2024 yılında, Rusya Federasyonu’na bağlı Başkurdistan Cumhuriyeti’nin başkenti olan Ufa’da kurulan Başkurt müzik grubu Ay Yola, geleneksel ezgileri elektronik ve deneysel tınılarla birleştirerek dinleyiciyle buluşturuyor.Grubun üyeleri Adel Shayhitdinova, Ruslan Shayhitdinov ve Rinat Ramazanov, özellikle genç nesle Türk kökenli kültürel ve mitolojik öğeleri müzikle hatırlatmayı amaçlıyor.
Ay Yola, yalnızca bir müzik projesi değil; aynı zamanda bağ kurmakta zorlanan şehirli gençler için kültürel bir köprü, ruhsal bir sesleniştir. “Homay” şarkısı bu yaklaşımın somut örneği olarak ön plana çıkıyor.
Homay ne anlama geliyor?
“Homay”, Başkurt Türkçesinde Huma kuşunu ifade eder. Huma, Türk mitolojisinde kutsal, koruyucu, yol gösterici ve aynı zamanda ruhsal uyanışın simgesi olan bir varlıktır. Şarkıda bu figür, hem kadın hem de göksel bir arketip olarak işlenmiştir.
Bu kuş, göğe yakın yaşar, yere hiç konmaz ve gölgesi kimin üzerine düşerse o kişi talihli kabul edilir. Bu inanış, şarkıya metafizik bir boyut kazandırır.
Umay Ana’ya seslenen dizeler
Şarkının sözleri, modern bir ezginin ötesinde, Türk mitolojisinin özüne doğrudan göndermelerle doludur. İlk dizelerden itibaren dinleyici, bir kimlik sorgusunun ve hafıza arayışının içine çekilir:
“Köklerim bana soruyor,
Canım da kanım da soruyor,
Ebedi hafızam soruyor:
Kimdir bu Umay?”
Bu dizelerde geçen “Umay”, Türk kültüründe kadınların, çocukların ve halkın koruyucu ruhu, bereketin ve yeniden doğuşun simgesi olan kutsal bir figürdür. Göktürk yazıtlarında, Altay mitolojisinde ve Orta Asya halklarının inanç sistemlerinde önemli yeri vardır.
Güneşin kızı, göğün ruhu: Umay’ın soy bağı
Şarkının sözleri ilerledikçe, Umay’ın kutsallığı daha da pekiştirilir. Annesinin Güneş, babasının ise Samrau olduğu belirtilir. Samrau, Başkurt mitolojisinde göğün ve kartalın efendisi, tanrısal düzenin sembolüdür:
“Umay’ın annesi Güneş,
Can pınarında yıkamış.
Babası ise Samrau,
İyiye alıştırmış.”
Bu ifadeler, yalnızca bir mit anlatımı değil, aynı zamanda Türklerin doğa ve evrenle kurduğu bütüncül inancın müzikal bir yorumudur.
Umay’ın yıldızları: Başkurt kızlarına ithaf
Şarkının en vurucu bölümlerinden biri ise, Başkurt kızlarının Umay’ın yıldızları olarak anıldığı kıtadır:
“Bizim Başkurt kızları,
Umay’ın yıldızları.
Can pınarının su yolu,
Sizin canınıza yazılmış.”
Bu bölüm, kadının kutsallığını ve halkın geleceğini taşıma gücünü vurgular. Aynı zamanda, kadim Türk kültüründeki kadın merkezli kozmolojik ve toplumsal yapıya göndermede bulunur.
Modern bir ezgiyle tarihsel belleğin uyanışı
“Homay”ın başarısı sadece müzikal yapısından kaynaklanmıyor. Şarkı, çağdaş dijital platformlarda dolaşırken bile, binlerce yıllık Türk mitolojisinin, halk bilincinin ve kültürel hafızanın yeniden canlanmasına vesile oluyor.
Gençler için bu şarkı, bir nostalji değil; bir kimlik arayışına verilen duygusal ve ruhani bir yanıt niteliğinde. Her dizesi, sanki bir ağıt değil; ataların sesiyle çağıran bir dua gibi yankılanıyor.
“Homay” şarkısı yalnızca kulağa değil, ruha dokunan bir ezgi. Ay Yola grubunun bu yorumu sayesinde, Türk halklarının unutulmaya yüz tutmuş mitolojik zenginliği yeniden duyulur hâle geldi. Huma kuşunun kanat çırpışı, Umay’ın yıldızları ve Samrau’nun göğü; bugün gençlerin kulaklarında değil, kültürel bilincinde yankılanıyor.
Dinleyenin yalnızca bir şarkıyla değil, ataların mirasıyla, göğün ruhuyla ve kendi kimliğiyle buluştuğu bir müzikal yolculuk bu. Ve belki de Türk dünyası için en çok ihtiyaç duyulan şey de tam olarak bu: bir melodide uyanan hatırlayış.