Skandal iddia: İş isteyen depremzedenin maaşı kesildi!
Skandal iddia: İş isteyen depremzedenin maaşı kesildi!
İçeriği Görüntüle

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Erzurum’da düzenlenen “Doğu Anadolu Çalıştayı”nda, “Terörsüz Türkiye” süreci, yeni anayasa tartışmaları ve ekonomik konulara ilişkin açıklamalarda bulundu. Destici, PKK’nın silah bırakmadığını ve siyasi bölücülükle ülkeyi bölmeye çalıştığını savundu.

PKK’ya Sert Eleştiri: “Silah Bırak, Samimiyet Göster”

Destici, “Terörsüz Türkiye” sürecinin başlamasından bu yana 5 ay geçtiğini, ancak PKK’nın silah bırakmadığını ve kendini feshetmediğini belirtti. “Önce silahını bıraksın, sonra kendini feshetsin. Samimiyetlerine güvenmiyoruz. Ne zaman güveniriz? Kürt, Türkmen, Zaza kardeşlerimiz gibi ay yıldızlı bayrağın önünde İstiklal Marşı’nı söyler, bayrağı öper, o zaman inanırız” dedi. Destici, konuşması sırasında Türk bayrağını öperek bu çağrısını yineledi.

“Siyasi Bölücülük Terörden Daha Tehlikeli”

Terör örgütü PKK’nın silah bırakmak yerine pazarlık ve müzakere yürüttüğünü ifade eden Destici, “Terörden daha tehlikeli olan siyasi bölücülüktür. Terör yoluyla bizi bölememişlerdir, şimdi siyasi bölücülükle bölmeye çalışıyorlar” diye konuştu. Anayasa değişikliği taleplerine de değinen Destici, bazı kesimlerin özerk bölge, yeni bayrak ve resmi dil değişikliği gibi taleplerle siyasi bölücülüğü hedeflediğini savundu. BBP’nin, ülkenin birliğini bozacak hiçbir adıma destek vermeyeceğini vurguladı.

Anayasa Değişikliği ve Ülke Birliği Vurgusu

Destici, yeni bir anayasa istediklerini, ancak bunun darbe anayasasından kurtulma amacı taşıması gerektiğini belirtti. “Bazı kesimler, anayasayı bayrağın yanına başka bir bayrak, resmi dilin yanına başka bir dil eklemek ve özerk bölgeler oluşturmak için değiştirmek istiyor. Bu talepler siyasi bölücülüktür. Her devletin resmi bir dili olur. Taviz verirsek Irak, Suriye ya da Afganistan gibi oluruz” dedi. Destici, herkesin ana dilini konuşmasının doğal bir hak olduğunu, ancak devletin birliğinin korunmasının öncelikli olduğunu ifade etti.

Kamu İşçileri ve Toplu Sözleşme Görüşmeleri

Destici, 600 bin kamu işçisini kapsayan toplu iş sözleşmesi görüşmelerine de değindi. Hükümetle sendikalar arasında uzlaşma sağlanamadığını ve grev kararının olası olduğunu belirten Destici, “Hükümet, ilk 6 ay için yüzde 16’lık teklifini yüzde 17’ye, ikinci 6 ay için yüzde 8’lik teklifini yüzde 10’a çıkardı. Ancak işçilerin maaşlarında büyük bir erime var. Enflasyon farkının üzerine en az yıllık refah payı eklenmeli ve anlaşma el sıkışarak tamamlanmalı” dedi. Destici, işçilerin sendikal haklarını kullanmasını desteklediklerini vurguladı.

Asgari Ücret ve Emekli Maaşlarına Zam Talebi

Asgari ücret ve emekli maaşlarına ilişkin de konuşan Destici, temmuz ayından itibaren asgari ücrete ara zam yapılması gerektiğini belirtti. “Asgari ücret en az yüzde 30 artırılarak 28 bin 600 TL’nin üzerine çıkarılmalı. En düşük emekli maaşı 25 bin TL seviyesine getirilmeli ve hak kayıpları düzeltilmeli” dedi.

Küresel Gelişmeler ve Türkiye’nin Konumu

Destici, İsrail-İran geriliminin enerji ve emtia fiyatları üzerinden Türkiye’yi etkileyebileceğini, ancak ekonominin dış şoklara karşı daha dirençli hale geldiğini söyledi. “İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan düzen değişiyor. Türkiye, yeni ekonomik ekosistemde doğru pozisyon alıyor. Zorlu süreci geride bıraktık, önümüzdeki dönemde daha iyi bir konumda olacağız” diye konuştu.