İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, Girişimci İşadamları Vakfı (GİV) tarafından Eyüpsultan'daki Bahariye Mevlevihanesi'nde düzenlenen Türkiye Girişimci Buluşması-Fikirden Girişime 2025 ve 12. GİV Girişimcilik Ödülleri törenine katıldı. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, İstanbul Valisi Davut Gül, girişimciler, yatırımcılar ve kamu temsilcilerinin yer aldığı programda konuşan Erdoğan, Türkiye'nin ekonomik büyüme sürecine, altyapı yatırımlarına ve büyük sermaye sahiplerinin tutumuna dair açıklamalarda bulundu.

TÜRKİYE EKONOMİSİNİN BÜYÜMESİNİ KONUŞTUĞUMUZ ZAMAN BİR ŞEY GÖRÜYORUZ

Bilal Erdoğan, program kapsamında girişimcilerin stantlarını gezerek projeleri incelediğini belirttikten sonra, Türkiye'nin ihracat ve büyüme rakamlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

"Videoda da, 'Her iş günü 1 milyar dolar ihracat neredeyse oraya geleceğiz.' demişiz. Oraları kırdık geçtik. Şu anda 275 milyar dolara geldik. Türkiye ekonomisinin büyümesini konuştuğumuz zaman bir şey görüyoruz. Türkiye'de 75 yılda kişi başına milli gelir aşağı yukarı 6-7 kat büyümüş. Son 23 yılda da 6-7 kat büyümüş. Yani son 23 yıldır yüzde 5,4 büyümüşüz."

Erdoğan, bu büyümenin dünyada ve Türkiye'de yaşanan olumsuzluklara rağmen sağlandığını belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katkılarına dair şunları söyledi:

"Recep Tayyip Erdoğan'ın kıymetini, bu kadar hızlı büyüyemediğimiz, ekonominin katlanarak gitmediği zamanlarda anlayacağız. Ne zamanlar yaşamışız, ne kadar hızlı büyümüşüz, ne kadar hızlı gelişmişiz."

Eski CEO Ertekin: 'Holding patronu oğluna bırakıyorsa... Siyasi miras kanından birine emanet edilebilir'
Eski CEO Ertekin: 'Holding patronu oğluna bırakıyorsa... Siyasi miras kanından birine emanet edilebilir'
İçeriği Görüntüle

Recep Tayyip Erdoğan'ın Kıymetini Ekonomi Katlanarak Gitmediğinde Anlayacağız 2

DEVLET GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİNİN GEREKSİNİMİ OLAN HER ŞEYİ TAMAMLAMIŞ

Girişimcilik ekosisteminin güçlü bir altyapıya ihtiyaç duyduğunu ve Türkiye'nin bu alanda bir eksiği kalmadığını vurgulayan Erdoğan, insan kaynağına yapılan yatırımlara değindi. Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti:

"İnsanımıza nasıl yatırım yapmışız? Eğitim, sağlık. Bugün Türkiye sağlık sistemi itibarıyla bu milli gelir düzeyinde dünyada en mükemmel sağlık hizmetini veren ülkedir. Türkiye'de devlet, Cumhurbaşkanımızın özel hassasiyeti sayesinde bunu başarmıştır. Yoksa 30 yıl önce hastaneden hastasını alamayan, alınamayan bir Türkiye vardı. Değil üç gün, üç ay, üç yıl sonrasına randevu alınamayan Türkiye vardı. Bugün gerçekten artık sağlık turizminin önemli destinasyonlarından biri olmaya uğraşan bir Türkiye söz konusu. Milyarlarca doları sadece dışarıdan ameliyat, fizik tedavi, veyahut da estetik, diş ameliyatları, diş bakımı için kazanan bir ülke durumuna geliyoruz."

Eğitim alanındaki verilere de değinen Erdoğan, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"Dolayısıyla insana yatırım yapmak, sağlık ve eğitim. Eğitimde nasılız peki? Eğitimde sınıf başına düşen öğrenci sayısı 35-40'larda olan bir ülkeden 20'ye geldik toplamda. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı. Bir göstergede budur. Bugün Türkiye'de 1,1 milyonun üzerinde öğretmenimiz var. 17 milyon civarında öğrencimiz var. Şu anda birinci sınıfa başlayan öğrenci sayısı 1 milyonun altına düştü. Altın standarttayız şu anda biz. Devlet girişimcilik ekosisteminin gereksinimi olan her şeyi tamamlamış."

BÜYÜK SERMAYE SAHİBİNİN GÜNAHI VE VEBALİ ÇOK

Genç girişimciler ve Teknofest süreçlerine değinen Erdoğan, özel sektör finansmanı ve büyük sermaye sahiplerinin tutumunu eleştirdi. Erdoğan konuyla ilgili şu açıklamaları yaptı:

"Teknofest'te en son 1,5 milyonun üzerinde öğrenci, teknoloji takımlarında yarışmalara katılıyor. O çocuklar yarının girişimci adayları. Yani buralardaki başvuruların yüzlerle, yüz binlerle artacağını şimdiden hayal edebilirsiniz. Bizde eksik olan taraf özel finansman. Yani illa devlet verecek. Artık öyle bir devre geldi ki Türkiye, bu kadar altyapı yatırımını gerçekleştirdikten sonra artık vatandaşın 'Sıra bende ben ne yapacağım.' diyor olması lazım."

Özellikle TÜSİAD'a yönelik eleştirilerde bulunan Erdoğan, deprem sürecindeki katkıları sorgulayarak şunları kaydetti:

"Türkiye'de son 23 yılda yapılan yatırımlara baktığımız zaman ya devlet eliyle yapılmış ya da devlet teşvikleri kadar yapılmış. Onun ötesinde yapan varsa yoksa bizim KOBİ'lerimiz, Anadolu kaplanlarımız. Yani büyük sermaye maalesef biriktirdiği parayı biriktirmeye devam ediyor. Asrın felaketi olduğunda TÜSİAD neredeydi? TÜSİAD çıkıp da 'Biz de şöyle 50 bin konutu TÜSİAD üyeleri olarak yapıyoruz.' diyemez miydi? Ne oldu, biriktirdiğiniz paralar nereye gitti? Yatırım yapmıyorsun. Hadi gel bu memlekette depremzedenin 50 bin tane konutunu sen yap, bak devlet 500 bin tane konutu yapıyor. Yine elini cebine daldıranlar bir şekilde 'yandaş' diye yaftalananlar. Onlar yine gelip vatandaşın yanında yer alıp, vatandaşın konutlarını yapmaya koştular. Dolayısıyla bu ülkede sermaye sahibi, özellikle büyük sermaye sahibinin günahı, vebali çok. Ne fakir fukaranın, garip gurabanın yanında dururlar, ne devletin yanında dururlar, ne de girişimcinin yanında dururlar. Oradaki eksikliğin biraz giderilmesine ihtiyacımız var."

Erdoğan konuşmasını, sivil toplumun rolüne değinerek şu sözlerle tamamladı:

"Ülke geliştikçe sivil toplum da güçlenir, söz sahibi olur, siyasete daha fazla yön verir. Dolayısıyla işte size girişimcilikle ilgili bir sivil toplum kuruluşu, bence sermaye sahiplerine de lobi yapması, baskı yapması lazım."

Kaynak: AA