Çin’in 2016 yılında hisselerinin büyük kısmını devraldığı Pire Limanı, ABD ile Yunanistan arasında yeni bir diplomatik gerilim başlığını oluşturdu. Pekin’in liman üzerindeki hakimiyetinin giderek artması, Washington tarafından stratejik bir tehdit olarak değerlendiriliyor.
WASHINGTON’DAN NET MESAJ: AVRUPA’DA ÇİN VARLIĞI İSTEMİYORUZ
Pire Limanı, Çin’in Avrupa’daki en önemli lojistik noktalarından biri olarak öne çıkıyor. ABD ise Pekin’in bu kritik merkezdeki etkisinin genişlemesinden rahatsız. Konuya ilişkin açıklama yapan ABD’nin Yunanistan Büyükelçisi Kimberly Guilfoyle, “Çin'in Pire Limanı üzerindeki kontrolü bizim için kabul edilemez. Çin'i buradan çıkartmak istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Guilfoyle, durumu “talihsiz” olarak değerlendirdi ancak çözüm önerisi de sundu: Pire Limanı’nın yeniden satılarak Çin etkisinin sonlandırılabileceğini söyledi.
LİMANIN SATIŞI MASADA
Büyükelçinin “Pire Limanı satılabilir” çıkışı, Pekin’in bölgedeki yatırımlarına yönelik ABD baskısının artacağı yönünde yorumlandı. Liman, Avrupa’ya Asya üzerinden gelen ürünlerin önemli bir geçiş noktası olması nedeniyle jeopolitik açıdan kritik konumda bulunuyor.
YUNANİSTAN EKONOMİK KRİZ DÖNEMİNDE ÇİN’E YÖNELMİŞTİ
Atina yönetimi, ekonomik kriz döneminde yabancı yatırım ihtiyacı sebebiyle Çinli şirketlerin limanın hisselerini devralmasına onay vermişti. O dönem stratejik bir çıkış olarak görülen bu hamle, bugün ABD-Çin rekabetinin merkezine yerleşmiş durumda.
ABD, PEKİN’İN AVRUPA’DAKİ ETKİSİNDEN RAHATSIZ
Washington, küresel ölçekte Çin ile rekabetini sürdürürken, Pekin’in Avrupa’daki liman projelerini “etki alanı genişletme” stratejisinin parçası olarak değerlendiriyor. Pire Limanı da bu stratejik ağın önemli durağı olarak öne çıkıyor.
ABD’nin son çıkışının, Çin’in Avrupa’daki ekonomik ve lojistik yatırımlarına yönelik baskıyı daha da artırması bekleniyor.
