Ratcliffe, istihbaratın geçmişte güvenilirliği kanıtlanmış yöntemlerle toplandığını belirterek, İran'a ait birkaç önemli nükleer tesisin imha edildiğini ve bu yapıların yeniden inşasının yıllar alacağını bildirdi. CIA’in sahadaki bilgileri karar alıcılarla paylaşmaya devam ettiğini de vurguladı.
ABD'nin Hava Saldırıları: Fordo, Natanz ve İsfahan Hedefteydi
ABD, 22 Haziran’da İran’ın üç stratejik nükleer tesisi olan Fordo, Natanz ve İsfahan’a yönelik koordineli bir hava saldırısı düzenlemişti. Bu saldırılar, İran'ın uranyum zenginleştirme kapasitesi ve nükleer altyapısına yönelik en ağır müdahalelerden biri olarak değerlendiriliyor.
Değerlendirmeler Farklılık Gösteriyor
ABD merkezli CNN’in yayımladığı istihbarat analizine göre, saldırıların İran’ın nükleer programını tamamen durdurmadığı, ancak faaliyetleri aylarca geriye attığı tahmin ediliyor. İsrail ise çok daha güçlü bir etki olduğunu öne sürerek, İran’ın nükleer hedeflerinin "yıllarca geriye götürüldüğünü" iddia etti.
İran'dan Saldırılara Tepki: “Ciddi Hasar Var”
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, saldırılar sonucu ülkenin nükleer tesislerinde “ciddi yapısal hasar” oluştuğunu kabul etti. Ancak İran’ın nükleer faaliyetlerine devam edeceği ve misilleme seçeneklerini değerlendirdiği belirtiliyor.
Bölgesel ve Küresel Etkiler Gündemde
Uzmanlar, bu gelişmenin sadece İran için değil, bölgedeki güvenlik dengeleri açısından da kritik sonuçlar doğurabileceği görüşünde. ABD-İran gerilimi artarken, nükleer müzakerelerin ve uluslararası diplomatik temasların da bu durumdan doğrudan etkileneceği tahmin ediliyor.
CIA’nin doğruladığı istihbarat, İran’ın nükleer altyapısının son saldırılarda büyük ölçüde zarar gördüğünü ortaya koyuyor. Ancak programın tamamen durdurulmadığı, sadece yavaşlatıldığı değerlendirmeleri de dikkat çekiyor. ABD ve müttefiklerinin gelecek adımları, bölgedeki tansiyonun seyrini belirleyecek.