Geçtiğimiz günlerde Dışişleri Bakanlığı görevinden alınarak Başbakan Yardımcılığı ve Adalet Bakanlığı’na getirilen David Lammy, parlamentonun Uluslararası Kalkınma Komitesi’nin sorularını yanıtlarken, “Hükümet olarak İsrail’in soykırım niyetiyle hareket ettiğine dair bir sonuca varmadık” dedi.
Lammy, Gazze’de artan sivil ölümlerine ve ağır yıkıma rağmen hükümetin pozisyonunu koruduğunu belirtti. “Kadın ve çocukların da aralarında bulunduğu yüksek sivil kayıplar korkunç. İsrail’in bu acıyı engellemek için gerekli önlemleri alması gerekiyor. Ancak Soykırım Sözleşmesi uyarınca suçun oluşması için kasıtlı bir yok etme niyeti olmalı. Hükümet, İsrail’in bu niyetle hareket ettiğine dair bir kanaate ulaşmamıştır” ifadelerini kullandı.
E1 PROJESİ VE SİLAH SATIŞI KARARI
Lammy, İsrail’in Doğu Kudüs’teki tartışmalı “E1 yerleşim projesini” kınadıklarını hatırlattı. Ayrıca hükümetin göreve gelir gelmez İsrail’e yönelik silah satış lisanslarını askıya aldığını açıkladı. Ancak F-35 savaş uçakları için üretilen parçaların istisna olduğunu belirterek, “Bu parçalar uluslararası ortaklık içinde üretildiği için satışı durdurmak projeyi zedeler. Ancak İsrail’e doğrudan parça satışı yapılmamaktadır” dedi.
“UAD’NİN TEDBİR KARARI SOYKIRIM TESPİTİ DEĞİL”
Lammy, Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) İsrail’e karşı açılan davaya da değindi. Mahkemenin geçici tedbir kararlarının “soykırım riski farkındalığı” olarak yorumlanmasını doğru bulmadıklarını ifade ederek, “UAD henüz İsrail’in Soykırım Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal ettiğine hükmetmemiştir” dedi.
“İSRAİL’E F-35 SATIŞI HUKUK İHLALİ DEĞİL”
Lammy, İngiltere’de üretilen parçaların küresel yedek parça havuzuna girdiğini vurgulayarak, “İsrail’in kullandığı F-35’lerin bu havuzdan edinildiği biliniyor. Ancak bu jetlerin uluslararası insancıl hukuk ihlallerinde kullanıldığına dair elimizde kanıt yok” dedi.
