyon ve toplumsal meşruiyet olmadan savunma olmaz” diyen Dendias, güvenliği özgürlük ve demokrasinin ön şartı olarak tanımladı; savunma harcamalarını ise “özgürlüğün bedeli” şeklinde nitelendirdi.
NATO VE AB BELİRSİZLİĞİ
Yunanistan’ın 1952’den bu yana NATO üyesi olduğunu hatırlatan Dendias, “Bir NATO üyesi için en büyük tehdidin yine bir başka NATO üyesinden geldiğini düşünmek, stratejik durumumuzun ciddiyetini gösteriyor” dedi.
Yunan basınına yansıyan değerlendirmelere göre Dendias, Atina’nın Rusya’ya karşı Avrupa askeri planlarında aktif rol almasının yüksek jeostratejik risk taşıdığını savunarak, “Tehdit Rusya değil, Türkiye’dir. Ancak savaşa girmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Avrupa savunma mimarisinin yetersizliğine de işaret eden Dendias, ABD’nin geleneksel güvenlik sağlayıcı rolünden uzaklaştığını, buna karşın Avrupa’nın net garantiler olmadan hızla militarize olduğunu dile getirdi. Savunma harcamalarının müttefik uyumundan ziyade ulusal öncelik meselesi olduğunu vurgulayan Dendias, caydırıcılığın bu anlayışla inşa edilebileceğini söyledi.
