ABD Başkanı Donald Trump, Washington’da yaptığı açıklamada Rusya ile ticari ilişkilerini sürdüren ülkelere yönelik sert bir mesaj verdi. Trump, kendi yönetiminin Rusya’ya ekonomik baskıyı artırmakta kararlı olduğunu belirterek, bu ülke ile iş yapan devletlerin “çok ağır yaptırımlarla” karşılaşacağını söyledi. Cumhuriyetçi kanadın hazırladığı yeni tasarıyı desteklediğini ifade eden Trump, aynı yaptırım çerçevesinin şartlar oluştuğunda İran için de kullanılabileceğinin altını çizdi.
RUSYA İLE TİCARETTE AĞIR YAPTIRIM DÖNEMİ Mİ BAŞLIYOR?
Trump’ın destek verdiği tasarı, Rusya ile ekonomik işbirliği yapan tüm ülkelere doğrudan yaptırım uygulanmasını öngörüyor. Bu adımın temel hedefi, Moskova’nın ticaret kanallarını daraltarak enerji ve hammadde gelirlerini sınırlamak. Ayrıca Rus petrolünün yeniden satışı için yüzde 500’e varan ek gümrük vergisi uygulaması gündemde. Bu oran, küresel piyasada Rus petrolü ticaretini ciddi şekilde zorlayacak bir baskı mekanizması anlamına geliyor.
"GEREKİRSE İRAN'I DA EKLERİZ"
Trump, yalnızca Rusya’nın değil, bölgedeki diğer aktörlerin de bu yaptırım çerçevesine dahil edilebileceğini belirtti. İran’ın adını açıkça anan Trump, “Aynı formülü İran için de kullanabiliriz” sözleriyle Washington’un dış politikada çok daha sert bir çizgi izlemeye hazır olduğunun sinyalini verdi.
KÜRESEL EKONOMİDE DENGELERİ DEĞİŞTİREBİLİR
Trump yönetiminin planladığı yeni yaptırımlar, uluslararası ticarette önemli sonuçlar doğurabilir. Rusya ile işbirliği yapan ülkeler, yaptırım riski nedeniyle ticaret politikalarını gözden geçirmek zorunda kalabilir, enerji piyasasında fiyat dalgalanmaları yaşanabilir. Ayrıca hem Avrupa hem Asya’da, ABD’nin bu sert tutumu diplomatik gerilimleri artırabilir. Trump’ın açıklamaları, ABD’nin ekonomik yaptırımları bir dış politika aracı olarak daha güçlü kullanmaya geçeceğini gösteriyor.
Trump’ın “çok ağır yaptırım” uyarısı, hem Rusya hem de İran için yeni bir baskı döneminin işareti olarak değerlendiriliyor. Washington’ın bu hamlesi, küresel ticaret dengelerini etkileyebilecek nitelikte. Önümüzdeki süreçte hem enerji piyasaları hem de ülkeler arası ilişkiler bu sert çizgiden doğrudan etkilenecek gibi görünüyor.