İsrail Savunma Bakanlığı, uzun yıllardır üzerinde çalışılan yüksek güçlü lazer savunma sistemi Demir Işın’ın test süreçlerinde önemli ilerleme kaydedildiğini ve sistemin yıl sonuna kadar operasyonel hale getirileceğini duyurdu. Rafael Advanced Defense Systems tarafından geliştirilen dünyanın ilk 100 kW gücündeki askeri lazer sistemi, kısa menzilli roketler, havan/top mermileri ve küçük insansız hava araçlarına karşı düşük maliyetli ve hızlı bir savunma çözümü sunmasıyla dikkat çekiyor. Yapılan açıklamalara göre sistem, son kapsamlı testlerde farklı tehdit türlerini saniyeler içinde etkisiz hale getirme kapasitesini gösterdi.
HAVA SAVUNMA MİMARİSİNE YENİ KATMAN
Demir Işın, İsrail’in halihazırda sahip olduğu çok katmanlı hava savunma yapısının önemli bir bileşeni olarak konumlandırılıyor. Demir Kubbe (Iron Dome), Davut’un Sapanı (David’s Sling) ve Arrow sistemleriyle oluşturulan mevcut savunma mimarisi, farklı irtifa ve hızlardaki tehditlere yönelik füze tabanlı çözümler içeriyor. Lazer güdümlü Demir Işın ise bu yapının alt katmanına yerleştirilerek daha çok alçak irtifa, küçük boyutlu ve tespiti zor tehditlere karşı görev üstleniyor. Bu durum özellikle yoğun roket saldırılarının yaşandığı bölgelerde hızlı müdahale ihtiyacını karşılayan, maliyeti düşük bir kapasite yaratmayı hedefliyor. Ancak uzmanlar, lazer sistemlerinin atmosfer koşullarından etkilenebileceğini ve sis, yağış veya yoğun tozlu havalarda performansın düşebileceğini hatırlatarak sistemin tüm savunma ihtiyaçlarını tek başına karşılamasının mümkün olmadığını belirtiyor. Bu nedenle Demir Işın, füze tabanlı sistemlerin yerine geçmekten ziyade onları tamamlayıcı bir savunma hattı olarak değerlendiriliyor.
ELEKTRİK ENERJİSİYLE ÇALIŞAN DÜŞÜK MALİYETLİ SAVUNMA ÇÖZÜMÜ
Demir Işın’ın en öne çıkan özelliklerinden biri, atış maliyetinin neredeyse yalnızca elektrik tüketimine dayanması. Geleneksel hava savunma mühimmatlarında her bir önleme maliyeti binlerce dolara ulaşabilirken, lazer atışında bu rakam çok daha düşük seviyelere iniyor. Bu ekonomik avantaj, özellikle yüksek yoğunluklu tehdit altında bulunan bölgelerde savunmanın sürdürülebilirliği açısından kritik bir rol oynuyor. Sistem, radar ve elektro-optik sensörlerle hedefi tespit ettikten sonra yüksek güçlü lazer ışınını birkaç saniye boyunca hedef üzerinde tutarak mühimmatı etkisiz hale getiriyor. Testlerde hem sabit hem hareketli hedeflere karşı başarılı sonuçlar alındığı ve lazer gücünün belirli atmosfer koşullarında dahi etkili çalışabildiği aktarıldı. Bununla birlikte hava koşullarının lazer performansına etkisi, sistemin operasyonel kullanımında önemli bir planlama gerektirmeye devam ediyor.
Demir Işın’ın kara konuşlu versiyonunun ardından deniz platformlarına ve ilerleyen süreçte mobil araçlara entegrasyon ihtimali de gündemde. Bu sayede lazer sisteminin daha geniş operasyon alanlarında kullanılabilmesi hedefleniyor. Projenin 2010’lu yılların başında başlayan geliştirme süreci boyunca enerji üretimi, ışın kararlılığı ve hedef takibi üzerine yapılan çalışmaların sistemin olgunlaşmasını sağladığı belirtiliyor.




