1950 yılında yaşanan heyelanla oluşan ve 2010 yılında tabiat parkı ilan edilen Sera Gölü, Trabzon’a sadece 12 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Akçaabat sahiline ise yalnızca 3 kilometre mesafede yer alan göl, ulaşım kolaylığı sayesinde günübirlik geziler için cazip bir rota haline geldi.
Doğayla baş başa zaman geçirmek isteyen ziyaretçiler, gölde deniz bisikletiyle gezintiye çıkabiliyor; göl çevresindeki restoranlarda Karadeniz’in meşhur lezzetlerini tatma imkânı buluyor.
TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR YANINDAN ZİYARETÇİ GELİYOR
Van’dan ailesiyle gelen Sema Alpdağ, Karadeniz’in yeşil doğasına hayran kaldığını ifade ederek “Burası başka bir dünya gibi. Rakımı yüksek yerlerde yürümek nefes kesiciydi. İnsanlar da çok sıcakkanlı” dedi.
Adana’dan gelen Emre Hımhım ise sıcaklık farkına dikkat çekerek, “Adana sıcaktan yanarken Trabzon’da serin hava ve bol oksijen var. Sera Gölü doğasıyla insanı büyülüyor” ifadelerini kullandı.
YABANCI TURİSTLERİN GÖZDESİ
Sera Gölü sadece yerli turistlerin değil, yabancı misafirlerin de uğrak noktası oldu. Suudi Arabistan’dan gelen Faiz Ali Assaidi, gölün doğal yapısına hayran kaldığını belirterek, “Doğal güzelliği, sakinliği ve havası çok etkileyici. Hıdırnebi Yaylası’na çıkan herkesin buraya da uğraması şart” şeklinde konuştu.
Karadeniz’in serin esintileriyle doğa içinde vakit geçirmek isteyenler için Sera Gölü, ideal bir yaz rotası olarak öne çıkıyor. Ailece piknik yapılabilen, manzara eşliğinde çay içilen bu eşsiz nokta, şehir stresinden kaçmak isteyenlere nefes aldırıyor.
