Kocaeli’nin İzmit ilçesinde bulunan bir antika dükkanı, Türkiye’de benzeri zor bulunan bir koleksiyona ev sahipliği yapıyor. Dükkan sahibi Hamdi Dinibütünoğlu’nun satın aldığı 5 bin adet bebek kafasından oluşan bu sıra dışı birikim, hem ilgi çekiyor hem de ziyaretçilerde farklı duygular uyandırıyor. Koleksiyonun ilk sahibinin 50 yıllık bir emeğin ürünü olduğu bilinirken, Dinibütünoğlu bu eşsiz parçaları iki yıl önce Kütahya’dan getirerek dükkanında sergilemeye başladı.
50 YIL BOYUNCA BİRİKTİRİLEN KOLEKSİYON İZMİT'E TAŞINDI
Dinibütünoğlu, koleksiyonla ilk karşılaştığında gördükleri karşısında şaşkınlık yaşadığını belirtiyor. Yaşlı bir adamın yarım yüzyıl boyunca bit pazarları, antika mağazaları ve çöplerden topladığı bebek kafalarını bir araya getirmiş olduğunu öğrenince koleksiyonu satın almaya karar verdi. Koleksiyonun ilk sahibi ise geçen yıl hayatını kaybetti. Koleksiyonun Türkiye’de tek olduğuna dikkat çeken Dinibütünoğlu, yaşlı adamın başta koleksiyonunu vermek istemediğini belirterek sürecin oldukça duygusal geçtiğini ifade ediyor.
Dinibütünoğlu, amcanın yıllar içinde bebeklerin gövdelerini saklamayı bırakarak yalnızca kafaları toplamaya başladığını aktardı. Zamanla bunları kavanozlarda sergilemeye karar veren yaşlı adamın bu yöntemi koleksiyonun en dikkat çekici yönlerinden biri haline gelmiş. Dinibütünoğlu konuşmasına şu sözlerle devam etti:
“Yaklaşık 5 bin bebek kafası var. Amca bu koleksiyondan ayrılmak istemedi ama ilerleyen yaşından dolayı bize layık gördü. Bu koleksiyonunu iki sene önce satın aldık. Aklına bu kavanoz fikri gelmiş. Kavanozlara dizerek bunları sergilemeye başlamış.”
KOLEKSİYONUN ARKASINDA HÜZÜNLÜ BİR HİKAYE VAR
Koleksiyonun duygusal yönüne değinen Dinibütünoğlu, yaşlı adamın bu bebeklerle arasında güçlü bir bağ olduğunu belirtiyor. Koleksiyonun sahibinin, yıllarca neden bu kadar bağlı olduğu sorulduğunda sessiz kalmayı tercih ettiğini de ekleyen Dinibütünoğlu şöyle devam etti:
“Amca bizimle hiç görüşmek istemedi çünkü bunlardan vazgeçmek istemiyordu. Sonra hepsini almak üzere anlaştık. Amcaya, ‘Bunların bir hikayesi var mı?’ dedim. Bana, ‘Boşver, karıştırma orayı’ dedi. Gülen yüzlerden çok etkilendiğini söylemişti. ‘Bebekler hep güler oğlum’ demişti bana.”
1940’lardan 2000’lere kadar farklı dönemlere ait bebek kafalarının bulunduğu koleksiyonda; gülen, somurtan, sinirli veya şaşkın ifadeler içeren birçok model yer alıyor. Dinibütünoğlu, koleksiyonun kimi ziyaretçilere şirin, kimilerine ise ürkütücü geldiğini de belirtiyor.
"ÇOCUKLAR KORKMUYOR, BÜYÜKLER DAHA ÇOK KORKUYOR"
“Çocuklar hiç korkmuyor, büyükler daha çok korkuyor. Oyuncak kafalar renkli renkliler ve baktığınız zaman aslında bebek hep güler. Bebekler, çocuğa neşe katmak için yapılan bir oyuncak olduğu için hep yüzleri güler. Bu şekilde sergileniyor olmaları birazcık onlara da ilginç geliyor. Büyükler birazcık ürküyor. ‘Birden ürktüm ya’ diyorlar çünkü büyüklerin kafasında dönen şeylerle, çocukların beyinlerindeki güzel düşünceler aynı olmuyor. Ben o yüzden çocukları da çok seviyorum.”
