İsrail’in Tel Aviv ve çevresi, İran’ın balistik füze saldırılarının hedefinde. Tahran yönetimi, İsrail’e karşı ilk kez “Şahed Hac Kasım” adlı füzeyi kullanarak bölgedeki gerilimi tırmandırdı. İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ise İran’ın artan füze kapasitesi karşısında ciddi endişeler taşıyor ve bu tehdidin ülkesinin varlığına yönelik olduğunu vurguluyor.
Netanyahu, cuma günü başlayan ve İran’a yönelik kapsamlı operasyonları “iki varoluşsal tehdidi” ortadan kaldırmak için kaçınılmaz olarak nitelendirdi. Bunlardan biri yıllardır uyarılan İran’ın nükleer programı, diğeri ise İran’ın bu hafta sonu İsrail’e karşı gerçekleştirdiği 200’ü aşkın balistik füze saldırısı.
Amerikan New York Times gazetesine göre, İsrail Tahran’daki petrol tesislerini sofistike füze sistemleriyle vururken, İran’ın güçlü misilleme kapasitesi İsrail tarafından hala büyük bir korku kaynağı olarak görülüyor.
Netanyahu cuma akşamı yaptığı açıklamada, İran’ın füze üretimini hızlandırdığını ve aylık 300 balistik füze üretme hedefinde olduğunu belirtti. Bu hızla, önümüzdeki 6 yıl içinde İran’ın stoklarında yaklaşık 20 bin füze olacağını ifade eden Netanyahu, her bir füzenin İsrail şehirlerine “bir otobüs dolusu patlayıcı” kadar yıkıcı etkisi olduğunu söyledi.
İsrail’e Ateşlenen Füze Sayısı 200’ü Aştı
İsrailli yetkililer, cuma gecesinden itibaren İran tarafından İsrail’e yaklaşık 200 balistik füze ve çok sayıda patlayıcı insansız hava aracı gönderildiğini doğruladı. Füze saldırıları Tel Aviv’in yanı sıra Ramat Gan ve Rishon LeZion gibi kıyı kenti banliyölerini hedef aldı. Kuzeydeki Hayfa bölgesine de yoğun yaylım ateşi açıldı.
İsrail basını, cuma gecesi ve cumartesi günü gerçekleşen saldırılarda en az 10 sivilin hayatını kaybettiğini, 7’si asker olmak üzere toplam 200’den fazla kişinin yaralandığını bildirdi.
İsrail Ordu Sözcüsü Tuğgeneral Effie Defrin, ülkesinin hava savunma sistemlerinin dünyadaki en gelişmişlerden olduğunu ancak bu sistemlerin “ulaşılamaz olmadığını” açıkladı.
Hedefler Genellikle Sivil Bölgeler
İran füzelerinin İsrail şehirlerinin içine düştüğü görülürken, İsrail yönetimi Tahran’ı kasıtlı olarak sivil yerleşim alanlarını hedef almakla suçluyor. Askeri ve kritik altyapı tesislerine vurulup vurulmadığına dair net bilgiler paylaşılmıyor.
Nüfusun büyük kısmı kıyı ovalarında yaşayan İsrail, bu bölgelere yoğunlaşmış üsler ve askeri kamplarla savunma yapıyor. Öte yandan cuma gecesi doğrudan isabet alan bir konut bloğu, kafe ve restoranların bulunduğu popüler bir eğlence bölgesinde yer alıyor. Bu bölge Tel Aviv’deki ana askeri ve hükümet karargahlarına da yakın konumda.
Dün ilerleyen saatlerde füzeler, İsrail’in en büyük petrol rafinerisinin bulunduğu Hayfa Körfezi bölgesini vurdu.
İran’ın Elinde Hâlâ Binlerce Füze Var
İsrail ordusu, İran’ın balistik füze rampalarına yönelik saldırılar düzenleyerek stoklarda kalan füzelerin sayısını azaltmaya çalışıyor. Ancak askeri uzmanlar İran’ın İsrail’i vurabilecek menzide yüzlerce, hatta iki bine yakın füzeye hâlâ sahip olduğunu belirtiyor. İran’ın füze saldırılarını devam ettirmesi halinde bu tempoyu birkaç gün daha sürdürebileceği öngörülüyor.
Netanyahu, her bir İran füzesinin yaklaşık 1 tonluk patlayıcı yükü taşıdığını dile getirirken, füze uzmanı Tal Inbar ise İran’ın balistik füzelerinin taşıdığı savaş başlığı ağırlığının 300 kilogram ile 700 kilogram arasında değiştiğini ve toplamda 1 tona ulaşabileceğini ifade etti.
“Şahed Hac Kasım” Füzesinin Özellikleri
İsrail’in uzay ve füze uzmanı Inbar, İran’ın bu saldırılarda kullandığı ve daha önce İsrail’e karşı kullanılmayan en az bir füze türü olduğunu açıkladığı “Şahed Hac Kasım” adlı füzenin yaklaşık 1.610 kilometre menzile sahip olduğunu belirtti.
Katı yakıtlı bu füze, yakıt ikmali gerektirmediği için uzun süre yeraltında bekleyebiliyor ve ihtiyaç anında dakikalar içinde fırlatılabiliyor. Bu da İran’a önemli bir stratejik avantaj sağlıyor.
Husi Milislerinin Katılımı
Yemen’de İran destekli Husi milisleri de Gazze’deki Filistinli gruplarla dayanışma amacıyla İsrail’e balistik füzeler fırlatıyor. Ancak genellikle günlük tek füze atan bu grupların saldırıları İsrail ve ABD hava savunma sistemleri tarafından çoğunlukla engelleniyor.
Bu kapsamda, İran’ın İsrail’e yönelik füze saldırılarında hem sayısal artış hem de hedeflerin yoğun nüfuslu sivil alanlar olması dikkat çekiyor.
İsrail-Tahran hattındaki gerilim bu füzelerin ardından yeni bir boyut kazanırken, her iki taraf da stratejik hamlelerini ve karşı hamlelerini artırıyor. Bölgedeki gelişmeler yakından takip ediliyor.
Kaynak: New York Times
