FAİZ KARARI ÖNCESİ PİYASALAR TETİKTE

24 Temmuz’da Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) açıklayacağı faiz kararı, konut ve araç almayı planlayan bireylerden tasarruf sahiplerine kadar geniş bir kesim tarafından yakından takip ediliyor. Küresel finans kuruluşları ve yerli analiz şirketleri, olası faiz indirimi beklentisini 2.5 ila 3.5 puan arasında şekillendiriyor. Ancak Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın Londra’da yatırımcılarla gerçekleştirdiği temaslarda sergilediği temkinli duruş, bu beklentiyi 2 ila 2.5 puana çekmiş durumda.

STOPAJ ORANI YÜKSELDİ: YATIRIMCININ GETİRİ HESABI DEĞİŞTİ

9 Temmuz itibarıyla, 6 aya kadar vadeli mevduat ve para piyasası fonlarına uygulanan stopaj oranı yüzde 15’ten yüzde 17.5’e çıkarıldı. Bu artış, özellikle kısa vadeli birikimlerini değerlendiren yatırımcılar için net getiriyi düşürse de TL mevduat ve para piyasası fonlarından hızlı bir çıkışı tetiklemedi. Birçok yatırımcı hâlâ stopaj artışından önce bağladıkları fonların avantajını koruma niyetinde.

FAİZ İNDİRİMİ BEKLENTİSİNİ BESLEYEN UNSUR: ENFLASYONDA GERİLEME

Son aylarda Türkiye ekonomisinde enflasyonun gerileme trendi, faiz indirimine zemin hazırlıyor. Mayıs ayında enflasyon yüzde 1.53, haziranda ise yüzde 1.37 seviyesine gerileyerek yıllık bazda yüzde 35 civarına indi. Bu gelişme, Merkez Bankası’nın nisan ayında yüzde 46’ya yükselttiği politika faizinde gevşeme ihtimalini artırdı.

TÜRK LİRASI GECELİK REFERANS FAİZİ (TLREF) GERİLEDİ

Enflasyondaki düşüşle birlikte fonlama maliyetlerini belirleyen Türk Lirası Gecelik Referans Faizi (TLREF) de düşüşte. Mayıs ayında yüzde 49 seviyelerini gören fonlama faizi geçen hafta itibarıyla yüzde 45.58’e geriledi. Bu oran, mevduat ve fon getirilerini doğrudan etkileyen önemli bir gösterge olarak öne çıkıyor.

MEVDUAT FAİZLERİNDE HAZİRAN ZİRVESİ SONRASI DÜŞÜŞ

Haziran ayında bankaların 3 aya kadar vadeli mevduatlara sunduğu ortalama bileşik faiz yüzde 59.60 ile yılın zirvesine ulaşmıştı. Ancak 11 Temmuz itibarıyla bu oran yüzde 57.03’e düştü. Yani son 1.5 ayda ortalama faizlerde 2.57 puanlık bir gerileme yaşandı. Bankalar şu anda yeni müşterilere ‘hoş geldin’ faizleri kapsamında yüzde 49-50 seviyelerinde teklifler sunarken, mevcut müşterilere ise yüzde 44-46 aralığında faiz oranları veriliyor.

MEVDUATTAN HIZLI ÇIKIŞ BEKLENMİYOR

Mevduat faizlerinin hâlâ yüzde 44-46 seviyelerinde olması, garantici ve riski sevmeyen yatırımcıların mevduatta kalmasını sağlıyor. Üstelik faizler yüzde 30’lara inmedikçe, döviz ve altın gibi enstrümanların yatay seyri de göz önüne alındığında, ciddi bir çözülme beklenmiyor.

ALTIN VE GÜMÜŞ GİBİ EMTİALARA YÖNELİM ARTABİLİR

Jeopolitik risklerin canlı kalması, yatırımcının altın ve gümüş gibi emtialara yönelme eğilimini güçlendiriyor. Özellikle Orta Doğu ve çevre coğrafyalardaki gelişmeler, portföylerde güvenli liman ihtiyacını artırıyor.

FAİZ İNDİRİMİ VE STOPAJ DÜZENLEMESİ İLE BİRİKİM STRATEJİLERİ DEĞİŞİYOR

Beklenen faiz indirimi gerçekleşirse, kısa vadeli mevduatların reel getirisi daha da gerileyebilir. Bu nedenle yatırımcılar için portföy çeşitlendirme zorunluluğu doğabilir. Özellikle borsa ve emtia piyasaları yeni fırsatlar sunarken, risk iştahı düşük olanlar için yine vadeli mevduat cazibesini koruyor.

MERKEZ BANKASI'NIN 2025'E KADAR 4 KRİTİK FAİZ TOPLANTISI VAR

Merkez Bankası, yıl sonuna kadar sırasıyla 24 Temmuz, 11 Eylül, 23 Ekim ve 11 Aralık tarihlerinde faiz kararlarını açıklayacak. Bu toplantılar, para politikalarının seyri ve enflasyon dinamikleri açısından belirleyici olacak. Yıl sonu enflasyon hedefi yüzde 19-29 arasında değişiyor. Bu hedefin tutturulabilmesi için aylık enflasyonun yüzde 1.7'nin altında kalması kritik öneme sahip.