ABD lideri Donald Trump’ın da destekleyeceği iddia edilen senaryo, yaklaşık dört-beş ay sürecek bir kara harekâtı öngörüyor. Planın ilk adımı, Gazze kentinde yaşayan yaklaşık bir milyon Filistinlinin sözde “tahliye emirleri” ile güney bölgesine zorla gönderilmesi olacak. Tahliyenin tamamlanmasının ardından İsrail kara birlikleri kente girecek; bugüne dek esir endişesiyle dokunulmayan alanlar da operasyon listesine dâhil edilecek.
Baskının yaratacağı uluslararası tepkiyi yumuşatmak için insani yardımlar sahaya sürülecek. Trump’ın devreye girmesiyle, yardım dağıtım noktalarının dörtten on altıya çıkarılması ve en az bir milyar dolarlık gıda-ilaç paketi açıklanması bekleniyor. Finansmanın büyük bölümünü ABD ve iş birliği yapan ülkeler üstlenecek.
Birleşmiş Milletler verilerine göre, Gazze Şeridi’nin yüzde 88’i hâlihazırda İsrail işgali veya zorunlu tahliye emirleri altında bulunuyor. Yaklaşık 2,3 milyon kişi, açlıkla mücadele ederken bölgenin yalnızca yüzde 12’sine sıkışmış durumda. Yeni işgal planı, kalan güvenli alanları da hedef alarak siviller için yaşanabilir bölgeyi neredeyse yok edecek.
İşgale onay çıkması hâlinde, bölgedeki yeni demografik başkalaşımın ağır insani sonuçları ve olası savaş suçları tartışmalara yol açacak. Hamas’la çatışmayı geniş kapsamlı bir işgal hamlesine dönüştürme arzusunun, hem bölgesel dengeleri hem de küresel diplomatik ilişkileri sert biçimde sarsması bekleniyor.


