Binlerce yıl önce Urfa’da yükselen Göbeklitepe, insanlık tarihinin en eski tapınaklarından biri olarak biliniyor. Ancak enerji koçu ve metafizik rehberi Özgür Alp Gündüz, bu alanın yalnızca bir arkeolojik miras değil, aynı zamanda “kozmik bilincin kapısı” olduğunu söylüyor. Gündüz’e göre Göbeklitepe’deki taşlara işlenen semboller, yıldızların frekanslarını yansıtıyor ve günümüzde hâlâ belirli dönemlerde bu enerjiler “uyanış” sürecine giriyor.

KADİM TAŞLARIN SIRRI

Gündüz, Göbeklitepe’nin sadece taş bir yapı değil, insanlığın bilinç haritası olduğunu belirtiyor. Her bir taş sütunun gökyüzüyle iletişim kuran bir sembol olduğunu vurgulayan enerji koçu, “Akrep, kartal, yılan ve tilki figürleri doğanın değil, yıldızların dilidir” diyor.

Kadim uygarlıkların teleskoplar yerine içsel sezgilerini kullanarak evrenle bağlantı kurduğunu ifade eden Gündüz, Göbeklitepe’nin mimarlarının “yıldızlarla konuşabilen” bir bilinç seviyesinde olduğunu aktarıyor.

YEDİ KAPI VE BİLİNÇ DÜZEYLERİ

Göbeklitepe’nin çevresinde “yedi kapı” olarak tanımlanan enerji alanlarının bulunduğunu söyleyen Gündüz, bu yapının yedi bilinç düzeyini temsil ettiğini belirtiyor.

Bu yedi kapı sırasıyla;

Gündüz, bu aşamalardan geçişin “riyazat” adını verdiği içsel bir süreçle mümkün olduğunu, bunun fiziksel değil, zihinsel ve ruhsal bir denge yolculuğu olduğunu ifade ediyor.

AKREP SEMBOLÜ VE DÖNÜŞÜM ANLAMI

Kadim metinlerde sıkça karşılaşılan akrep sembolü, Gündüz’e göre “karanlığın bekçisi” anlamına geliyor. Akrep zehriyle yapılan riyazatın, aslında insanın kendi gölgesiyle yüzleşmesi olduğunu belirten Gündüz, “Zehir öldürmez, dönüştürür. Bu sembol, ruhun arınma sürecini temsil eder” açıklamasında bulunuyor.

MODERN BİLİMLE RUHSAL UYANIŞIN KESİŞİMİ

Gündüz, günümüz biliminde “ruhun molekülü” olarak bilinen DMT kavramına da değiniyor. Ona göre bu madde, kimyasal bir olgudan çok, beynin ruhsal frekanslara uyumunu sembolize ediyor. “Epifiz bezinin uyanışı” olarak adlandırılan bu süreçte niyet, nefes ve farkındalık, bilincin anahtarları olarak görülüyor.

ÜÇ ADEM’DEN ÖNCE: KOZMİK HAFIZA

Özgür Alp Gündüz, kadim metinlerde geçen “Üç Adem’den Önce” ifadesini insanlığın ruhsal evrimiyle ilişkilendiriyor. Göbeklitepe’nin enerjisel olarak galaktik frekansların yeryüzüne ilk temas ettiği noktalardan biri olduğunu belirten Gündüz, “Bugün bu titreşimi hissedenler, insanlığın unutulmuş hafızasına dokunuyor” diyor.

MODERN ZAMANIN ÇAĞRISI

Enerji koçu, Akrep, Yay ve Oğlak dönemlerinde Göbeklitepe’nin enerjisel olarak yeniden aktif hale geldiğini ve bu dönemin “Enerji Uyanışı Çağı” olarak tanımlandığını vurguluyor. Gündüz, “Göbeklitepe sadece geçmişin değil, geleceğin de sırrını taşır. Yedi kapıdan geçen her insan, kendi evrenini yeniden inşa eder” ifadelerini kullanıyor.

Muhabir: Hüseyin Emir Ay