ABD’nin Bağımsızlık Günü olan 4 Temmuz’da sosyal medya hesabından dikkat çeken bir paylaşım yapan Elon Musk, “İki partili –bazılarına göre tek partili– sistemden bağımsızlık istemez misiniz?” diyerek yeni bir anket başlattı. Musk’ın yönelttiği “Amerikan Partisi’ni kurmalı mıyız?” sorusu kısa sürede büyük ilgi gördü.

Yaklaşık 240 bin kullanıcının katıldığı ankette, yüzde 62 oranında “evet” oyu çıkarken, yüzde 38 ise bu fikre karşı çıktı.

6868Dfda89D8B647 W1200Xh644

İnsan zihninin en parlak dönemi o yaşlar
İnsan zihninin en parlak dönemi o yaşlar
İçeriği Görüntüle

Yeni Partinin Stratejik Hedefi: Anahtar Bölgelerde Etki

Anketin ardından Musk, olası partinin nasıl bir siyasi strateji izleyeceğine dair ipuçları da verdi. Doğrudan başkanlık yarışına girmeyi düşünmeyen Musk, Senato’da birkaç, Temsilciler Meclisi’nde ise yaklaşık 10 seçim bölgesine odaklanarak kilit yasalar üzerinde belirleyici bir güç oluşturabileceklerini söyledi.

“Bu yeterli olur. Böylece halkın gerçek iradesi temsil edilebilir.” ifadeleriyle, yeni oluşumun amaçlarını özetledi.

Trump’la Gerilim Derinleşiyor

Musk’ın bu çıkışının arka planında, ABD Başkanı Donald Trump ile yaşanan gerginlik de bulunuyor. 1 Temmuz’da Beyaz Saray’da konuşan Trump, Musk’ın kendisine yönelik eleştirilerini “elektrikli araç sektöründeki pazar kaybının bir yansıması” olarak değerlendirdi ve “Daha fazlasını da kaybedecek” diyerek sert çıktı.

Musk, Amerikan Partisi fikrini ilk kez Haziran ayı başında gündeme getirmiş, o dönemde de bir başka anket paylaşarak “ABD’de sessiz çoğunluk olan ortadaki yüzde 80’i temsil edecek yeni bir siyasi oluşuma ihtiyaç var. Bu kaderdir.” demişti.

Sıradaki Hamle Ne Olacak?

Elon Musk henüz doğrudan siyasi adaylık sinyali vermese de attığı adımlar, yalnızca teknoloji ve iş dünyasında değil, Amerikan siyasetinde de ciddi bir etki yaratma hedefinde olduğunu gösteriyor. Özellikle “bağımsız seçmen” profiline hitap eden açıklamaları, iki partili düzene karşı bir alternatif arayan kesimlerde yankı bulmuş durumda.