Şara, örgütün 10 Mart anlaşmasını sabote eden kanatlarına “Aralık’a kadar Şam’a entegre olun, yoksa Türkiye’nin askeri müdahalesi kapıda” mesajını verdi. Bu açıklama, hem bölgedeki dengeleri hem de Ankara’nın olası operasyon sinyallerini yeniden gündemin merkezine taşıdı. Zira Ankara, SDG’nin varlığını uzun süredir ulusal güvenlik tehdidi olarak görüyor. Eğer Şam’ın son uyarısı da sonuçsuz kalırsa, bölge yeniden Türk askerinin operasyon gündemine girebilir. Bu durumda, 2019’daki Barış Pınarı Harekâtı benzeri bir senaryo tekrar yaşanabilir.
“TÜRKİYE’Yİ OPERASYONA ZORLAMAYIN”
Şam’da uzmanlarla buluşan Şara, “SDG süreci oyalamaya devam ederse, Türk ordusunun harekete geçmesi kaçınılmaz olabilir” dedi. Cumhurbaşkanı, örgüt içinde bazı kanatların kasıtlı olarak anlaşmayı sabote ettiğini vurgularken, bunun hem Türkiye’nin hem de Irak’ın ulusal güvenliği için ciddi bir tehdit haline geldiğini söyledi.
TARİHİ ANLAŞMA ÇÖKMEK ÜZERE
Şara, 10 Mart mutabakatını “Türkiye ve ABD’nin aynı anda desteklediği ilk çözüm formülü” diye tanımladı. Ancak sahadaki sabote girişimleri nedeniyle bu yol haritasının çökme riski taşıdığını belirtti. Eğer anlaşma tamamen çökerse, Ankara’nın uzun süredir masada tuttuğu askeri seçenek sahaya inebilir.
SDG’nin “federal sistem” yönündeki taleplerini reddeden Şara, “Suriye Anayasası zaten yüzde 90 adem-i merkeziyetçilik öngörüyor. Federalizm istemek, sadece ayrılığı farklı isimler altında pazarlamaktır” dedi. Bu sözler, Şam’ın örgüte karşı siyasi esneklik sınırlarını da ortaya koydu.