Almanya'nın önde gelen dergilerinden Focus, Alman istihbaratı BND'nin 1976 yılından itibaren Türkiye'deki telefon hatlarını gizlice dinlediğini ortaya koyan bir makale yayımladı. Bu gelişme, Alman gazeteciliğinin derinliklerinde saklanan yeni bir gizemi gün ışığına çıkardı.
Öte yandan, farklı bir Alman gazetesi, Türkiye'nin İran örneğinden esinlenerek gizli bir nükleer program yürüttüğünü ve nükleer silah üretme yolunda ilerlediğini iddia etti. İddiaya göre, 2010 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın direktifiyle Türkiye'de uranyum zenginleştirme tesisi inşa edildi ve bu alanda gereken teknik bilgi Pakistan’dan sağlandı. Alman istihbaratı BND ise bu kritik faaliyetlerle ilgili kapsamlı bir soruşturma sürdürüyor.
SURİYE MESELESİNDE DOĞRUDAN YER ALIYOR
BND üzerine uzmanlaşmış ve çeşitli kitaplar kaleme alan Enbom, Alman istihbaratının iki farklı cephede faaliyet gösterdiğini belirtiyor: "Alman istihbaratı çift hat üzerinde çalışıyor: bir yandan uluslararası terörizmle mücadele ediyor, diğer yandan Türkiye istihbaratıyla Suriye'ye savaşçı geçişleri konusunda işbirliği yapıyor." Enbom, BND’nin Suriye’de yaşanan vekalet savaşına doğrudan savaşçı temininde rol aldığını vurguluyor.
Tartışmalar daha da alevlendiğinde, ABD'nin Almanya'nın Türk liderleri dinlediğini açıklaması karşısında Almanya, ABD'yi Türkiye'yi dinlemekle suçladı. Böylece iki ülkenin de Türk liderlerin özel görüşmelerini izlediği gerçeği ortaya çıktı.
Alman haftalık dergisi Der Spiegel, bu gelişmeleri analiz ederken, sadece ABD’nin değil İngiltere’nin de Türkiye’yi hedef aldığına dair belgeleri paylaştı. Der Spiegel, ABD ve İngiltere tarafından dinlenen Türk liderlerin isimlerini tek tek açıkladı: Recep Tayyip Erdoğan ve AK Partinin tüm üst düzey liderleri bu kapsamda gözetim altındaydı.
TÜRKİYE BÜYÜKELÇİLİĞİ DİNLENDİ
Dergi, dinlemenin gerçekleştiği adreslerden birinin Washington’daki Türkiye Büyükelçiliği olduğunu ifade etti. Özellikle İngiltere'nin Türkiye'nin enerji sektörüyle ilgili kritik görüşmeleri izlediği bilgisi kamuoyuna sunuldu.
Der Spiegel, ABD'nin PKK ile mücadelede Türkiye ile omuz omuza görünürken, aslında Türk hükümeti, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Genelkurmay Başkanlığı'nı dinlediğini ortaya koydu. Dahası, ABD'nin Türk devlet yetkililerinin bilgisayarlarını hacklediği, e-postalarını gizlice okuduğu ve arşivlediği, ardından elde edilen bu hassas bilgileri İngiltere, Kanada, Yeni Zelanda ve Avustralya gibi müttefikleriyle paylaştığını belgelerle açıkladı.
