2026’da çalışma hayatında köklü değişiklikler geliyor. Türkiye’nin Orta Vadeli Programı’nda yer alan “güvenceli esneklik” modeli, işveren ve çalışanları aynı anda koruyacak yeni nesil çalışma düzenini hayata geçiriyor. İşe alımdan esnek çalışmaya, performansa dayalı ücretlendirmeden sosyal güvenceye kadar pek çok yenilik planlanıyor.
YENİ NESİL ÇALIŞMA BİÇİMİ
Türkiye ekonomisinin önümüzdeki 3 yıllık hedeflerini ve politikalarını ortaya koyan Orta Vadeli Program (OVP) Resmi Gazete’de yayımlandı. Programın istihdam başlığı altında öne çıkan “güvenceli esneklik” modeli, çalışma hayatında köklü değişiklikleri beraberinde getirecek. İşe alım süreçlerinden iş sözleşmelerine, kısmi çalışma ve fazla mesai uygulamalarından performansa dayalı ücretlendirmeye kadar pek çok konuda yeni düzenlemeler planlanıyor.
Programda yer alan ifadeye göre “İşgücü piyasasının değişen ihtiyaçlarına uyum sağlamak, kadın-erkek fırsat eşitliğini güçlendirmek ve iş yaşam dengesini korumak amacıyla yeni nesil çalışma biçimleri geliştirilecek.” Bu kapsamda dijital ve yeşil dönüşüme uyum sağlayacak sürdürülebilir istihdam yapısı hedefleniyor.
GÜVENCELİ ESNEKLİK NEDİR?
Güvenceli esneklik, çalışma hayatında esnekliği artırırken iş güvencesi ve sosyal hakları da güçlendiren bir model olarak tanımlanıyor. Özellikle dezavantajlı kesimler ve işgücü piyasası dışında kalanlar için güvenceyi ön plana çıkarıyor.
İşverenler için: İş ve görev tanımlarında esneklik, piyasadaki dalgalanmalara uyum, kısmi süreli çalışma ve fazla mesai uygulamaları
Çalışanlar için: Performansa dayalı ücretlendirme ve sosyal güvenlik haklarında korunma
Programda bu modelin uygulanmaya başlanacağı tarih olarak 2026 yılı işaret edildi.
İŞSİZLİK SİGORTASI İLE DESTEK
Güvenceli esneklik modelinin hayata geçirilmesinde İşsizlik Sigortası Fonu kaynaklı pasif işgücü programlarının erişiminin kolaylaştırılması da öngörülüyor. Bu sayede işgücüne katılımın artması ve çalışanların geçiş süreçlerinde güvence sağlanması hedefleniyor.
ÖĞRENCİLER İÇİN BİREYSEL EMEKLİLİK ADIMI
OVP’de dikkat çeken bir diğer adım ise gençleri finansal güvenceye yönlendiren bireysel emeklilik sistemi (BES) uygulamaları oldu. Planda “25 yaş altı yükseköğretim öğrencilerinin BES’e katılımları teşvik edilecek ve sistemde kalmaları sağlanacaktır” denilerek gençler için tasarruf alışkanlıkları kazandırılması amaçlanıyor.
DİJİTAL TÜRK LİRASI ÇALIŞMALARI
Finansal teknolojiler alanında da önemli bir gelişme yer aldı. Dijital Türk lirası çalışmaları kapsamında hukuki, iktisadi ve güvenlik boyutları ele alınarak kullanımının yaygınlaştırılması hedefleniyor. Bu karar Türkiye’de dijital finans ekosistemini güçlendirecek bir adım olarak öne çıkıyor.