2026 yılı Ocak ayında devreye girmesi beklenen asgari ücret zammı, milyonlarca çalışan için kritik önemde. Ekonomi çevrelerinde, özellikle Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından güncellenen %31–33 aralığındaki enflasyon tahmini temel alınarak, aralık ayında yapılacak Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısında %24 ile %33 arasında zam olasılığı konuşuluyor. Siteler’deki mobilya işçileri ise bu senaryolara temkinle bakıyor. Ahşap montajdan cilalamaya, paketlemeye kadar farklı hatlarda çalışan işçiler, yaşam maliyetlerinin artışı ve alım gücünün erimesi konusunda net ifadeler kullanıyor.
MASADA DÖRT GERÇEKÇİ ZAM SENARYOSU VAR
TCMB’nin enflasyon beklentileri baz alındığında, 2026 için öne çıkan zam senaryoları şu şekilde:
%24 (27.319 TL)
%31 (28.957 TL)
%32 (29.178 TL)
%33 (29.399 TL)
Bazı analizler ise daha iddialı oranlara da işaret ediyor. Ancak Siteler’de çalışan işçiler, bu teorik fiyat tahminlerinden ziyade “cepte hissedilen” ücret artışına odaklanıyor.
SİTELER'İN MOBİLYA EMEKÇİLERİ NE DİYOR?
CELAL A. (59, MOBİLYACI)
“16 senedir buradayım. Kira, elektrik, ulaşım derken her ay cebimde kalan kısmı artık önceki yıllardan daha az hissediyorum. Zam olursa mutlaka isteriz ama ‘artış’ kelimesi her zaman cüzdana eşit yansımıyor.” Maliyet baskısının büyük olduğunu söyleyen Yasin, “Zam derken iki tarafta da bir dengelenme olmalı” diyor.
MUAMMER Y. (64, MOBİLYA İSKELET USTASI)
“Geçen ay peynirin kilosu bile yine lira zamlandı. Bunun gibi gelecek zamlar bizi korkutuyor. Zam istiyoruz ama temel gıda, kira, elektrik de durmadan zamlanıyorsa bu artış bize ne kadar nefes aldırır, emin değilim.” Muammer usta, alım gücüyle ilgili en büyük endişesinin “artışın reel olarak hissedilmemesi” olduğunu söylüyor.
Özcan E. (60, MOBİLYA OYMA USTASI)
“Biz çok zor şartlarda çalışıyoruz. Kimyasallarla uğraşıyoruz, tehlikeli malzemeler var, yoğun mesai yapılıyor. Ben kronik astım hastasıyım. Bu meslek yüzünden on iki yıldır bu hastalıkla boğuşuyorum. İşe gelmediğim günler rahatım ama geldiğim zaman akşamın bir an önce gelmesini istiyorum, eve gidip hava makinesiyle hava alıyorum. Mecburum çalışmaya çünkü geçinmek çok zor ve iki bekar kızım var. Daha fazla para almak isteriz ama atölye maliyeti de yükseliyor. Zam gelse bile ham madde bilançomuza bağlı olarak paramız yine eriyebilir.” Özcan usta bu sözleriyle para kazanmanın ve daha önemlisi buna mecbur olmanın zorluğunu ve "çaresizliğini" bir kez daha gözler önüne seriyor.
Ramazan (22, ÇIRAK)
"%30 zam kulağa çok iyi geliyor ama Siteler’den malzeme aldığımız tedarikçiler de zam yapıyor. Sünger, kumaş, iskelet… Hepsi pahalılaşıyor. Zam gelsin ama temel malzeme fiyatları da kontrol edilmezse, biz kazansak bile cebimizdeki paranın değeri düşer. Ben daha çok gencim ama on iki yaşından beri burada Siteler'de çalışıyorum. Artık her şeyin hayırlısı olsun.”
MALİYET BASKISI İŞVERENİ DE ZORLUYOR
Siteler’deki atölye sahipleri işçi ücretlerinin artmasını istiyor fakat artan hammadde maliyetleri bu arzuyu dengeliyor. MDF, sünger, ithal metal aksamların fiyatı yükselirken bir işletme sahibi olan Uğur Ç. şöyle diyor:
“90’lı yıllarda kur sabitti, şimdi her parça dışarıdan geliyor ve maliyeti çok yükseldi. İşçiye hakkını vermek istiyorum ama zam ile fiyatları da yukarı çekmek zorunda kalırsak alım düşer, siparişler azalır. Bazı günler para yetiştiremediğim için işçilere mesai istedikleri halde yazamıyorum çünkü ek mesai ücretlerini ödeyecek bir fark çıkmıyor. Devletin SGK primi indirimi ya da vergi desteği gerekiyor.”
REEL ALIM GÜCÜ SORUNU: NOMİNAL ZAM YETERLİ Mİ?
Ekonomistler, nominal artışın (yüzde 24–33) yeterli olmadığını reel ücretin, yani ücret artışının enflasyon ve temel madde fiyatlarındaki yükselişin altında kalıp kalmayacağının belirleyici olduğunu söylüyorlar.
Gıda ve kira fiyatlarının %40,
Enerji ve ulaşım maliyetlerinin %30 ve üzeri artabileceği senaryolar işçilere olası bir kayıp getirebilir.
Böyle bir durumda, %30 nominal zam “rahatlama” değil, görece bir denge olabilir.
SİTELER İŞÇİLERİNİN ORTAK MESAJI
Ankara Siteler’de çalışan mobilya işçileri açıkça diyor. “Zam istiyoruz ama sadece rakamla yetinemeyiz. Gerçek alım gücü bizim için önemli.” “Artsa ne olacak?” sorusu onların ortak kaygısı. Çünkü ekmek, su ve kira da artıyor. Zam gelsin ama girişte yapılan artış cüzdanda hissedilsin, diyorlar. Aralık’ta Komisyon’un alacağı karar ve Ocak 2026’da yansıyacak yeni ücret, Siteler’deki işçiler için sadece maaş değil gündelik hayatlarını sürdürebilme umudu olacak.