Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), yılın son Enflasyon Raporu toplantısında yıl sonu tahminlerini güncelledi. Başkan Fatih Karahan tarafından açıklanan yeni öngörülere göre, 2025 yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 31-33 aralığına çıkarıldı. Merkez Bankası, önceki raporunda bu oranı yüzde 25-29 bandında öngörmüştü. Revizyonun gerekçesi olarak enerji fiyatları, küresel gelişmeler ve iç talepteki seyir gösterildi. Karahan, “Enflasyon, gıda fiyatlarının etkisiyle tahmin aralığımızın üzerinde gerçekleşti" sözleriyle öngörü konusunda yanıldıklarını ifade etmiş oldu.

ENFLASYON TAHMİNİ YÜKSELDİ, HEDEFLER DEĞİŞTİ Mİ?
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, 2025 yılı 4. Enflasyon Raporu sunumunu İstanbul Finans Merkezi’ndeki TCMB yerleşkesinde gerçekleştirdi. Karahan, yaptığı sunumda 2025 yılı sonunda enflasyonun yüzde 31 ile yüzde 33 aralığında olacağını öngördüklerini belirtti.
“2025 yıl sonunda enflasyonun yüzde 31 ile yüzde 33 aralığında olacağını tahmin ediyoruz. 2026 sonu için ise tahminlerimiz, enflasyonun yüzde 13 ile yüzde 19 aralığına gerileyeceğine işaret ediyor.”
Bir önceki raporda 2025 yılı tahmin aralığı yüzde 25-29, 2026 tahmin aralığı ise yüzde 13-19 olarak açıklanmıştı. Bu raporda yalnızca 2025 tahmininde yukarı yönlü güncelleme yapıldı.
"DEZENFLASYON SÜRECİ YAVAŞLADI AMA HEDEFLERE UYUMLU SEYREDECEK"
Karahan, sunumunda küresel gelişmeler, iç talep dengesi ve para politikasına ilişkin önemli mesajlar verdi:
“2024 yılı haziran ayından bu yana devam eden dezenflasyon süreci son dönemde yavaşlasa da atacağımız adımlarla enflasyonun ara hedeflerle uyumlu şekilde seyretmesini sağlayacağız.” Küresel belirsizliklerin devam ettiğine dikkat çeken Karahan, “Küresel dezenflasyon süreci bir miktar ivme kaybetti.” dedi. Ayrıca sıkı para politikasının bir sonucu olarak talep kompozisyonunda dengelenmenin sürdüğünü vurguladı.

DEZENFLASYON GÖRÜNÜMÜ OLACAK
Karahan, üçüncü çeyreğe ilişkin talep verilerinin dezenflasyonist düzeyde olduğunu belirterek yılın geri kalanında bu görünümün süreceğini ifade etti.
“Talebe ilişkin veriler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, üçüncü çeyrekte talep koşullarının dezenflasyonist düzeyde olduğunu gösteriyor. Yılın geri kalanında dezenflasyonist görünümün korunacağını öngörüyoruz.” Cari açığın milli gelire oranının uzun dönem ortalamalarının altında kalacağını da vurguladı.
"ENFLASYON, GIDA FİYATLARININ ETKİSİYLE TAHMİN ARALIĞIMIZIN ÜZERİNDE GERÇEKLEŞTİ"
Son aylarda enflasyonun beklenenin üzerinde seyrettiğini ifade eden Karahan, şunları söyledi:
“Son iki ayda enflasyon, gıda fiyatlarının da etkisiyle tahmin aralığımızın üzerinde gerçekleşti. Ana eğilim göstergeleri dezenflasyon sürecinin yavaşladığına işaret ediyor. Para politikasında sıkı duruşumuzla ana eğilimdeki düşüşün devamını sağlamakta kararlıyız.”
KİRA ENFLASYONU ÖNGÖRÜLENDEN DİRENÇLİ
Karahan, hizmet enflasyonundaki ataletin korunduğunu ancak kira kaleminde son dönemde bir yavaşlama gözlendiğini belirtti:
“Kira enflasyonu öngörülenden dirençli seyretmekle birlikte son aylarda yavaşladı.” Beklentilerdeki iyileşmenin yavaşladığını dile getiren Karahan, bu sürecin kararlı para politikası duruşuyla destekleneceğini ifade etti.

KKM BAKİYESİ 4 MİLYAR DOLARIN ALTINA GERİLEDİ
Karahan, Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarındaki düşüşün Merkez Bankası bilançosundaki riskleri azalttığını vurguladı:
“2023 Ağustos’ta 140 milyar doların üzerine çıkan KKM bakiyesi 4 milyar ABD dolarının altına geriledi. KKM bakiyesinin kademeli olarak azaltılması ve TL mevduat payının artırılması parasal aktarım mekanizmasını güçlendirdi ve Merkez Bankası bilançosu üzerindeki riskleri azalttı.” Karahan, 2025, 2026 ve 2027 yılları için ara hedeflerin değişmediğini söyledi:
“2025, 2026 ve 2027 yılları için enflasyon ara hedeflerimizi, sırasıyla yüzde 24, yüzde 16 ve yüzde 9 olarak koruyoruz. Dezenflasyon sürecinde, ara hedeflerimize ulaşmak için sıkı para politikası duruşumuzu sürdüreceğiz. Politika faizine ilişkin adımları, enflasyon görünümüne odaklı ve toplantı bazlı bir yaklaşımla almayı sürdüreceğiz. Fiyat istikrarı, sürdürülebilir büyüme ve toplumsal refah artışı için ön koşuldur. Enflasyonu belirlediğimiz ara hedeflerle uyumlu şekilde düşürmek için ne gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz.”
Ayrıntılar geliyor...




