Uluslararası Barış ve Demokratik Toplum Konferansı’nda konuşan Veysi Aktaş, teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın gönderdiği mesajı katılımcılarla paylaştı.
MESAJ KONFERANSTA PAYLAŞILDI
Teröristbaşı Öcalan, mesajında İmralı’da geçen 26 yılın ardından Türkiye’de Kürt sorunu üzerinden yürütülen görüşmelere değindi. Mesajda, "Saygıdeğer düşünürler, değerli yoldaşlar, kıymetli delegeler ve sosyalizmin hala mümkün olacağına inanan tüm insanlar; İmralı Adasında, 26 yılını tamamlayan tecrit koşulları altında Türkiye’de Kürt sorunu üzerinden bir barış ve demokratik toplum arayışıyla devletle yeniden görüşmelerin başladığı bir süreçte sizlere sesleniyorum" ifadeleriyle başladı.
Aktaş tarafından okunan mesajda, teröristbaşı Öcalan’ın sürece ilişkin değerlendirmeleri aktarıldı. Öcalan mesajında, "Başlattığım Barış ve Demokratik Toplum çağrısı süreci bir diyalog sürecidir. Ortadoğu'da diyalog ve müzakere ile başarılacak çok şey vardır" ifadelerini kullandı.
Okunan metinde, Kürt siyasi hareketinin tarihsel sürecine de değinildi. Teröristbaşı Öcalan’ın mesajında, "Kürtler olarak 52 yıllık PKK mücadelesiyle varlık ve onur savaşını tamamladık ve artık demokratik cumhuriyetin ve demokratik toplumun yeniden inşa edileceği bir döneme girdik" sözleri yer aldı.
SOSYALİZMİN YENİDEN İNŞASI ELE ALINDI
Metinde sosyalizme dair yaklaşım aktarılırken, "Sizlerle bugün, burada sosyalizmin yeniden inşası yolunda Uluslararası Barış ve Demokratik Toplum Konferansında konuşmak kıymetli ve anlamlıdır" cümlesine yer verildi.
KAPİTALİZME YÖNELİK ELEŞTİRİLER
Teröristbaşı Öcalan, mevcut ekonomik sistemin kapsamlı bir çözümlenmesi gerektiğini belirterek, "Bugünkü kapitalizm ise artık bir kriz değil, insan türünü tehdit eden bir hastalık düzeyine ulaşmıştır" ifadelerini kullandı.
MARKSİZM ÜZERİNE GÖRÜŞLER PAYLAŞILDI
Metinde tarihsel ve teorik değerlendirmeler yapılırken, "Marksizmi Marks'tan ayrı görüyorum" ifadesiyle yaklaşımın çerçevesi çizildi. Öcalan, "Toplumsal tarihi sadece sınıfla izah etmeye çalışmasının, devlet ve ulus devleti yeterince çözememesinin bedeli ağır sonuçlar doğurmuştur" sözleriyle Marksizme dair eleştirilerini aktardı.
Mesajda, kapitalizmin köklerine ilişkin tarihsel perspektif aktarılırken, "Bu nedenle mevcut uygarlık sistemini ‘Kastik toplumsal katil sistemi’ olarak tanımlamayı daha doğru buluyorum" denildi.
Teröristbaşı Öcalan, küresel sistemin doğa ve toplum üzerindeki etkilerini değerlendirirken, "Bu gerçekliğe bağlı kalarak yeni bir kapitalist çözümlemeyi insanlığa sunmak, enternasyonalin de temel görevleri arasında olmaktadır" sözlerini kullandı.
Mesajda, toplumsal süreçlerin değerlendirilmesinde yönteme ilişkin görüşler aktarılırken, "Bu süreçte temel yöntem diyalektik materyalizmdir" ifadeleri yer aldı. Çelişkilerin yok edici değil, dönüştürücü biçimde ele alınması gerektiği belirtildi.
"DEMOKRATİK TOPLUM SOSYALİZMİ ZAFERE GÖTÜRÜR"
Metinde sosyalist program ve demokratik toplum ilişkisine dair değerlendirmeler paylaşılırken, "Ulus-devlet sosyalizmi başarısızlığa, demokratik toplum sosyalizmi ise zafere götürür" cümlesi dikkat çekti. Demokratik cumhuriyet, ekolojik ve kadın özgürlükçü paradigma mesajda öne çıkan başlıklar arasında yer aldı.
Mesajda devlet-toplum ilişkisine yönelik yaklaşım açıklanırken, "Devletle ilişkimi bir demokratikleşme ilişkisi olarak tanımlıyorum" ifadeleri kullanıldı.
ÜÇ TEMEL İLKE SIRALADI
Demokratik entegrasyon hukukunun toplumsal ve bireysel haklar temelinde şekillenmesi gerektiğini belirten teröristbaşı Öcalan, yaklaşımını şöyle ifade etti:
"Hukukun bireysel ve evrensel normlarla, kolektif haklarla yeniden toplum lehine yapılandırıldığı demokratik entegrasyon hukuku üç temel ilkeye dayanmalıdır; ‘Özgür yurttaş yasası, Barış ve demokratik toplum yasası, Özgürlük yasaları.’"
Teröristbaşı Öcalan, bu ilkelerin devletin norm devleti niteliğini güçlendireceğini ve toplumun kazandığı varlıkların kurumsal bir yapıya kavuşmasına katkı sunacağını belirterek, "Demokratik entegrasyon hukuku hem devleti norm devletine dönüştürecek hem de toplumun kazandığı varlığı kurumsal inşaya kavuşturup özgürlüğünü başarması anlamına da gelecektir" dedi.
Mesajda ayrıca şu alıntı yer aldı:
"Lenin de ‘Kapsamlı, gelişmiş bir demokrasi olmadan sosyalizm inşa edilemez’ diyordu."
MEKTUBU OKUYAN VEYSİ AKTAŞ KİMDİR?
Veysi Aktaş, 2013-2015 yılları arasındaki “çözüm süreci” döneminde, 2015 yılında sekreterya görevi için Mehmet Sait Yıldırım, Ömer Hayri Konar, Çetin Arkaş ve Nasrullah Kuran ile birlikte İmralı’ya sevk edilmişti. Bu süreçten önce Kırıkkale Cezaevi’nde bulunan Aktaş, 2015’ten tahliye edildiği tarihe kadar İmralı’da tutuldu.
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde kalan Veysi Aktaş, yaklaşık 31 yıl 3 ayın ardından tahliye edildi. Aktaş, İmralı’da ceza infazını tamamlayan ilk mahpus olarak kayıtlara geçti. Yasal sürecin 2024 yılı Nisan ayında tamamlanmasına rağmen tahliye kararının idari değerlendirmeler nedeniyle ertelendiği bildirildi.
Aktaş, 30 yıllık ceza süresini 28 Nisan 2024’te tamamladı. Ancak İdare ve Gözlem Kurulu kararıyla tahliyesi bir yıl ertelendi. Bu sürenin ardından tahliyenin 3 ay daha ertelendiği aktarıldı. Toplamda bir yıl 3 aylık erteleme sonrası Aktaş, 25 Temmuz’da İmralı Cezaevi’nden ayrıldı.
