İncelemelerde, sivil kişilerin veya şirketlerin temin edemeyeceği askeri mühimmat ve silahlara ait fotoğraflarla birlikte İsrail'de askeri veya siyasi alanda faaliyet gösteren İsrailli vatandaşlara ait pasaport fotoğraflarına ulaşıldı. Ayrıca, PKK/KCK ve FETÖ/PDY terör örgütlerine mensup şahıslarla ve çeşitli ülkelerin konsolosluk görevlileriyle yoğun iletişim irtibatı ortaya kondu.
MASAK incelemesi sonucunda, ticari bir işletmesi bulunmayan Hüseyin Gün'ün yurt içi ve yurt dışına önemli miktarda para transferleri yaptığı, hesaplarından 85 milyon liranın nakit olarak çekildiği ve bu paraların kullanımına ilişkin herhangi alım-satım kaydı bulunmadığı belirtildi. El yazısı belgelerde darbe girişimleri ve iç karışıklıklarla ilgili notlar ile Türkiye’de görüştüğü kişi veya kurumların günlük kaydı tespit edildi.
Şüphelinin yabancı bir ülke lehine yaptığı istihbarat paylaşımında bulunduğu, FETÖ/PDY üst yönetiminde olduğu belirtilen Mustafa Özcan ile yüz yüze görüştüğü ve öneriler aldığı da kayıtlara geçti. Orta Doğu, Afrika ve Türkiye ile ilgili topladığı bilgileri yabancı ülke istihbaratına ilettiği ortaya çıktı.
ESKİ BAKANLAR VE ŞAHISLARIN FOTOĞRAFLARI PAYLAŞILDI
Hüseyin Gün'ün, yabancı devletlerin istihbarat görevlileriyle kriptolu haberleşme programı 'Wickr' aracılığıyla iletişim kurduğu, bu program üzerinden eski bakanlar ve önemli şahısların gizli fotoğraflarının paylaşıldığı vurgulandı.
Soruşturma belgesinde ayrıca, Gün'ün Ekrem İmamoğlu'nun casusluk suç örgütünün üst yöneticisi olarak Necati Özkan ile yakın işbirliği içerisinde olduğuna dair görüşmelerin tespit edildiği belirtilmiştir. Bu görüşmelerde, dijital istihbarat toplama çalışmaları, gönüllülerin aktif hale getirilmesi ve telefonların casus yazılımlar aracılığıyla dinlenmesi gibi stratejik detaylar yer aldı.
Suç örgütünün asıl amacının maddi menfaat sağlamak ve Ekrem İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı için fon oluşturmak olduğu, seçim kampanyasında seçmenlerin gizli bilgilerini sızdırarak bu hedef doğrultusunda hareket edildiği belirlendi. Ayrıca, yabancı istihbarat servisleriyle paylaşılan seçmen bilgileriyle stratejik analizler yapıldığı belirtildi.
MERDAN YANARDAĞ İLE İRTİBATLI OLDUKLARI ORTAYA ÇIKTI
Medya mensubu Merdan Yanardağ'ın da şüpheli Hüseyin Gün ile casusluk faaliyetlerinde irtibatlı olduğu, seçim sürecinin basın ayağını organize ettiği ve seçimlerin manipülasyonu için faaliyet yürüttüğü açıklamada yer aldı. Yanardağ'ın evi ve iş yerinde arama yapıldığı ve gözaltına alındığı bildirildi.
Şüpheliler İmamoğlu ve Özkan'ın halen ceza infaz kurumunda tutuklu oldukları ve casusluk suçundan sorgulanmak üzere savcılığa getirilmesi için müzekkere yazıldığı belirtildi. Hüseyin Gün'ün ise suç örgütü yöneticiliği nedeniyle cezaevinden İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne getirileceği ifade edilerek, soruşturmanın Milli İstihbarat Teşkilatı ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü işbirliğiyle kararlılıkla sürdürüldüğü vurgulandı.




